09.10.2022 - 16:10 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Takvim yaprakları 22 Mart 2016'yı gösteriyordu. Salı günü sabah saatlerinde hayat her zamanki akışında ilerliyor, insanlar işlerine, okullarına ve randevularına gidiyorken, ülke tarihinin en acı olaylarından biri gerçekleşti. Najim Laachroui ve İbrahim El Bakroui, sabah 08.00 sıralarında Zaventem Havalimanı'nın giden yolcu bölümünde üzerlerine sardıkları bombaları patlatarak kendilerini havaya uçurdu. Bu saldırıdan kısa bir süre sonra Brüksel'deki Maalbek metro istasyonunda Khalid El Bakroui kendini havaya uçurdu.
Dünyayı dehşete düşüren kanlı saldırılarlarda 32 kişi hayatını kaybederken, 340 kişi de yaralandı. Saldırılar Belçika'da gerçekleştirilen en büyük saldırı olarak kayıtlara geçerken, üç günlük yas ilan edildi.
Havalimanında düzenlenen saldırıdan kurtulanlar biri de, Shanti De Corte'ydi. Shanti, saldırının gerçekleştiği 22 Mart 2016 tarihinde henüz 17 yaşındaydı. Korkunç olay, genç kızın yalnızca birkaç metre ötesinde meydana geldi. Shanti, mucize eseri olaydan yara almadan kurtulmayı başardı. Ancak şahit olduğu korkunç saldırı asla peşini bırakmadı.
Antwerp doğumlu Shanti, Mart 2016'da Brüksel Havalimanı'nda 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan DEAŞ saldırısına yakalandıktan sonra depresyona girdi ve travma sonrası stres bozukluğu yaşadı. Fiziksel olarak yaralanmamış olmasına rağmen, saldırıyı asla atlatamadı. Genç kız psikolojişk yardım almak üzere tedavi olmaya başladı. Ancak kullandığı ilaçlar da etki etmedi. Yaşadığı bunalım öylesine ağırlaştı ki yaşamak istemediğine karr vererek iki kez intihar girişiminde bulundu. 2018 ve 2020 yıllarındaki teşebbüsleri başarılı olmadı ve hayata tutundu. Ancak bu da uzun sürmedi.
23 yaşındaki genç kız bu yılın başında ötanazi başvurusunda bulundu. Belçika yasalarına göre ötanazi, 'hafifletilmesi mümkün olmayan sürekli ve dayanılmaz fiziksel veya zihinsel acının tıbbi olarak yararsız bir durumunda' olan bir kişiye izin veriliyor. Alt yaş sınırı bulunmuyor. Shanti'nin ötanazi için yatığı başvuruya iki psikiyatrist olumlu cevap verdi. Gerekli prosedürlerin tamamlanmasının ardından Shanti, 7 Mayıs'ta hayatını kaybetti.
Uzmanlar Shanti'nin ölümü nedeniyle ikiye bölünmüş durumda. Ölümcül hastalığı olan yetişkinlere yasal güvenceler dahilinde ağrısız, yardımlı ölüm seçeneği sunmayı savunan Gönüllü Ötanazi Yasallaştırma Derneği CEO'su Sarah Wootton, ötanazi kararının yanlış olduğunu savundu ve De Corte gibi zihinsel sağlık sorunları olan kişilerin kapsam dışında kaldığını söyledi. Bir başka yetkili olan Andrea Williams ise, şu açıklamada bulundu:
"Sağlıklı, ancak travma geçirmiş 23 yaşındaki bir çocuğa bakılmak yerine ötanazi yapılması gerçekten şoke edici. Uygun yardımla, uzun ve doyurucu bir hayat yaşayabilirdi. Bu vaka, yasada ötanaziye izin verdiğinizde eğimin ne kadar kaygan olabileceğinin bir kanıtı."
Ancak Newcastle'daki St Oswald's Bakımevi'nde palyatif bakımda fahri danışman olan Dr Claud Regnard, daha fazla insana hayatta tutma baskısının amansız olacağını savundu.
ZANLILAR ALTI YIL SONRA MAHKEME ÖNÜNE ÇIKTI
Geçtiğimiz ay, Brüksel'deki eski NATO merkezinde yapılan hazırlık duruşmasına, dokuz zanlı katıldı. Mahkeme salonunda, güvenlik gerekçesiyle zanlılar için hazırlanan özel cam hücreler tartışma yarattı. Sanık avukatları, uygulamaya itiraz etti. Belçika medyası tarafından "yüzyılın davası" olarak adlandırılan yargı süreci, zanlıların, Paris'te 2015 yılında meydana gelen terör saldırıları nedeniyle yargılanmaları yüzünden altı yıl sonra başlayabildi.
Davanın zanlılarından Salah Abdeslam ve Brüksel Havalimanı'ndaki saldırı sırasında güvenlik kameralarına yansıyan "şapkalı adam" Mohamed Abrini, Paris saldırılarındaki rolleri nedeniyle Fransa'da yargıç önüne çıkmıştı.
Mahkeme jürisinin yarın oluşturulmasının ardından Brüksel saldırıları davasının esastan görüşülmesine 13 Ekim Perşembe günü başlanacak.