DünyaKarşılıklı özür dileyelim

Karşılıklı özür dileyelim

02.03.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Rum eski Cumhurbaşkanı Hristofyas, halkların Kıbrıs sorunun çözülmesine ihtiyacı olduğunu belirtti ve "karşılıklı özür dileyerek, geleceğe bakmaları gerektiğini" ifade etti

Karşılıklı özür dileyelim

Güney Kıbrıs Eski Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas, halkların barışa ve çözüme ihtiyacı olduğunu belirterek, "Kıbrıs'ta 50 yıldır devam eden çözümsüzlük nedeniyle halklar kaybediyor" dedi. Kıbrıs sorunun çözümü için Rumlar ve Türklerin yaptıkları nedeniyle karşılıklı özür dilemesini isteyen Hristofyas, "Böylece cennet adada birlikte yaşamaya devam ederiz" dedi. Çözümsüzlüğün devam etmesi durumunda Taksim (Ada'nın bölünmesi) olacağı uyarısı yapan Hristofyas, "Bu olduğu zaman halklar karşı karşıya gelecektir. Çatışmalar çıkacaktır" dedi. İngiltere'nin Ada'da üs tutmasını da sert sözlerle eleştiren Rum lider, "İngiltere burada sömürgecilik yapıyor. Kıbrıs'a zarar veriyor. Rumlar ve Türklere hiç bir yararı yok" dedi. Rusya ile Güney Kıbrıs'ın yaptığı antlaşmaları da teorik olarak niteleyen Hristofyas, "Rusya'ya üs falan verilmiyor. Sadece bazı kolaylıklar sağlanıyor. (Rum lider) Nikos Anastasiadis Batı'ya bakıyor" dedi. Güney Lefkoşa'da küçük bir ofiste çalışmalarını yürüten Hristofyas Milliyet'e konuştu. Hristofyas şunları kaydetti;

Haberin Devamı

Taksim felaket olur

"Kıbrıs sorununda bir durağanlık var. Bu durum ne Kıbrıslı Rumların ne de Türklerin yararına bir durum değildir. Türkiye'nin de Türk halkının da çıkarına değildir görüşmelerin olmaması. Gerek Kıbrıs'ta gerek Türkiye'de gerekse Yunanistan'da insanların barışa ihtiyacı var. İstikrara ihtiyacı var. Ne yazık ki önümüzde bulunan ikilem, iki bölgeli iki bölgeli federasyon ya da Taksim'dir. Biz federasyondan yanayız. Taksim korkusu var. Çözümsüzlük böyle kalmaya devam ederse, Taksim'e doğru gidilir. İki ayrı devlete doğru gidilir. Bu çok kötü olur. En kötü şeylerden biridir bu. Böylesi bir durumda iki toplum bir biri ile sürekli karşı karşıya gelecektir. Hatta Türkiye ile karşı karşıya gelmeler olacak. Taksim felekat olur. Kıbrıs Kıbrıslılara aittir. Ne yunanistana ne türkiyeye aitir. Bizim arzumuz bıraksınlar, biz Kıbrıslılar ülkemizin efendisi olalım."

Haberin Devamı

Burası cennet Ada!

"İki taraftan da bir birimize zararlar verildi. Anavatanlardan da zararlar verildi. Kıbrıslılar bir birlerine 'ben hata yaptım, özür diliyorum' demeli. Yaşananları silmeksizin, ileriye bakmalıyız. Gerçekleri dile getirip, yaşananları kabul edip dostluk ve barışma yolunda ilerlemeliyiz. Türkiye ve Yunanistan yardımcı olmalı bu konuda. Bu ortak vatanın birlikte efendileri olalım. Altını çizmek istiyorum ki, dünyanın en güzel ülkelerinden biri olan bu ülke tanrıların bahşettiği güzelliklere sahiptir. Tanrıların bu kadar güzelliği bahşettiği bu ülkeyi ne yazık ki bazı yabancı insanlar lanetlemişler. Ben ölümden sonra cennetin varlığına inanmıyorum. Bence cennet burada. Kıbrıslılar bu cenneti değerlendirmeli."

İngiltere sömürgeci

"Tüm tarihi sürece baktığımızda görüyoruz ki, Britanya'nın Kıbrıs'a uygulamış olduğu politika Kıbrıs dostu bir politika değil. Ne Türklere ne Rumlara dost bir politika değil. İngilizlerin Ada'da bulunması sorun yaratıyor. Çünkü İngilizler,(1960) Cumhuriyetin kuruluş anlaşması ile Kıbrıs topraklarının bir kısmını alıp, İngiliz toprağı olmasını sağlayacak adımlar atmışlardır. Egemen İngiliz toprakları olmasını sağlamışlardır. Böylesi bir tutum İngiltere'nin daha önce ortaya koyduğu sömürgeci politikanın bir devamıdır. İki toplumun da imzası ile oldu bu. 1959'da şantajlar altında iki toplum bu imzalarını verdi."

Haberin Devamı

Erdoğan'dan istek

"Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilk karşılaşmamız, 2008'de New York'ta BM genel kurulundaydı. Biz o dönemde yeni liderdik. Orada ayaküstü Sayın Erdoğan'a yaklaştım. 5-6 dakika konuştuk. O dönem Erdoğan çok içtendi. Talat ile görüşmelerimizin nasıl gittiği konusunda ilgi gösterdi. İçtenliği ve sıcaklığı devam etti, sonrasında da. Erdoğan'dan, buluşmamızı, bir masada bir araya gelmemezi istedim. Kıbrıs sorununa ilişkin vizyonumu anlatmak istedim. Ancak kendisi bazı şartlar öne sürüyordu. O şartları benim kabul etmem mümkün değildi. Uyanıklık yaptı. (dönemin Yunan Başbakanı Papandreu ile Talat'ın buluşması şartı koştu)"

Anastasiadis cesur olamadı

Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis'in görüşmelerde cesur adımlar atmadığını kaydeden Hristofyas, "Türkiye, Barbaros ve Navtex'le müdahalede bulununcaya kadar geçen sürede bizim arzu ettiğimiz derecede cesaret göstermedi Anastasiadis. Anastasiadis, cesur bir tutum ortaya koyup görüşmelerin kalmış olduğu yerden devam etmesi ve daha öncesinde liderlerin görüşbirliğine varılan görüşbirliklerinin benimseyecek şekilde cesur tutum ortaya koymalıydı."

Haberin Devamı

İstanbul özlemi

Cumhurbaşkanı olduğu dönem 2011 yılında Milliyet'e, 'İstanbul'u görmek istiyorum' diyen Hristofyas, bu özlemini tekrar şu şekilde dile getirdi, "İstanbul'u görmek istiyorum. Marmara Vakfı'ndan bir davet aldım. Fahri konuk olarak Nisan'da İstanbul'a gelmemi önerdiler. Gelmeyi düşünüyorum."

Hristofyas son olarak; KKTC'deki iktidar partisi CTP'nin de Türkiye'nin etkisi ile değiştiğini düşünüyor ve "CTP, eski Başkan Özker Özgür dönemindeki parti değil" diyor.