04.10.2021 - 21:37 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
ABD'li iki bilim insanı, insanların sıcağı ve soğuğu nasıl algıladıklarının mekaniğini tanımladıkları için bu ödülü aldılar.
Julius, San Francisco'daki California Üniversitesi'nde profesör olarak görev yapıyor. Patapoutian ise, Californ'da bulunan Scripps Research'teki Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nde profesör olarak çalışıyor.
Nobel Meclisi ödülü açıklayan bir bildiride, "Isı, soğuğu ve dokunmayı hissetme yeteneğimiz hayatta kalmak için çok önemlidir ve çevremizdeki dünyayla etkileşimimizin temelini oluşturur" dedi.
Julius, derinin sinir uçlarında ısıya tepki veren bir sensörü tanımlamak için acı biberlerden elde edilen ve yanma hissine neden olan keskin bir bileşik olan kapsaisin kullandı.
'ÇÖZÜLEMEMİŞ BİR BİLMECEYDİ'
Nobel Meclisi ve Nobel Komitesi sekreteri Thomas Perlmann, keşfin "doğanın sırlarının kilidini açtığını" söyleyerek, "[Keşif] moleküler düzeyde bu uyarıların nasıl sinir sinyallerine dönüştüğünü açıklıyor. Bu önemli ve derin bir keşif" dedi.
Julius, kapsaisinin neden yanma hissine sebep olduğunu araştırmaya başladığında, bileşiğin ağrıya neden olan sinir hücrelerini harekete geçirdiği zaten biliniyordu ama bunun tam olarak nasıl olduğu "çözülmemiş bir bilmece"ydi.
Julius daha sonra keşfettiği kapsaisin ağrılı olarak algılanan sıcaklıklarda aktive olan ısıya duyarlı bir reseptör olduğunu fark etti.
Aynı zamanda, Patapoutian ve çalışma arkadaşları, mekanik uyaranların nasıl dokunma hissine dönüştüğünü anlamaya çalışıyorlardı.
Nobel Fizyoloji ve Tıp Komitesi'nin ek üyesi olan Abdel El Manira, "Bu keşif dünyayı nasıl algıladığımıza dair bakış açımızı derinden değiştirdi... Bize sıcaklık ve yakınlık hissi veren reseptörler işte bunlar" dedi.