17.01.2023 - 17:28 | Son Güncellenme:
İHA
Bakan Çavuşoğlu, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir-Abdullahiyan ile bir araya geldi. İkili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Bakan Çavuşoğlu görüşmeye ilişkin, “İran’dan doğalgaz tedarikimizin artması için de çalışmalarımız vardı. Geçen yıl ve bu yıl kış aylarında bir kesilme azalma oldu. Eğer teknik arıza varsa bunların giderilmesi için biz de katkı sağlamaya hazırız, Sayın Cumhurbaşkanımız da kesintilerin sonlandırılması ricasını da iletti. İran’da üretim kapasitesinin arttırılması için yapılabilecekleri de görüştük. Terör ile mücadele iki ülke için önemli. PKK tehdidinin ortadan kaldırılması konusunda biz gerekli tedbirleri alıyoruz, içeride ve dışarıda atılması gereken adımları atıyoruz. Suriye bağlamında da bu konuları değerlendirdik. Suriye konusunu da geniş olarak değerlendirdik. Sınır ve toprak bütünlüğü konusunu her zaman bizim önceliğimizdir. Gerek İran gerek Türkiye olarak Suriye’nin sınır, toprak bütünlüğü ve siyasi birliğini güçlü olarak destekliyoruz. Devam eden bir savaş var. Bu doğrultuda Astana formatı çerçevesinde aslında önemli adımlar da attık ama artık sonuç odaklı adımların atılması lazım. Bu doğrultuda rejim ile angajman süreci başladı. Önümüzdeki süreçte dışişleri bakanları düzeyinde bir toplantı yapılması planlanıyor” açıklamasında bulundu.
“Irak’ta bir sorun varsa bizim sorunumuz”
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye-İran-Irak 3’lü mekanizmasını canlandırmaları gerektiğini de ele aldıklarını belirterek, “Özellikle Irak ile ilgili bölgesel sahiplenme önemli. Bizim Irak ile ilgili başka ülkelerin gelip de burada yönlendirmesi ile adım atmamıza gerek yok. Irak’ta bir sorun varsa bizim sorunumuz, Suriye’de bir sorun varsa bizim sorunumuz, İran’da bir sorun varsa bizim sorunumuz. Batı’dan ülkelerin gelip de ahkam keserek bizleri bir araya getirmeye çalışması aslında bize hakarettir. Bu herhangi bir ülkeye karşı olduğumuz için değil. Bizim gidip Batı’da iki ülkeyi bir araya getirme çabamız ne kadar absürtse, Irak ile ilgili bir toplantıda da başka bir ülkenin gelip burada bizleri bir araya getirmeye çalışması ya da getirdim edasında bulunması doğru bir yaklaşım değil” ifadelerini kullandı.
"Şam ve Ankara arasındaki ilişkilerin değişime uğramasından büyük memnuniyet duyuyoruz"
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir-Abdullahiyan ise “Özellikle Enerji, ticari, kültür, turizm, çevre alanında iş birliğimizi geliştirmek hususunda da istişarelerde bulundu. Hem fikiriz birçok konuda. Çözüm yolunun önündeki bazı engeller varsa bunu gidermek adına odaklanmamız gerektiğini vurguladık. Güvenlik alanındaki iş birliğimiz esasen en üst düzeyde en iyi düzeyde iş birliğine şahit olduğunuz bir alandır. Şam ve Ankara arasındaki ilişkilerin değişime uğramasından da büyük memnuniyet duyuyoruz. İran’ın geçmişten bugüne kadar gösterdiği çabayı bugün neticeye vardığını görmek bizi de memnun etmektedir. Biz Ankara ve Şam arasındaki herhangi bir pozitif gelişmeyi bölgeye ve bizim ülkelerimizin yararına olduğunu düşünüyoruz. İran olarak bu iki ülke arasındaki yakın ilişkiyi göz önünde bulundurarak bu amaca bir an önce ulaşmak için bizler de elimizden geleni yapacağız” dedi.
“Sınırımızın hemen ötesinde bir terör koridoru oluşturmak istediler”
Açıklamaların ardından soruları yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, Suriye’ye ilişkin gelen soruya “Savaşın etkisi ile Suriye teröristler için bulunmaz bir fırsat. Suriye’de PKK ve YPG’nin amacı belli, bazı ülkelerin desteği ile sürekli güçlenmeye çalışıyorlar, Suriye’yi bölmek amacındalar. Terör devleti kurmak niyetindeler. Sınırımızın hemen ötesinde bir terör koridoru oluşturmak istediler. Biz gerek DEAŞ gerek PKK’ya yönelik operasyonlar ile bu planları öldürdük. Teröristlere karşı müdahalelerde bulunuyoruz. Ama bu teröristlerin buralardan temizlenmesi gerekiyor. Rusya, ABD söz verdi, 2019 yılında mutabakata vardık, iki ülke de sözünde durmada. Halen bu teröristler sınırımızın ötesinde. Bu teröre karşı hep birlikte mücadele etmemiz lazım. Suriye rejimi ile gerçekleştirdiğimiz görüşmeler de terör ile mücadele, Suriye’nin sınır bütünlüğü, göçmenler” cevabını verdi.
“Ya teröristlerin döşediği mayınlara kurban olacaklar ya da ahitnameyi uygulayarak ileriye doğru yürüyeceğiz”
Bakan Çavuşoğlu, İsveç’te savcının verdiği karara ilişkin, “Savcının ‘soruşturmaya gerek yoktur’ kararı son derece absürttür. Hepimiz hukukun üstünlüğünün ne demek olduğunu biliyoruz. Bu eylem kimler tarafından yapılıyor, teröristler. İsveç’in ahitnameye baktığımızda bunlarla mücadele sözü var mı, var. İfade özgürlüğünden bahsediyoruz. Bu saldırı, bu provokasyon ırkçı bir saldırı mı, evet. Irkçılık İsveç’te suç mu, değil mi, onun cevabını versinler. Nefret suçu içeriyor mu, evet içeriyor. İsveç’te nefret suçu işlemek serbest mi değil mi, onun cevabını versinler. Kimse bizi ‘İsveç’te ifade özgürlüğü var, bu suç değildir’ diye bizi kandırmaya çalışmasın, kimse bize bunu söylemesin. Bu ırkçı ve nefret suçu içeren bir eylemdir. Bu evrensel değerlere de karşıdır, uluslararası hukuka göre de suçtur. İsveç kelime oyunları ile bizi oyaladığını düşünüyorsa, aldandığını, kendisini aldattığını söylemek isterim. Ya teröristlerin döşediği mayınlara kurban olacaklar ya da hepimizin güvenliğini düşünerek ahitnameyi uygulayarak ileriye doğru yürüyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“İran’da kadınlar çok yüksek özgürlük haklarına sahipler”
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir-Abdullahiyan, İran’daki protestolara ilişkin gelen soruya, “İran’da kadınlar çok yüksek özgürlük haklarına sahipler. Bir İranlı kızın doğal ölümüyle gözlerini dünyaya kapatması esasen hepimizi üzüntüye boğdu. Yabancı güçlerin müdahalesiyle ve sosyal medyanın desteğiyle siyasi ve özel amaçlar ile İran aleyhinde bir komploda bulunuldu. Şayet Batı, dünyada ve bölgemizde kadın haklarının savunucusu olduğunu iddia ediyorsa neden Filistinli gazeteci Şirin Hanım'ın Siyonist rejiminin eliyle ölümüne karşı çıkmadı, bir tepki vermedi?” cevabını verdi.