02.09.2024 - 12:01 | Son Güncellenme:
İsrail'in Gazze Şeridi'nde 40 bini aşkın Filistinliyi katlettiği savaşın 333'üncü gününe girildi, 7 Ekim'den bu yana ateşkes için en büyük gösterilerin yapıldığı İsrail'de ilk kez genel grev var.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin farklı noktalarına düzenlediği saldırılarda 9 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail, 332'nci günde de Gazze Şeridi'nde can almaya devam etti. Saldırıların adresi, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı ve Gazze kenti ile Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı oldu.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusunun, Nusayrat Mülteci Kampı'nın kuzeybatısına düzenlediği saldırıda biri çocuk 2 Filistinli öldü.
Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki El-Fahura Okulu önünde toplanan Filistinlileri hedef alan İsrail saldırısında da 5 kişi yaşamını yitirdi.
İsrail ordusu, Gazze kentinin doğusundaki Et-Tuffah Mahallesi'nde Filistinli "El-Enkah" ailesinin evini bombaladı, saldırıda 2 kişi hayatını kaybetti.
Lübnan'dan İsrail'in kuzey bölgelerine onlarca roket atıldığı, can kaybının olmadığı bildirildi.
İsrail ordu radyosunun haberinde, kuzeydeki Batı el-Celil bölgesinde çalan uyarı sirenlerinin ardından 30 roketin atıldığının tespit edildiği belirtildi.
Haberde, roketlerin atıldığı bölgelerde can kaybına dair bilgi gelmediği ifade edildi.
Öte yandan Hizbullah'tan yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'nde direnen Filistin halkına destek olmak için İsrail'in el-Menara mevkiine roketli saldırı düzenledikleri ve hedefi "tam isabet" vurdukları kaydedildi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA'da yer ajan haberde ise ülkenin güneyinde uçuş yapan İsrail savaş uçağının, Merciyyun bölgesini füzeyle hedef aldığı bilgisi paylaşıldı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze Şeridi'nde dün başlayan çocuk felci aşı kampanyasının ilk gününde 86 binden fazla çocuğun aşılandığını duyurdu.
Ghebreyesus, Gazze'de başlayan aşılama kampanyasına ilişkin X sosyal medya platformundan paylaşımda bulundu.
"Çocuk felci aşı kampanyasının ilk gününe ilişkin ilk raporlar, dün 86 binden fazla çocuğun aşı olduğunu gösteriyor." ifadesini kullanan Ghebreyesus, kampanyaya katılan ailelerin, aşı yapan kişilerin ve diğer sağlık çalışanlarının cesaretiyle kararlılığına hayranlık duyduğunu belirtti.
Ghebreyesus, taraflara ihtiyaç sahibi tüm çocukların aşı olabilmesi için "çatışmalara insani ara vermeleri" yönündeki taahhütlerini yerine getirmeye devam etme çağrısında bulunarak, "Bu aşılama kampanyası, sağlık için barışa ihtiyacımız olduğunu bir kez daha gösteriyor." ifadesini kullandı.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, ülkesinin İsrail'e bazı silahların satışını askıya alacağını bildirdi.
Bakan Lammy, İngiltere Parlamentosunda yaptığı konuşmada, ülkesinin İsrail'e sağladığı silah ihracat lisanslarının bazılarını askıya alacağını duyurdu.
Lammy, İngiltere'nin silah ihracat lisanslarının "uluslararası insancıl hukukun ciddi şekilde ihlal edilmesi veya ihlal edilmesinin kolaylaştırılması için kullanılabileceğine dair açık risk" bulunduğunu tespit eden incelemenin ardından bu kararın alındığını söyledi.
Bakan Lammy, 350 lisansın yaklaşık 30'unun askıya alınacağını belirterek, "Bunun gibi bir çatışma karşısında İngiltere'nin ihracat lisanslarını gözden geçirmek bu hükümetin yasal görevidir. Bu genel bir yasak ya da silah ambargosu değil." dedi.
İsrail'in uluslararası insancıl hukuku ihlal edip etmediği konusunda hakemlik yapmadıklarını ve yapamayacaklarını vurgulayan Lammy, "Bu ileriye dönük bir değerlendirmedir, masumiyet ya da suçluluk tespiti değildir. Yetkili mahkemeler tarafından gelecekte yapılacak herhangi bir tespite halel getirmez." diye konuştu.
Filistin Kızılayından yapılan açıklamada, "İşgal güçlerinin (İsrail) özellikle Cenin kentinde olmak üzere, işgal altındaki Batı Şeria'da Kızılayın yürüttüğü insani hizmet alanlarını daraltmasından büyük endişe duyulduğu" ifade edildi.
İsrail ordusunun Cenin kentinde, kampında ve köylerinde 6 gün boyunca aralıksız sürdürdüğü saldırılara işaret eden açıklamada, kentteki konutlar, altyapı, elektrik ve su şebekesindeki büyük tahribat nedeniyle ortaya çıkacak tehlikelere dikkati çekti.
Açıklamada, İsrail'in Filistin Kızılayı ekiplerinin saldırılarda zarar gören mağdurlara temel yardımları ulaştırılmasına engel olduğu belirtildi.
İsrail güçlerinin, hasta, yaşlı, yaralı ve hatta doğum yapmak üzere olan hamile kadınların dahi hastanelere ulaşmasına engel olduğuna dikkati çekilen açıklamada, uluslararası topluma ivedilikle harekete geçilmesi ve İsrail'in uluslararası insancıl hukuka bağlı kalması için müdahalede bulunulması çağrısı yapıldı.
İSRAİL ASKERLERİ, CENİN'DE YAŞANANLARI AKTARAN GAZETECİLERİN ÜZERİNE İŞ MAKİNELERİNİ SÜRDÜ
Öte yandan bölgede olayları takip eden AA muhabiri, İsrail askerlerinin, Cenin kentinin yollarını kazıyan askeri iş makinelerini görüntüleyen "basın" yazılı çelik yelek giyen gazetecileri alandan uzaklaştırmak için havaya birkaç el ateş açtığını, olayda yaralanan olmadığını aktardı.
İsrail askerleri, Cenin'in en işlek noktalarından Sinema Kavşağı'nın çevresini kazırken olayı takip eden AA ekibinin de içinde yer aldığı gazetecilerin üzerine iş makinelerini sürdü. Gazeteciler, alandan uzaklaşmaya çalışırken panik yaşadı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, işgal ettikleri Gazze-Mısır sınır hattındaki Philadelphi Koridoru'ndan 42 yıl da geçse çekilmeyeceklerini söyledi.
İsrail'in Kanal 12 televizyonuna göre, Netanyahu, kabine toplantısında, İsrail ordusunun işgal ettiği Gazze-Mısır sınır hattındaki Philadelphi Koridoru'na değindi.
"Philadelphi Koridoru'ndan ne 42 gün sonra ne de 42 yıl sonra çekileceğiz." diyen Netanyahu, Philadelphi Koridoru'nun İsrail'in güvenliği için önemli olduğunu bu nedenle de orada kalıcı olmaları gerektiğini iddia etti.
Filistinli gruplarla esir takası anlaşmasına varılması için hükümetin üzerinde baskı kurmak amacıyla organize edilen genel greve tepki gösteren Netanyahu, "utanç verici" olarak nitelendirdiği bu grevin Hamas'a yaradığını öne sürdü.
Netanyahu'nun "42 gün" ifadesiyle, İsrail ile Hamas arasındaki dolaylı müzakerelerde gündeme gelen "ateşkes anlaşmasının 42 günlük ilk aşamasına" işaret ettiği belirtiliyor.
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Gazze'de bir ateşkes anlaşması için "yeterli çabayı göstermediğini" belirtti.
ABD Başkanı Biden, ulusal güvenlik ekibiyle Gazze'deki son durumu ve esirlerin serbest kalmasını sağlayacak olası bir ateşkes anlaşmasını görüşmek üzere Beyaz Saray'a gelişinde bir basın mensubunun sorusunu yanıtladı.
Biden, "Sayın Başkan, Başbakan Netanyahu'nun anlaşma konusunda daha fazlasını yapmasının zamanı sizce geldi mi? Netanyahu'nun yeteri kadar çaba gösterdiğini düşünüyor musunuz?" sorusuna "Hayır" cevabını verdi.
İsrail ordusu, Gazze'deki çatışmalar sırasında İsrailli esirlere ait 6 ceset bulduğunu açıklamıştı.
Gazze'de tutulan İsrailli esirlerin ailelerinin oluşturduğu platform, son olarak "Gazze-Mısır sınır hattındaki Philadelphi Koridoru'nda işgali sürdürmekte ısrar eden ve esir takası anlaşmalarını baltalayan" Başbakan Binyamin Netanyahu'yu 6 İsrailli esirin ölümünden sorumlu tutmuştu.
Netanyahu ise hükümetin kalan esirlerin serbest bırakılması için anlaşmaya varmakta kararlı olduğunu savunmuş ve anlaşma sağlanamamasının sorumlusunun Hamas olduğunu iddia etmişti.(AA)
Mısır lideri Abdulfettah Sisi, hafta içinde Türkiye'ye resmi bir ziyarette bulunacak. Ankara-Kahire hattındaki normalleşmenin ardından gerçekleşecek seyahat, 12 yıl sonra Mısır'dan Türkiye'ye en üst düzey ziyaret olarak kayıtlara geçecek.
Şubat ayında Kahire'yi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu kez Mısırlı mevkidaşını kabul edecek ve iki ülke arasında çok önemli anlaşmalar imzalanacak.
Arap medyasında bugün, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Erdoğan ve Sisi'yi aradığı telefon görüşmeleri ile hafta içindeki ziyaret öne çıkıyor.
Middle East Monitor, 'Suudiler, Mısır ve Türkiye İsrail'in suçlarını durdurmayı konuştu' derken, üç ülkenin liderlerinin Gazze Şeridi'ndeki son durumu ele aldığını yazdı.
CNN Arapça Erdoğan ve Selman arasındaki görüşmede İslam ülkelerinin İsrail'e karşı ortak pozisyon almasının gündeme geldiğini vurguladı.
Russia Today Arapça ise, Türkiye lideri Erdoğan'ın İsrail üstündeki uluslararası baskının artırılmasını dile getirdiğini yazdı.
Lübnan'da yayımlanan En Nehar gazetesi, 'Sisi Türkiye'yi ziyaret ediyor... Aktif başkanlık diplomasisi' başlığını atarken, Ankara ve Kahire arasındaki kademeli iyileşmenin 2020'de perde arkasında başladığını ve son iki yılda görünür hale geldiğini aktardı.
İki başkent arasındaki tartışmalı Müslüman Kardeşler dosyasının ayrıldığı yorumunu yapan gazete, Türkiye ve Mısır'ın daha önemli dosyalara odaklandığını kaydedip Libya ve ekonomik işbirliğini öne çıkardı.
Gazeteye konuşan araştırmacı Kerim Sayid, Ankara ziyaretinin iki ülke liderlerinin ilişkilerdeki ilerlemeyi devam ettirme isteğinin güçlü bir göstergesi olduğunu söyledi. Araştırmacıya göre ziyaretin zamanlaması dikkat çekici, zira İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşı yoğunlaştı ve bölgesel gerilim fazlasıyla artmış durumda.
Gazeteye göre bölgesel çatışmanın yönetilmesi için ortak bir Türk-Mısır vizyonu var. Ankara Kahire'nin devam eden müzakerelerdeki arabuluculuk rolüne destek veriyor, buna karşılık Mısır Türkiye'nin Suriye ile yakınlaşmasına destek sunuyor.
Binyamin Netanyahu hükümetinin bu sabah mahkemeye yaptığı başvuru öğle saatlerinde sonuçlandı.
Savaşın başından beri en büyük gösterilerin gerçekleştiği Pazar akşamının ardından, bu sabah genel grev başladı.
İsrail'in en büyük sendikası Histardrut'un ilan ettiği grev aşırı sağcı koalisyon hükümetini köşeye sıkıştırdı ve iktidar mahkemeye koştu.
İsrail İşçi Mahkemesi, öğle saatlerinde genel grevin yerel saatle 14.30'da sona erdirilmesine karar verdi.
Tren seferlerinin durduğu, alışveriş merkezlerinin kapandığı, uçakların havalanamadığı ülkede, rehine yakınları ve destekçileri Gazze'de ateşkes anlaşması için halihazırda gösteriler yapıyor.
Altı rehinenin cesedine hafta sonu Refah kentindeki bir tünelde ulaşılması, İsrail'de büyük bir öfkeyi tetikledi. Rehine yakınları Netanyahu hükümetinin derhal Hamas'la bir ateşkes ve rehine takası anlaşmasına varmasını istiyor.
İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarında 48 Filistinli daha yaşamını yitirdi, savaştaki toplam can kaybı 40 bin 786'ya çıktı.
İsrail'de ateşkes ve rehine takası anlaşması için bugün başlayan genel grevden manzaralar.
Ülkenin en önemli havalimanı Ben-Gurion'da karmaşa var, uçaklar kalkış yapamıyor. Havalimanından gelen fotoğraflar, büyük bir kalabalığın beklediğini gösteriyor.
Yediot Ahronot, yalnızca ABD'ye giden yedi uçağın kalkışına izin verildiğini, diğer uçakların pistte beklediğini yazdı.
Başkent Tel Aviv'de göstericiler Namir Yolu'nu kapattı, Times of Israel şehrin kuzeyindeki trafiğin ciddi şekilde aksadığını bildirdi. Yüzlerce protestocu 'Neden hala Gazze'deler?' sloganları atarken, etraftaki sürücüler de korna çalarak göstericilere destek verdi.
İsrail'in kuzeyindeki Karkur Kavşağı'nda toplanan protestocular ise 'Ölüm hükümetine karşı' pankartları taşıdı, ulusal bayrağın yanı sıra sarı bayraklar dikkat çekici.
ABD, Katar ve Mısır'ın arabuluculuğunda aylardır devam eden ve Ağustos ayının ortasından itibaren yeni bir ivme kazanan ateşkes müzakerelerinde, önümüzdeki birkaç gün kritik. İkisi Rusya ve ABD vatandaşı altı rehinenin cesedinin Gazze Şeridi'nde bulunması İsrail'deki Binyamin Netanyahu hükümetini büyük bir baskı altına soktu.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ve Beyaz Saray'ın Orta Doğu danışmanı Brett Mcgurk, Gazze'de kalan yedi Amerikalı rehinenin aileleriyle buluştu. ABD'li rehine aileleri, Sullivan'ın görüşmede ateşkes ve rehine takası anlaşması için birkaç günün kritik olacağını söyledi.
Al Jazeera'ya konuşan Hamas Siyasi Büro üyesi Halil el Hayya ise, muhtemel bir anlaşmayı İsrail Başbakanı Netanyahu'nun engellediğini vurgulayıp bir ateşkes anlaşmasına hazır olduklarını aktardı.
İsrail'in son teklifinin 27 Mayıs'ta sunulduğunu, aynı önerinin ABD lideri Joe Biden tarafından kelimesi kelimesine onaylandığını ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşındığını hatırlatan tarafından da hatırlatan Halil el Hayya, Hamas'ın söz konusu ilkeleri kabul ettiğini vurguladı.
Hamas'ın müzakere ekibinin başındaki Hayya, savaşın devamını isteyen Netanyahu'nun yeni şartları masaya getirmesiyle İsrail'in her türlü anlaşmadan kaçtığını kaydetti. Hamas yetkilisine göre, iki haftadır süren yeni turda gerçek bir müzakere olmadığının ve hiçbir sonuç alınamadığının altını çizdi.
Geride kalan günlerde bir ateşkes gerçekleşmiş olsaydı Gazze'de cesetleri bulunan rehinelerin canlı olarak İsrail'e dönmüş olacağını belirten Halil el Hayye, rehinelerin İsrail bombardımanında öldüğünü de ekledi.
Hamas Siyasi Büro üyesi mevcut tablodan ABD'yi sorumlu tuttu, "ABD, sunduğu tekliften dahi hızlıca geri adım attı" dedi.
Amerikan Washington Post gazetesi ise, ABD'nin son teklifini sunmaya hazırlandığını yazdı. Nihai teklifinin 'al ya da bırak' şeklinde olacağını kaydeden Washinton Post, haberini Biden yönetiminden üst düzey bir yetkiliye dayandırdı.
İsmini vermeden konuşan söz konusu yetkili "Bunu müzakere etmeye devam edemezsin" deyip sürecin bir noktada sonuç vermesi gerektiğini söyledi.
Washington Post'a göre, son teklifin reddedilmesi halinde ABD'nin arabuluculuk çabaları da bitebilir.
Gazeteye konuşan bir başka yetkili ise "ABD'liler 48 saat içinde bir anlaşmaya ulaşılıp ulaşılmayacağını görmek için telefonlarını yakacak" dedi.
Savaşın on birinci ayının dolduğu geçen hafta sonu İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin en güneyindeki Refah'ta altı rehinenin cesedine ulaşması, büyük bir öfke patlamasıyla şok dalgaları yaydı.
7 Ekim baskınında kaçırılan 251 rehineden yalnızca sekizini canlı kurtarabilen İsrail ordusunun Pazar sabahı yaptığı duyuru sırasında, Başbakan Binyamin Netanyahu ortalıkta yoktu. Birkaç saat sonra, önceden kaydedilmiş bir video kaydıyla kamuoyunun karşısına çıkabildi.
Öfkeli rehine yakınları İsrail genelinde grev çağrısı yaparken, akşam saatlerinde son yılların en büyük gösterilerinden biri düzenlendi. 435 bin nüfuslu başkent Tel Aviv'de sokağa dökülenlerin sayısı 300 bini buldu.
Derhal ateşkes ve rehine takası isteyen yüz binlerce gösterici Hayfa, Batı Kudüs gibi diğer şehirlerde de sokaktaydı. Tel Aviv'deki protesto sırasında şehrin ana ulaşım güzergahı Ayalon Otoyolu saatlerce trafiğe kapatıldı, polisle göstericiler arasında çatışma çıktı.
Göstericiler 'Polis, polis sen kimi koruyorsun', 'Utanç utanç' sloganları atarken, Başbakan Netanyahu pankart ve sloganların ana hedefinde olan isimdi.
Tel Aviv ve diğer kentlerde protestoculara karşı ses bombaları kullanan polis, onlarca göstericiyi gözaltına aldı.
NETANYAHU'NUN KORKTUĞU BAŞINA GELDİ
İsrail tarihinin en sağcı hükümetini kuran ve kabinesinde birden fazla faşist bakan bulunan Başbakan Netanyahu, Hamas'ın ABD'nin ateşkes teklifini kabul etmesine rağmen masaya sürekli yeni şartlar getirerek aylardır ateşkese ayak diriyor.
CNN International'a konuşan bir yetkili ise, Netanyahu'nun ülke çapına yayılan devasa gösterilerden endişe duyduğunu söyledi.
Fotoğraf, bu sabah AFP haber ajansı tarafnıdan Ben-Gurion havalimanında çekildi.
SABAH 07.00'DE HAYAT DURDU
İsrail'de bir ateşkes ve takas anlaşması isteyen rehine yakınlarının talebiyle bu sabah genel grev başladı. Ülkenin en büyük işçi sendikası Hisdatrut ve Tel Aviv belediyesi greve katılıyor.
Histadrut Başkanı Arnon Bar David, pazartesi sabahı itibarıyla İsrail ekonomisinin tamamının genel greve gideceğini açıkladı. Sendika başkanı, "Sarsılması gerekenleri ancak bizim müdahalemizin sarsabileceği sonucuna vardım. Anlaşma sağlamak zorundayız. Anlaşma her şeyden önemli" dedi.
İsrail'de bu sabah 07.00 itibarıyla başlayan genel grevde Tel Aviv, Batı Kudüs ve Hayfa'da raylı sistemler çalışmayacak, büyük otobüs şirketleri Egged, Dan ve Metropolin'e ait araçlar gün boyunca yollarda olmayacak.
Grev bölgelerinde ana okulları bile kapalı, ilk ve orta okullar yarım gün açık olacak. Hastaneler ve sağlık ocakları yalnızca acil hastalara hizmet verecek.
Sabah 08.00'den itibaren İsrail'in dünyaya açılan kapısı niteliğindeki Tel Aviv'in Ben-Gurion Havalimanı'ndan herhangi bir uçak havalanmayacak.
İsrail'deki bütün büyük bankalar grevde, büyük alışveriş merkezleri de bugün kapalı.
AL JAZEERA MUHABİRİ: ROTA DEĞİŞİKLİĞİNE YOL AÇABİLİR
Al Jazeera muhabiri Hamdah Salhut, İsrail ekonomisinin halihazırda savaş nedeniyle zor bir dönemden geçtiğini hatırlatıp genel grevin Tel Aviv yönetiminde rota değişikliğine yol açabileceğini bildiriyor.
Zira, ülkedeki en büyük 200 şirketi bünyesinde bulunduran İsrail İş Forumu grevin ana sürükleyicilerinden biri konumunda.
Times of Israel, grevin sonraki günler devam edip etmeyeceğinin henüz belirsiz olduğunu yazdı.
Rehine ve Kayıp Yakınları Forumu ise sabah saatlerinden itibaren birçok şehir, yol ve kavşakta gösteri yapmaya başladı.
İsrail savaşın başında ilan ettiği hiçbir hedefi gerçekleştiremedi. Hamas'ın yok edileceği defalarca tekrarlandı, rehineler kurtarılamadı. Kaçırılan 251 rehineden 109'u Hamas tarafından serbest bırakıldı, İsrail ordusu Gazze'den 37 rehinenin cesedini çıkardı. Ölen 37 rehineden üçünün, yanlışlıkla İsrail askerleri tarafından vurulduğu resmen açıklandı. Halihazırda Gazze Şeridi'nde 97 rehine olduğu tahmin ediliyor. İsrail'e göre, bu rehinelerden 33'ü ölü.
Gazze Şeridi'nde çeyrek asır sonra ortaya çıkan çocuk felci için başlatılan aşı kampanyası, ikinci günde devam ediyor.
Birleşmiş Milletler'e bağlı Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA), ilk gün 87 bin çocuğun aşılandığını duyurdu.
İsrail işgal ordusu, aşı kampanyasına rağmen Gazze'deki saldırlarını durdurmuş değil.
UNRWA, X hesabından paylaştığı mesajda Gazzeli çocukların halihazırda aşıdan daha çok ateşkese ihtiyaç duyduklarını belirtti.
Kampanyada Gazze Şeridi'ndeki 640 bin çocuğun iki doz aşılanması hedefleniyor.
Gazze Şeridi'ndeki savaşı işgal altında tuttuğu Batı Şeria'ya taşımayı hedefleyen İsrail ordusunun baskınları devam ediyor.
Filistin medyası, Ramallah şehri ile hemen yanındaki El Bireh'in yanı sıra Burka ve Silvad kasabalarına yeni baskınların gerçekleştiğini duyurdu. Nablus kenti ile Odala kasabasındaki baskınlarda İsrail işgal askerleri gerçek mermiler kullandı.
İsrail baskınları sırasında çatışmalar çıkarken, işgal güçleri halihazırda Cenin şehrini kuşatma altında tutuyor.
Cenin'de Pazar günü gerçekleşen İsrail saldırılarında üç Filistinli hayatını kaybetti. Kurbanlardan biri silahlı insansız hava aracından ateşlenen bir füzenin hedefi oldu.
İsrail işgal ordusu 28 Ağustos'ta Batı Şeria'daki Cenin, Tulkerim ve Tubas şehirlerindeki mülteci kamplarına büyük bir saldırı başlattı. Baskınlar, İkinci İntifada'dan bu yana gerçekleşen en büyük saldırılar olarak kayıtlara geçti.
Gazze Şeridi'nde savaşın başladığı 7 Ekim tarihinden bu yana Batı Şeria'daki İsrail saldırılarında 676 Filistinli yaşamını yitirdi.
Gerilimin kısmen yatıştığı kuzey cephesinde Pazar gününden itibaren yeni bir saldırı dalgası gerçekleşti, İsrail savaş uçakları Lübnan'ın güneyinde Bint Cebel, Beyt Lif, Taybeh, Adaysit ve Ayta eş Şaab'ı vurdu.
İsrail ordusu Hizbullah'a ait roket fırlatma rampaları ve binaların hedef alındığını belirtirken, Kfar Şuba ve Şebaa'ya ise topçu saldırısı düzenlendi.
İsrail bombardımanında bir kişi hayatını kaybetti, 11 kişi yaralandı.