03.04.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Türkiyeli işçilerin Almanya’ya göçü üzerinden 60 yıl geçerken, bir Türkiye klasiği olan ekmek arası dönerin “Alman Döneri” olarak Almanya'da hayata girişi yarım yüzyılı buldu. Alman Sosyolog Eberhard Seidel de 35 yıllık döner araştırmasının ardından “Alman Döneri”nin 50. yılında çıkardığı “Döner: Bir Türk-Alman Kültürel Tarihi” kitabında, bugün bilinen dönerin aslında “bir Berlin ürünü” olduğunu savunuyor. Döneri Almanya’daki ilk ve ikinci nesil Türk işçilerin ortak geliştirdiğini belirten Siedel, bu lezzetin Alman ve Türk tarzlarının ortak bir yansıması olduğunu vurgularken, Almanların favori yiyeceği olma yolculuğunu da anlatıyor.
Doğum yeri Berlin
Dönerin Alman ve Türk halkının ortak tarihi olduğunu savunan yazar, kitabında döneri artık Alman kültürünün önemli bir parçası olarak da görüyor. "Alman dönerinin" doğum yerini "Berlin'in Kreuzberg bölgesi olarak tanımlayan Siedel, 50 yıl önce dönerin bu kadar yaygınlaşması için tüm şartların elverişli olduğunu da ekliyor. İlk ve ikinci neslin Almanların da etkisiyle "yeni bir şey yarattıklarını" vurgulayan Siedel, "Yeni, hibrit bir şey yarattılar ve bu Almanya'daki en popüler fast food haline gelerek, bugün milyarlarca satılıyor" ifadelerini kullanıyor. Siedel, kitabında Almanya'da bugün yaklaşık 18.500 döner kebapçı ve Türk restoranı olduğunu belirtirken, "Berlin, döner kebabın başkentidir" diyor.
'Çok lezzetliydi'
1970’lerin ortasında Berlin’e yerleşen yazar Eberhard, Almanya’da satılan kebapların ilk müşterilerinden biri olarak, kebap kültürünün yayılışından 1980’lerde Alman dönerinin kalitesindeki düşüşe, skandallara da değinerek, üreticilerden satıcılara dönerin tüm tarihini dolu dolu anlatıyor. Siedel, Berlin’deki ilk döner kebapları çok lezzetli hatırladığını belirtiyor, ancak daha sonra 1981’e kadar yaygın olarak satılan, “Yaprak döner kebabın” dana veya kuzu dilimlerine galeta unu ya da nişastalı içerikler katılarak iyice “kıymaya” dönüşmesini de eleştiriyor. Ancak ne olursa olsun, Alman dönerinin dişlerde bıraktığı alüminyum folyo hissini, tipik bir döner deneyiminin parçası olduğunu da belirtiyor.
Dönerin babası
Almanya’da “Alman dönerini” ilk satan kişinin kim olduğu konusu tartışmalı olsa da, Avrupa Türk Kebap Üreticileri Derneği’ne (ATDID) göre, 1972 yılında yabancı bir işçi olan Kadir Nurman, Berlin’deki ilk dönerci ve “dönerin babası” olarak nitelendiriliyor.
‘Kebap cinayetleri’
Siedel, kitapta 2000’li yılların başında Almanya’daki “bozuk et skandalı”nın ülke çapında ses getirmesinin ardından, dönerin arkasında ortaya çıkan “kebap mafyasına” da değinirken, her ne kadar daha sonra Alman et toptancılarının suçu olduğu belirtilse de bir dönem “döner kebap”tan nefret eden bir kitle oluştuğunu da anlatıyor. 2005 yılında ise o dönem Alman Nazilerin öldürdüğü Türklerin çoğunun kebapçı olması nedeniyle, Alman polisi ve medyasının “kebap cinayetleri” tanımını kullandığına da değinen yazar, önyargıların sağcıların suçlarını görünmez kıldığını anlatmak için bu tanımı kullandığını belirtiyor.