Kötülük neden var?

Müjde Işıl - Sinemadaki en kötücül karakter listelerinin müdavimlerindendir, “Oz Büyücüsü”ndeki Batı’nın Kötü Cadısı. L. Frank Baum’un yarattığı “Oz Büyücüsü” ve bu eserden uyarlanan, Judy Garland’lı “Oz Büyücüsü” de belleklerimize kazındı. Kuzey’in İyi Cadısı Glinda’ya ve Oz Diyarı’na düşen Dorothy’ye dünyayı dar eder. Bir adı yoktur, sadece kötü cadıdır. Zaten ömrü de uzun olmaz; ilk kitapta Dorothy’nin üzerine bir kova su dökmesiyle yok olur. Gregory Maguire ,1995’te yayımlanan ve 2003’te Tony Ödüllü bir müzikale uyarlanan romanı “Wicked”da bu isimsiz kötüyü başkahraman yapar ve neden kötü olduğunu sorgular. İlk bölümü bugün vizyona giren, ikinci bölümü ise 2025’te gösterilecek olan “Wicked” iyi ile kötünün nerede kesişip nerede yer değiştirdiğini anlatması açısından etkileyici bir yapım; 2.5 saatlik renkli bir müzikal ve fantastik bir yolculuk aynı zamanda. 

“Oz Büyücüsü”nden yıllar öncesine gidiyoruz. Sonradan Kuzey’in İyi Cadısı olacak Galinda ile Batı’nın Kötü Cadısı olacak Elphaba üniversitede aynı odayı paylaşıyorlar. Elphaba, yeşil renkte doğmasının bedelini babası ve toplum tarafından dışlanmakla ödüyor ama kimseye düşmanlığı yok. Sadece sinirlenince bir nevi Hulk’a dönüşüyor ve sihir gücüyle çevresindeki nesnelere zarar veriyor. Galinda iyilik maskesi altında egoist ve hırslı biri. Galinda iyiliği kendi çıkarı için yaparken Elphaba karşısındakini mutlu etmeyi, iyilik addediyor. Elphaba hem zeki ve yetenekli hem de Galinda’dan iyi biri. Film, onun karanlık tarafa geçmesini güç kazanma hırsına değil, tam tersine güce meydan okumasına bağlıyor. Hayvanların ortak yaşamdan koparılmasına ve insanları birleştirmek için hayvanların düşmanlaştırılmasına isyan ediyor Elphaba. Güzelliği ve büyücü olma hevesi dışında bir özelliği olmayan Galinda’da ise iyiliğin, mücadele etmemeye indirgendiğini görüyoruz. Film, güç karşısında her daim sessiz kalanları ve sorgulamayanları eleştiriyor. 

Müzik ve dans içerikli yapımlarla bilinen Jon M. Chu, müzikal ve fantastik evreni başarıyla birleştiriyor “Wicked”da. Final hariç, eski müzikallerin nahif ve mizahi tadı var filmde. Winnie Holzman ve Dana Fox’un senaryosunu yazdığı filmde Cynthia Erivo ve Ariana Grande başrollerde göz kamaştırırken Michelle Yeoh ve Jeff Goldblum da yan rollerde hikâyeyi zenginleştiriyorlar. Önce düşman sonra dost olan Galinda ile Elphaba’nın beraber dans etmeleri gibi unutulmaz sahnelere sahip filmin adını, Oscar yarışında çokça duyacağız. 

Kocam olmadan asla

2008’de “Taken” ile Liam Neeson’ı 60’ına yaklaşırken bir aksiyon yıldızına dönüştüren Pierre Morel, bu kez “Underworld” serisinin yıldızı Kate Beckinsale ile yeni bir maceraya soyunuyor. Beckinsale “Canary Black/Siyah Kanarya”da, Charlize Theron’un “Atomic Blonde”una benzeyen bir performansla karşımıza çıkıyor. Film, kocası kaçırılan CIA ajanının eşini kurtarmak için, çalıştığı teşkilatı karşısına almasını anlatıyor.