22.08.2023 - 15:48 | Son Güncellenme:
BBC Türkçe
Bu karar, bir hafta önce Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) tarafından onaylanmıştı. 2011'deki şiddetli deprem ve tsunamide ağır hasar gören Fukişima tesisinde son 12 yılda 1,34 milyon ton, yani 500 olimpik havuzu dolduracak kadar atık su biriktirildi. Filtrelenip deniz suyuyla seyreltilen su, 30 yıl boyunca kademeli bir şekilde okyanusa boşaltılacak. Japonya Başbakanı Fumio Kişida bugün yaptığı açıklamada, yetkililerin hava ve deniz koşullarının uygun olması halinde, tesisin işletmecisinden 24 Ağustos'ta başlayacak işlem için "derhal hazırlık yapmasını" talep edeceğini söyledi.
Hükümet, atık su planının başkent Tokyo'nun yaklaşık 200 kilometre kuzeydoğusunda yer alan tesisin tamamen hizmet dışı bırakılmasına yönelik uzun ve maliyetli süreçte gerekli bir adım olduğunu söylüyor. Japonya, on yılı aşkın süredir tesiste biriken atık suları tanklarda saklıyor, ancak bunun için kullanılan alan giderek daralıyor. 2011 yılında 9 büyüklüğündeki depremin tetiklediği tsunami nedeniyle Fukuşima Daiichi Nükleer Santrali'nin üç reaktörü sular altında kalmıştı.
Tarihe Çernobil'den sonraki en büyük nükleer felaket olarak geçen kazada radyasyon sızıntısı yaşanmış ve bölgeden binlerce kişi tahliye edilmişti. Hükümetin iki yıl önce onayladığı atık suyu denize boşaltma planı, Asya ve Pasifik bölgesinde endişeye neden oldu. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, Temmuz ayında atık suların çevre ve insanlar üzerinde "ihmal edilebilir" bir etkiye sahip olacağını söyleyerek planı onaylamıştı. Ancak bölgedeki balıkçılar da dahil olmak üzere pek çok kişi, geçimlerinin etkileneceğinden korkuyor.
Tesiste suyu 60'tan fazla radyoaktif maddeden arındırmak için filtreleme yöntemi kullanılıyor. Ancak suyun radyasyondan tamamen arındırılması mümkün değil çünkü hidrojen ve karbonun radyoaktif izotopları olan trityum ve karbon-14'ü sudan arındırmak oldukça güç.
Uzmanlar çok düşük düzeyde radyasyon yaydıkları için, büyük miktarlarda tüketilmedikçe bu maddelerin tehlike oluşturmadığına inanıyor. Greenpeace gibi bazı çevre örgütleri ise filtreleme sürecinin kusurlu olduğunu söylüyor ve önümüzdeki yıllarda "muazzam" miktarda radyoaktif maddenin denizde yayılacağı konusunda uyarıda bulunuyor. Japonya hükümeti, Pasifik Okyanusu'na atılacak suyun güvenlik standartlarını karşıladığını söylüyor. Dünyanın dört bir yanındaki nükleer santrallerin düzenli olarak Fukuşima'daki arıtılmış suyun üzerinde trityum seviyelerine sahip atık suyu denizlere boşalttığı belirtiliyor.
Bazı komşu ülkeler ise Japonya'nın planına şiddetle karşı çıkıyor. Çin, Japonya'yı okyanusa "kendine ait kanalizasyon" muamelesi yapmakla suçladı. Hong Kong, bazı Japon gıda ürünlerine yönelik ithalat kısıtlamalarını "derhal devreye sokacağını" açıkladı. Öte yandan planı onaylayan Güney Kore, protestocuları korku tellallığı yapmakla suçladı. Hem Güney Kore hem de Çin, Fukuşima çevresinden balık ithalatını daha önce yasaklamıştı.