20.08.2018 - 01:21 | Son Güncellenme:
AA
Büyükelçi Kılıç, Wall Street Journal için kaleme aldığı "Türkiye güvenilir bir NATO üyesi, hep de öyle oldu" başlıklı makalesinde, Fransız yazar Levy'in aynı gazetede geçen hafta "NATO Türkiye'yi kapı dışarı etmeli" başlığıyla yazdığı makalesindeki iddialarına yanıt verdi.
Levy'nin makalesinde Türkiye'nin "güvenilmez bir müttefik olduğunu" iddia ettiğine anımsatan Kılıç, "Bu iddia onlarca yıllık tarihi yok sayıyor. Türkiye, DEAŞ ve diğer dini aşılıkçılara karşı cephede savaşan bir ülke, NATO'nun güney kanatının koruyucusu olarak ve örgüt içindeki en büyük ikinci silahlı kuvvetlere ev sahipliği yaparak 60 yıldan uzun süredir gururlu ve vazgeçilmez bir müttefik olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
"TÜRKİYE, SURİYELİLERE GÜVENLİ LİMAN SAĞLIYOR"
Kılıç. Levy'nin, Türkiye'yi "İslami aşırıcılığı yaymak" ve "Suriye'deki şiddeti kışkırtmak" ile suçladığına işaret ederek, "Gerçek bunun tam tersi. Şu anda terörden uzak bir şekilde yaşayan ve hükümetimiz tarafından kurulan evler, okullar ve sağlık merkezlerine erişimi olan yaklaşık 4 milyon Suriyeli sığınmacıya güvenli bir liman sağlıyoruz. (Levy) Belki de Cerablus'da Türk askerinin karşısında DEAŞ'ın aldığı yenilgiyi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin DEAŞ'a karşı açtığı ve kazandığı diğer savaşları unutmuştur." görüşünü paylaştı.
Levy'in Türkiye'de halifelik olduğuna dair iddialarına da Kılıç şu ifadelerle karşılık verdi:
"Diğer NATO müttefikleri gibi Türkiye de hükümeti halkı tarafından özgürce seçilen bir demokrasidir, Levy'in iddia ettiği gibi bir halifelik düzeni yoktur.Türk demokrasisi, seçimlere yüksek bir katılımla enerjik ve dinamiktir. Sayılar gerçeği anlatıyor. Son zamanların en çok uluslararası gözlemci tarafından izlenen seçimlerde, seçmenlerin yüzde 86,2'si sandık başına giderek oyunu kullandı. 50 milyondan fazla Türk, 6 farklı aday için sandık başına gitti."
"NATO, KÜRESEL GÜVENLİĞİ SAĞLIYOR"
Kılıç, "NATO'nun en önemli stratejik konuma sahip ülkesi olarak, Türkiye örgütün öngörülemez zorluklarla karşı karşıya kaldığı bir zamanda küresel güvenliği sağlıyor." ifadesini kullanan Kılıç, Türkiye'nin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 2'sini 2024'e kadar savunma alanında harcama taahhütü verdiğini ve askeri ekipman harcamalarının savunma bütçesi içindeki payının NATO'nun öngördüğü yüzde 20'nin zaten üzerinde olduğunu anımsattı.
İncirlik Üssü'nün de NATO içerisindeki önemine değinen Kılıç makalesine şu ifadelerle son verdi:
"Türkiye'nin İncirlik Üssü de ayrıca DEAŞ'a karşı kurulan uluslararası koalisyonunun önemli bir noktası. Suriye sınırının 60 mil (96,5 kilometre) yakınındaki üssün cephelere yakınlığı koalisyon atış misyonlarına yakıt ikmali kalmadan havada daha uzun süre kalma ve daha hızlı müdahale imkanı sunuyor. Bu ABD'lilerin ve koalisyon üyelerinin hayatını kurtarıyor. İncirlik düşmanlarımızı kaçıran operasyonların düzenlenmesinde hayati bir rol oynuyor. Bu zorlu zamanlarda NATO müttefiklerimizin yanında durduk ve hepimizin güvenliği için gelecek tehditlere karşı durmak için cephelerde gururla kaldık, müttefiklerimizden de bundan başka bir şey istemedik."