04.03.2021 - 16:17 | Son Güncellenme:
Burgener, Myanmar'da 1 Şubat'taki darbeden bu yana öldürülen sivillerin sayısının 50'yi aştığını, çok sayıda da yaralı olduğunu söyledi.
Bir videoda polisin silahsız bir gönüllü sağlıkçıyı dövmesi, bir diğer videoda da sokak ortasında bir sivilin vurulmasının görüldüğünü aktaran Burgener "Silah uzmanlarına danıştık ve polisin kullandığı 9 milimetrelik hafif makinalı tüfeklere benziyor. Bunlar gerçek mermi" dedi.
Bugün konuyla ilgili bir açıklama yapan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet darbeden bu yana en az 54 sivilin öldürüldüğünü tespit ettiklerini fakat gerçek sayının çok daha fazla olabileceğini söyledi.
BM: 1.700 keyfi gözaltı, 29 tutuklu gazeteci
Bachelet 1.700 kişinin keyfi bir şekilde gözaltına alındığını, son günlerde 29 gazetecinin de tutuklandığını belirtti ve ekledi:
"Myanmar ordusu protestocuları öldürmeye ve hapse atmaya son vermeli."
Myanmar'da, birden fazla kentte güvenlik güçlerinin çok az uyarı yaptıktan protestoculara ateş açtıkları bildiriliyor.
Save the Children adlı vakıf, öldürülenler arasında 14 ve 17 yaşlarında iki erkeğin de olduğunu söyledi. 19 yaşında bir kadının da öldürüldüğü aktarılıyor.
Myanmar'da darbeden bu yana kitlesel protestolar ve sivil itaatsizlik eylemleri devam ediyor.
Protestocular ülkedeki askeri yönetimin sona ermesini ve seçilmiş sivil hükümetin göreve gelmesini talep ediyor.
Darbe uluslararası tepkilere de yol açmış fakat Myanmar ordusu bunları görmezden gelmişti.
Çarşamba günü 38 kişinin öldürülmesi üzerine İngiltere, BM Güvenlik Konseyi'nin Cuma günü toplanmasını istedi.
Myanmar'a komşu ülkeler ise Salı günü Myanmar ordusuna itidal çağrısı yapmıştı.
Ancak ülkenin orta kısımlarındaki Monyva'da en az altı kişinin açılan ateş sonucu öldürüldüğüne dair haberler var.
Reuters haber ajansına konuşan yerel bir gazeteci en az 30 kişinin de yaralandığını söyledi. Ajansa konuşan bir protestocu da "Üzerimize tazyikli su sıkmadılar, dağılma uyarısı yapmadılar, doğrudan ateş açtılar" dedi.
Mandalay kentinde BBC'ye konuşan bir öğrenci protestocu da, evinin yakınlarında öldürülenler olduklarını anlattı:
"Sabah 10.00, 10.30 gibiydi. Polisler ve askerler geldi, bir anda sivillere ateş açtılar. Uyarıda bulunmamışlardı. Gelir gelmez ateş açtılar.
"Hem plastik mermi kullandılar hem de protestocuları vahşice öldürmek için gerçek mermi…"
Ordu ölümler hakkında henüz bir yorumda bulunmadı.
Ordu baskıya rağmen geri adım atmıyor
Uluslararası toplum Myanmar'daki krizi endişeyle takip ederken, Myanmar ordusu yaptırımları göğüslemeye hazır olduğunu ve ülkenin izolasyona dayanabileceğini açıkladı.
Aralarında ABD'nin de olduğu Batılı ülkeler ise Myanmar'a daha fazla yaptırım uygulamayı planlıyor.
ABD: Myanmar ordusunun kendi halkına uyguladığı şiddete karşı çıkılmalı
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Çarşamba günkü şiddet olaylarının kendilerini dehşete düşürdüğünü söyledi.
Ned Price, "Myanmar ordusunun kendi halkına uyguladığı şiddete, tüm ülkelerin hep birlikte karşı çıkması için çağrı yapıyoruz" dedi.
Price, Çin'e de, Myanmar ordusu üzerindeki etkisini kullanma çağrısı yaptı.
BM Güvenlik Konseyi, Myanmar'da yaşananlara dair endişelerini açıklamış fakat Rusya ve Çin'in itirazı nedeniyle darbeyi kınayamamıştı. İki ülke, meselenin Myanmar'ın içişi olduğunu vurguluyor.
Salı günü Myanmar'a komşu Güneydoğu Asya ülkelerinin dışişleri bakanları özel bir toplantı yapmıştı.
Toplantıdan itidal çağrısı kararı çıkarken, yalnızca birkaç bakan Myanmar lideri Aung San Suu Kyi'nin serbest bırakılması gerektiğini vurgulamıştı.
75 yaşındaki Suu Kyi, bir aylık gözaltının ardından ilk defa bu haftanın başlarında, mahkemeye videoyla bağlanması sırasında görülmüştü.
Myanmar ordusu, Kasım 2020'da Suu Kyi'nin partisinin kazandığı seçimde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla darbe yapmış fakat buna dair hiçbir kanıt göstermemişti.
Kaynak: BBC News Türkçe