10.05.2010 - 10:51 | Son Güncellenme:
Bilfen Okulları’nın CERN’e düzenlediği geziye katılan bazı gazetecilerle biraraya gelen Dr. Steve Myers, CERN’e üye ülkelerin üyelik aidatlarının ülkelerin nüfusları ve milli gelirleri dikkate alınarak belirlendiğini ifade etti.
CERN Konseyi’nin bütçe planlarının 5 yıllık dönemler için yapıldığını aktaran Myers, bunun da üye ülkelere bildirildiğini kaydetti.
Küresel ekonomik krizle birlikte bazı ülkelerin ekonomik sıkıntılarının bulunduğuna dikkati çeken Myers, bu durumdaki bazı ülkelerin ekonomilerini geliştirmek için teknolojiye yatırım yaptıklarını ve sonuçta büyük başarılar kazandıklarını anlattı.
Myers, Avrupa’daki ekonomik kriz nedeniyle üye ülkelerin bütçelerinde yaşanabilecek değişimin CERN’ün bütçesinin de etkileneceği anlamına gelmediğini belirterek, şu ana dek üye ülkelerin hiç birinden "Bütçeyi aşağıya çekelim" şeklinde bir talebin gelmediğini bildirdi.
Myers, "CERN Konseyi olarak, krizden olumsuz etkilenen ülkelerin ekonomilerinin tekrar büyüyebilmesi için aidatlarını erteleme opsiyonumuz var. Ancak şu ana kadar öyle bir istek de gelmedi" dedi.
"EKONOMİYİ BİLİM CANLANDIRACAK"
İyi mühendisler yetiştirmeyi, onlara teknolojiyi öğretmeyi ve donanımlarını artırmayı amaçladıklarını belirten Myers, "Bu bilim insanlarının, ülkelerine geri döndüklerinde oradaki ekonomiyi de canlandırabileceğine inanıyoruz" dedi.
CERN’ün yıllık 1.1 milyar İsviçre Frangı bütçesinin bulunduğunu, doktora sonrası CERN araştırmacıları için 37 milyon Frank kaynak kullandırdıklarını, 10 milyon Frank’lık bir bütçenin de mühendislerin CERN’de eğitilmesi için ayrıldığını kaydeden Myers, lise öğretmeleri ve çıraklık eğitimi için de ayrı bir programlarının bulunduğunu ifade etti.
Türkiye’nin yanı sıra Sırbistan, Romanya, Kıbrım Rum Kesimi, İsrail ve Romanya’nın da CERN’e üyelik başvurusunun bulunduğunu bildiren Myers, CERN’deki bilimsel ve coğrafik büyümenin oluşturulan Değerlendirme Komitesi tarafından izleneceğini bildirdi.
Myers, Komite’nin Temmuz ayında Türkiye’ye gelerek, önemli laboratuvarları ve üniversiteleri ziyaret edeceğini ve çeşitli sanayi kuruluşları ile de temaslarda bulunacağını da dile getirdi. Myers, Türkiye’nin CERN üyeliğine ilişkin, "Biz tabii ki Türkiye’nin üye olmasını istiyoruz bunda hiç bir kuşku yok" dedi.
"DENEY 500 KİLOGRAM BAKIRI ERİTEBİLECEK"
30 Mart’ta yeniden başlatılan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı Deneyi’ne ilişkin veri toplama sürecini de anlatan Myers, hızlandırıcıda, parçacık hüzmelerinin alanlarının küçültüldüğünü, ancak yoğunluklarının arttırılarak çarpışma hızının da yükseltildiğini aktardı.
Myers, "LHC deneyi mercekten geçirilen ve yoğunlaştırılan güneş ışınlarının bir kağıdı yakması deneyindeki mantıkla işliyor aslında. Biz de deneyimizde enerjiyi yoğunlaştırıyor sonra da belli şekilde odaklıyoruz" diye konuştu.
Myers, deneyde gelinen aşamayı açıklarken de geçen ayın ortalarında parçacıkların odaklanarak çarpıştırılmasını başardıklarını, şimdi ise deneydeki hüzme sayısını arttırmaya başladıklarını ve bunu da kademeli olarak gerçekleştireceklerini belirtti.
LHC’nin içine yerleştirilecek binlerce parçacık hüzmesinin toplam enerjisinin yüksek olduğuna işaret eden Myers, "Bu enerji, 500 kilogram bakırı eritebilecek kadar yüksek seviyede olacak. Eğer buradaki parçacık hüzmeleri kontrolden çıkarsa önüne çıkacak mıknatıslarda bir delik açacak kadar da güçlü olacak. Ancak, buradaki tüm yüksek enerjilerin tartışılan kara deliklerle bir ilgisi yok" dedi.