Gazze'deki savaşta son dakika... İran yine Şam'da vuruldu! Saldırının detayları saatler sonra ortaya çıktı

Yemen’deki İran destekli Husilerin ticari gemilere yönelik saldırıları devam ederken, bir şirket daha Kızıldeniz üzerinden yaptığı sevkiyatları askıya aldı. Fransız nakliye şirketi CMA CGM tarafından yapılan açıklamada, ABD güçleri ve Husiler arasında devam eden çatışmalar nedeniyle Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ni birbirine bağlayan Bab el-Mandab Boğazı üzerindeki tüm sevkiyatlarının askıya alındığı belirtildi.

İsrail, Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına aralıksız devam ederken, bölgedeki ateşkes çalışmaları da sürüyor. İsrailli Savunma Bakanı Yoav Gallant, Gazze’de ateşkes sağlansa bile İsrail ordusunun Lübnan'a yönelik saldırılarına devam edeceğini söyledi. "Eğer Hizbullah güneyde ateşkes sağlandığında bizim de kendisine karşı ateşi keseceğimizi düşünüyorsa büyük bir yanılgı içindedir” diyen Gallant, “Açıkça söylüyorum, bölge sakinlerinin güvenle kuzeye dönebileceği bir duruma gelmediğimiz sürece durmayacağız” ifadelerini kullandı.

İşgal altındaki Filistin topraklarındaki Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Ofisi tarafından, İsrail’in Gazze Şeridi’nde devam eden ablukasına yönelik yapılan açıklamada, “İnsanlar hayal bile edilemeyecek şartlara katlanıyor” denildi.

BM raportörleri, "UNRWA'yı tamamen gayrimeşru hale getirmeye yönelik her türlü çabayı mümkün olan en güçlü şekilde kınıyoruz." dedi.

UNICEF’in Filistin'deki İletişim Direktörü Jonathan Crickx Cenevre’de gerçekleştirdiği basın toplantısında, Gazze Şeridi’nde 17 bin çocuğun refakatsiz kaldığının ya da ailesinden ayrıldığının tahmin edildiğini açıkladı. Bu çocukların her birinin yürek burkan bir hikayesinin olduğunu söyleyen Crickx, “Bu, yerinden edilmiş toplam nüfusun yüzde 1'ine karşılık geliyor. Elbette bu bir tahmin, çünkü mevcut güvenlik ve insani koşullar altında bilgi toplamak ve doğrulamak neredeyse imkansız. Bu hafta Gazze'den döndüm. Her birinin anlatacak kendi yıkıcı hikayesi olan birçok çocukla tanıştım. Tanıştığım 12 çocuğun yarısından fazlası, bu savaşta aile üyelerinden birini kaybetmişti. Üçü anne ya da babasını kaybetmiş, ikisi ise hem annesini hem de babasını kaybetmişti. Bu istatistiklerin her birinin arkasında, bu korkunç gerçeklikle yüzleşmeye başlayan bir çocuk var” ifadelerini kullandı.

“GAZZE 1 MİLYON FAZLA ÇOCUĞUN PSİKOLOJİK DESTEĞE İHTİYACI VAR”

Gazze’de ailelerin gıda, su, barınak eksikliği nedeniyle sıkıntı yaşadığını, çocuklarının ve diğer aile fertlerinin ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çektiğini vurgulayan Crickx, "Çocukların ruh sağlığı ciddi şekilde etkileniyor. Çocuklar aşırı derece kaygı, iştahsızlık, uyuyamama ve bombalama sesini her duyduklarında duygusal patlamalar veya panik yaşama gibi belirtiler gösteriyor. Savaştan önce UNICEF, Gazze Şeridi'nde halihazırda 500 binden fazla çocuğun ruh sağlığı ve psikososyal desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyordu. Bugün neredeyse tüm çocukların, 1 milyondan fazla çocuğun buna ihtiyaç duyduğunu tahmin ediyoruz. Bu ruh sağlığı ve psikososyal desteğin geniş ölçekte sağlanmasının tek yolu ateşkestir. Bu çocukların bu çatışmayla hiçbir ilgisi yok. Ama hiçbir çocuğun çekmemesi gereken acıları çekiyorlar. Din, dil, ırk ne olursa olsun hiçbir çocuk 7 Ekim'deki ve o günden bu yana tanık olduğumuz şiddete maruz bırakılmamalıdır” diye konuştu.

ABD'de yapılan yeni bir anket, halkın İsrail'e ve Joe Biden yönetimine verdiği desteğin azaldığını ortaya koydu.

Associated Press-NORC Araştırma Merkezi anketine göre, ABD'liler'in yarısı İsrail'in Gazze'deki 15 haftalık işgalinin 'çok ileri gittiğini' düşünüyor.

ABD'li Cumhuriyetçilerin yüzde 33'ü İsrail'in askeri müdahalesinin çok ileri gittiğini söylerken, bu oran Kasım ayında yüzde 18 olmuştu. Bu oran Demokratlar'da yüzde 62’ye ulaşıyor, bu da Kasım ayındaki çoğunluk ile hemen hemen aynı.

Kasım ayında yapılan bir ankette, söz konusu oran ABD genelinde yüzde 40 civarında gerçekleşmişti.

Ankete göre, Demokratların yüzde 46’sının dahil olduğu ABD'li yetişkinlerin yüzde 31’i, Biden'ın çatışmayı ele alma biçimini onaylıyor.

İsrail'e verdiği destek konusunda yalnızlaşan Biden yönetimi, İsrail'e sivil ölümlerini azaltması ve daha fazla insani yardıma izin vermesi için baskı yaptığını söylüyor.

Yeni anket 25-28 Ocak tarihleri arasında yapıldı. Bu, Ürdün'de üç ABD askerinin öldürülmesiyle çakışan tarih oldu.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, ülkesinin bir savaş başlatmayacağını ama ülkesine karşı zorbalık yapmaya çalışana güçlü karşılık vereceğini söyledi.

Reisi’nin bu açıklamasından bir gün önce ABD medyasına yansıyan haberlere göre Washington, Irak ve Suriye’deki İran hedeflerine saldırı planlarını hazır hale getirdi.

Reisi, "Önce, Amerikalılar bizimle konuşmak isteyince askeri seçeneğin masada olduğunu söylediler. Şimdi de İran’la çatışma istemediklerini belirtiyorlar. İran İslam Cumhuriyeti’nin askeri gücü bölgede hiçbir ülkeye tehdit değil ve olmamıştır. Tersine, bölge ülkelerinin dayanacağı ve güvenebileceği güvenlik sağlar" ifadelerini kullandı.

Amerikalı dört yetkilinin yaptığı açıklamaya göre, ABD, Ürdün’de Amerikan askerlerinin hedef alındığı saldırıda kullanılan insansız hava aracının İran’da üretildiğini değerlendiriyor. Kaynaklar, İran Devrim Muhafızları’nın üst düzey yetkililerini Suriye’den çekmekte olduğunu belirtiyor.

ABD’nin Irak’ta 2500, Suriye’de de 900 askeri bulunuyor.

Bu arada İran’ın desteklediği Iraklı Nucaba adlı grup, bölgedeki Amerikan güçlerine saldırmaya devam edeceğini açıkladı.

Filistinli yetkililer, 7 Ekim'de başlayan savaşta Gazze Şeridi'ndeki can kaybının 27 bin 131'e çıktığını açıkladı.

İsrail işgal ordusunun katliamında kurbanların üçte ikisinden fazlası çocuklar ve kadınlar.

Gazze Şeridi'nde son 24 saatte 112 Filistinli İsrail saldırılarında hayatını kaybetti.

Son haftalarda arka arkaya füze saldırılarına hedef olan Suriye'nin başkenti Şam'da gece yarısı patlama sesleri duyuldu.

Patlamaların meydana geldiği yerlerden biri güneydeki Akraba kasabası, diğerleri ise havalimanı çevresindeki noktalardı.

Yerel saatle 04.20'deki patlamalara dair ilk bilgiler sosyal medya hesaplarına düştü ancak Şam'dan sabah oluncaya kadar bir ses çıkmadı.

Suriye ordusu, sabah saatlerinde İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'nden fırlatılan çok sayıda füzenin düşürüldüğünü açıkladı. Resmi haber ajansı SANA, füzelerin başkent Şam'ın güneyini hedef aldığını bildirdi ancak başka bir detay sunmadı.

Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) resmi açıklamada yer almayan ayrıntıyı paylaştı, saldırıda İran yanlısı grupların üç üyesinin öldüğü bilgisini verdi. SOHR'a göre öldürülenlerden biri İran, diğeri Irak vatandaşıydı.

Öğle saatlerinde füze saldırısının hedefi belli oldu, İran müttefiki Suriye'de görev yapan Devrim Muhafızları komutanlarından birinin öldüğünü duyurdu.

Tasnim haber ajansı, İsrail'in füze saldırısında öldürülen ismin Suriye ordusuna danışmanlık yapan Sayid Alidadi olduğunu bildirdi. İran medyası, Sayid Alidadi'nin rütbesine dair herhangi bir bilgi vermedi.

İsrail tarafından ise, beklendiği gibi bir açıklama yok. Tel Aviv, benzer saldırılar sonrası sessiz kalmasıyla biliniyor.

İsrail 2023'ün son günlerinde Suriye'nin başkenti Şam'ın güneyindeki Seyid Zeynep mahallesindeki bir eve füze ateşledi. Evde yaşayan isim, İran'ın 30 yıldır Suriye'deki operasyonlarını yürüten general Razi Musevi'ydi. Suriye Savunma Bakanlığı'nda bir ofisi bile bulunan Musevi'nin öldürülmesi, bölgesel denklemde bir kırılmaya yol açtı. Zira, Razi Musevi Kudüs Gücü'nün eski komutanı ve yıllarca Orta Doğu'nun en korkulan ismi olan Kasım Süleymani'nin yakın arkadaşıydı.

İsrail birkaç hafta sonra yine aynı mahalledeki bir çiftlik evine saldırdı. Söz konusu evde, İran Devrim Muhafızları'nın yurt dışı operasyonlarını yürüten Kudüs Gücü'nün istihbarat yöneticileri toplantı halindeydi. Üst düzey istiharat yöneticilerinin vurulmasıyla, Tahran İsrail'e karşı intikam yeminleri etti.

Şubat ayının ikinci günü gerçekleşen yeni saldırı, İsrail'in son beş haftada İran Devrim Muhafızları'nı hedef aldığı üçüncü olay.

İstanbul ve İzmir'deki operasyonlarda, İsrail dış istihbarat servisinin casusluk ağı çökertildi.

Ürdün ordusu, sınırı izinsiz geçen dört İsrail vatandaşının tutuklandığını açıkladı. Tutuklananlar arasında, İsrail askerleri de var.

İsrailliler, Kızıldeniz kıyısındaki Akabe şehri yakınlarında gözaltına alındı.

Kanal 14 televizyonunun haberine göre, sınırı yanlışlıkla geçtiği belirlenen İsraillilerin tutukluğu birkaç saat sürdü, Tel Aviv'in araya girmesiyle gece yarısı 01.00'de serbest kaldılar.

Haberde, söz konusu dört kişinin ATV gezisi sırasında sınır ihlalini gerçekleştirdiği belirtildi.

Akabe, İsrail'in en güneyindeki tatil şehri Eilat'ın hemen yanında yer alıyor.

Suriye, İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'nden fırlatılan çok sayıda füzenin düşürüldüğünü açıkladı.

Resmi haber ajansı SANA, füzelerin başkent Şam'ın güneyini hedef aldığını bildirdi.

İsrail'den henüz bir açıklama yok.

Gece saatlerinde Şam'ın güneyindeki Akraba kasabasında patlamalar duyulduğu yönünde haberler sosyal medyada gündeme getirilmişti.

Rusya ve Belarus’tan müzisyenlerin oluşturduğu Bi-2 adlı alternatif rock grubunun üyeleri, hafta içinde Tayland’da gözaltına alındı.

The Guardian'a konuşan bir kaynak, müzisyenlerin Rusya'nın Puket Başkonsolosu Vladimir Sosnov'un emriyle gözaltına alındığını söyledi.

Grup, yüz binlerce Rus turistin ziyaret ettiği Phuket adasında izinsiz konser vermekle suçlanıyordu.

Yedi müzisyenden oluşan grubun bir kısmının Avustralya ve İsrail çifte vatandaşı olmaları nedeniyle bu ülkelere de iade edilebileceği fakat iki müzisyenin Rusya’ya iade edilme riskiyle karşı karşıya bulunduğu biliniyordu.

Dahası, grubun vokali Egor Bortnik’in Ukrayna işgaline karşı çıkması ve bunu dile getirmesi nedeniyle Moskova tarafından Mayıs 2023'te 'yabancı ajan' olarak damgalandığı bilinen bir gerçekti.

Vladimir Putin karşıtı şarkıları ve işgali eleştiren sosyal medya paylaşımlarıyla tanınan grup üyeleri, Ukrayna'daki savaşın başladığı 2022’den beri Rusya dışındaydı.

Grup üyelerinin Rusya'ya iade edilmeyip İsrail'e yollanması, son yıllarda defalarca karşı karşıya gelen Moskova ve Tel Aviv arasında yeni bir kriz çıkardı.

İsrail'in önde gelen gazetelerinden Haaretz, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın devreye girerek grup üyelerinin ülkeye getirilmesini sağladığını yazdı.

Tel Aviv'in hamlesi anında Moskova'da yankı buldu, Rusya Dışişleri Bakanlığı Facebook hesabından "İsrailli diplomatların rehineleri olmasa da müzisyenleri kurtarmayı gösterme girişimlerini anlıyoruz" mesajını paylaştı.

Söz konusu mesaj, İsrail medyasında büyük bir tepkiyle karşılandı. Yediot Ahronot 'Rusya rehinelerle dalga geçiyor' başlığını atarken, Times of Israel, 'Rusya rehineler pahasına şaka yapıyor' dedi.

Gazze Şeridi'ni 2007 yılından bu yana yöneten Hamas'ın elinde halihazırda 130'dan fazla rehine olduğu tahmin ediliyor.

ABD'de bir önceki seçimlerde başkan adaylığı için yarışan Elizabeth Warren, Joe Biden tarafından imzalanan İsrailli yerleşimcilere yaptırım getiren kararı övdü.

Demokrat Parti'li Senatör Warren, sosyal medya hesabından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin işgal altındaki Batı Şeria'da fanatik yerleşimcileri durdurması gerektiğini yazdı. Söz konusu fanatiklerin Filistinlilere saldırıp onları öldürdüğünü kaydeden Elizabeth Warren'a göre, yerleşimci şiddetine imkan sağlayan herkes sorumlu tutulmalı.

ABD lideri Biden'ın duyurduğu yaptırım, Batı Şeria'daki Filistinlilere saldırılardaki rolleri nedeniyle yalnızca dört yerleşimciyi hedef alıyor.

Filistinli gruplar, Gazze'nin kuzeyi, merkezi ve güneyinde İsrail işgal ordusuyla çatışıyor. Perşembe günü Gazze'den İsrail'in güneyine roket ve top mermileri ateşlendi.

İsrail işgal birliklerinin Gazze Şeridi'nin en güneyinde yer alan Refah'ta bir operasyona hazırlanması, Mısır'la Tel Aviv'i karşı karşıya getirdi. Zira, sınır hattındaki Philadelphia Koridoru fazlasıyla hassas.

Kahire yönetimi, Refah'taki bir saldırı dalgasının Sina Çölü'ne mülteci akını başlatmasından kaygı duyuyor ve bunu savaşın başından beri defalarca dile getirdi.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları ise, Gazze'nin kuzeyindeki Tel el Hava'da bir keskin nişancının İsrail askerini vurduğu görüntüyü paylaştı.

Özel sniper operasyonunun videosunda vurulan, bir İsrail binbaşısı. İsrail ordusu, Perşembe günü Şaldağ biriminin önde gelen subaylarından binbaşı rütbesindeki bir askerin öldüğünü duyurmuştu.

Lübnan tarafında aralarında saha komutanlarının da bulunduğu 150'den fazla Hizbullah üyesi öldü. İsrail bombardımanında gazetecilerin de yer aldığı çok sayıda sivil de can verdi.

İsrail tarafında aralarında üst düzey komutanların da bulunduğu onlarca asker ölürken, sınır hattındaki çok sayıda yerleşim de tahliye edildi.

İsrail'in kuzeyinde yer alan Meron Dağı'ndaki hava kontrol üssünü ve İsrail ordusunun kuzey komutanlığı karargahını hedef alarak en etkili saldırılarını gerçekleştiren Hizbullah'ın geçen hafta yayınladığı bir videoda, gözden kaçmayacak bir detay var.

Akdeniz kıyısındaki Ras Nakura'da yer alan İsrail deniz üssünün füzeyle vurulduğu görüntüyü analiz eden Haaretz gazetesi, şaşırtıcı bir sonuca ulaştı. Ras Nakura'daki istihbarat karargahlarını havaya uçuran güdümlü füze'nin adı, Elmas 1.

Elmas 1'den anlık alınan görüntülerde füzenin tepeleri aşarak İsrail üssüne ulaştığı görüldü. Haaretz'e göre, füzeyi fırlatanların vurulmak istenen hedefi görmesine gerek kalmadan fırlatılan Elmas 1'in ateşlendiği ilk kez belgelendi.

Dahası, yeni füze 2006'da Hizbullah tarafından ele geçirilen İsrail füzesi Spike'tan geliştirildi. Lübnanlı grubun savaş ganimeti Spike füzelerini kopyaladığını kaydeden Haaretz, 'ateşle ve unut' olarak bilinen güdümlü silahın seyir halindeyken hedef seçme gibi özelliklerine vurgu yaptı. Habere göre, tersine mühendislikle üretilen Hizbullah'ın Elmas 1 füzesinin menzili 8 kilometreye kadar çıkabiliyor.

Haaretz ayrıca, İsrail'in kuzeyindeki Hula ovasında konuşlu bir Demir Kubbe bataryasının Hizbullah'a ait bir insansız hava aracı tarafından görüntülendiğini ve İsrail ordusunun söz konusu drone'u fark etmediğini yazdı.