27.10.2022 - 12:55 | Son Güncellenme:
Derleyen: Can Şişman / Milliyet.com.tr - Yeni doğmuş bebekleri neredeyse günün her saatinde ağlıyordu. Anne, vaktinin tamamını yeni doğan minik bebeğini sakinleştirmek için harcıyor ancak çoğu zaman başarısız oluyordu. İki aylık bebeğin karnı açtı fakat ne anne ne de babanın yeterince parası vardı. Yaşadıkları yoksul mahallede birçok kişiye borcu olan anne ve baba geçim sıkıntısı yüzünden sık sık kavga ediyordu. Bitmek bilmeyen tartışmalarına bir de ağlayan bebeklerinin sesi eklenince evdeki huzursuzluk seviyesi adeta tavan yapıyordu. Çok değil sadece iki ay sonra babanın yapacağı bir hareket duyanları dehşete düşürecekti.
SIK SIK KAVGA EDİYORLARDI
Nijerya'nın Imo eyaletinde yaşıyorlardı. Yeni evlenmişlerdi. Baba 31 yaşındaydı ancak bir süredir işsizdi. Girdiği hiçbir işte tutunamayan adam, eşi ve iki aylık bebeğiyle geçim derdine düşmüştü. Eşi çalışmıyordu. İki aylık bebeklerini büyüten eşiyle her gün geçim problemleri yüzünden kavga ediyorlardı. Yaşadıkları mahalle, Imo eyaletinin en yoksul bölgelerinden biriydi. Birçok kişiye borçları vardı.
Üstelik bebekleri neredeyse günün her saatinde aralıksız ağlıyordu. Kendileri gibi bebeklerinin de karnı açtı. Anne, vaktinin neredeyse tamamını yeni doğan bebeklerini sakinleştirmek ve ağlamasını engellemek için uğraşıyor ancak çoğu zaman bütün bu çabalar başarısızlıkla sonuçlanıyordu. Çok değil, sadece iki ay sonra bu üç kişilik aile ülkenin gündemine bomba gibi düşecekti. Başroldeki kişi ise 31 yaşındaki babaydı.
Yapılan araştırmalara göre aile içi şiddet, kadına ve çocuğa yönelik şiddet tüm dünyada korkutucu rakamlara ulaşmış durumda. UNICEF'in raporlarına göre tüm dünyada cinayete kurban gidenlerin beşte birini çocuklar ve 20 yaşından küçük gençler oluşturuyor. Çocuk cinayetlerinin en fazla görüldüğü ile Nijerya. Ülkede gittikçe artan güvensizlik nedeniyle toplum içinde ezilen kadın ve çocuklar giderek daha çok şiddete maruz kalıyor, 2020 Küresel Terörizm Endeksi'ne göre dünyada terörden en çok etkilenen üçüncü olan Nijerya'da sivilleri hedef alan olaylarda son yıllarda yüzde 25 gibi keskin artışlar yaşanıyor. Terör örgütü Boko Haram'ın eylemleri nedeniyle ülkede yaşanan güvenlik problemi aileleri etkiliyor, aile içi şiddetin her geçen yıl daha da tırmanması toplumsal refahı da olumsuz yönde etkiliyor.
KOLUNU SERT BİR ŞEKİLDE SIKTI
Nijeryalı aile için uyku vaktiydi. Anne ve baba yatakta uykularına dalmış, minik bebekleri ise saatlerce ağladıktan sonra yorgun düşerek kendini uykunun kollarına teslim etmişti. Çok değil sadece birkaç saat sonra evde büyük bir kıyamet koptu. Karnı acıktığı için ağlamaya başlayan bebeğin sesleri evin her yerinde yankılanıyordu. Ağlama sesi yüzünden uykusu bölünen, sinirlenerek küfür etmeye başlayan baba, hızlı adımlarla ayağa kalkıp bebeğin yanına gitti.
Anne tüm gün bebekle ilgilenmekten öyle yorgundu ki evdeki hareketliliğin farkında olsa da ayağa kalkmaya hali yoktu. Hızlı hareketlerle bebeğin yanına giden baba, kendisini uykusundan uyandıran bebeğin kolunu sıkmaya başladı. Bir yandan bebek ağlamaya devam ediyor, diğer yandan ise baba onun kolunu daha da sert bir şekilde sıkmayı sürdürüyordu. Ancak babanın yaptıkları sadece bunlarla da sınırlı değildi.
BEBEĞİYLE AYNI ODADA KİLİTLİ KALDI
Eline geçirdiği beyaz bir plastik askıyla masum bebeğe saldırmaya başlayan cani baba, daha sonra bebeği bir odaya kilitledi. Bu esnada anne uykusundan uyanmış ve yataktan fırlayıp baba ile bebeğin yanına gitmişti. Bebeğini odaya kilitlediği gören kocasına bağırmaya başlayan kadın şoke olmuştu. Kocası ise kadının tepkileri nedeniyle önce ona çeşitli tehditler ederek susturmaya çalıştı.
Kocasının tehditlerine boyun eğmeyen kadın komşulara gideceğini söylediğinde ise adam adeta çılgına döndü. Bebeğin bulunduğu odaya eşini de sokan adam kapıyı kilitledi. Ağlayarak bebeğine sarılan kadın, henüz tuhaflığı fark etmemişti. Gün ağarmaya başladığında kadının karşılaşacağı manzara onu dehşete düşürecekti.
ÇÜRÜK ET KOKUSUNU FARK ETTİLER
Cani kocası, uykusu bölündüğü için minik bebeklerinin kolunu kırmıştı. Kadın, giderek moraran kolu gördükçe başına gelenlere inanmakta güçlük çekiyordu. Bebeği acılar içindeydi ve kocası onları bir başına bırakıp kaçmış, kadının kendisini komşulara şikâyet etmemesi için evi terk edip kayıplara karışmıştı. Tam iki gün boyunca odadan çıkmaya çalışan kadının çabaları sonuç verdi ve olaydan 48 saat sonra bebeğini de alarak hızlıca hastaneye gitti. Bebeğinin kolu morarmıştı.
Çürük et kokusunu fark eden doktorlar, bebeğin hayatının tehlike altında olduğunu ve tek çarenin bebeğin kolunu kesmek olduğunu söyledi anneye. Kadın çaresizce doktorların söylediklerini kabullendi. İki aylık bebeğin kolu kesildi ve sağlığına kavuştu. Anne, yaşadıklarını muhabirlerle paylaştı ve başına gelenler sadece ülkesi Nijerya'da değil tüm dünyada duyuldu. İki aylık bebeğinin gece ağlaması yüzünden uykusu bölünen cani baba ise kayıplara karıştı. Polis şimdi her yerde çocuğuna şiddet uygulayan babayı arıyor.