18.05.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
GÜLİZ ARSLAN guliz.arslan@milliyet.com.tr
"Yemin ederim, benim aklıma gelmişti.” Yemek Sepeti hakkında en sık yapılan yorumlardan biri herhalde budur. Sahiden pek çok kişinin aklına gelmiş olsa da internet aracılığıyla sisteme kayıtlı restoranlardan yemek sipariş edebildiğiniz projeyi Türkiye’de hayata geçiren Nevzat Aydın oldu. 2001’de kurulan Yemeksepeti.com bugün 47 şehirden, 1.9 milyonu aşkın kullanıcıya ulaşan dev bir yemek ağı.
Bu ağa Kuzey Kıbrıs ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden sonra Umman ve Katar da eklendi. General Atlantic’in de desteğini alan Yemeksepeti.com yurt dışında Foodonclick.com adıyla hizmet veriyor. Türkiye’deki Yemeksepeti.com’a da üç tane “kardeş” geldi; Lokum.com, Papyon.com ve İrmik.com.
Şirket “kampüs”ünde buluşuyoruz Nevzat Aydın’la. Pazarlama Müdürü Barış Sönmez’in de katıldığı röportajın sonunda yaklaşık 300 kişinin çalıştığı binayı geziyorum. Çağrı merkezi görevlisinden CEO’suna... Açın halinden anlayan pek çok insanla tanışmış olmanın mutluluğuyla ayrılıyorum yanlarından.
Yemek Sepeti’nde hareketli günler yaşanıyor. Neler oluyor?
Yemek Sepeti, Türkiye’deki pazar liderliği ile kalmayıp aynı projeyle farklı coğrafyalarda da liderliğe oynar hale geldi. Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Dubai, Abu Dabi, Sharjah’tan sonra Umman ve Katar’da birer şehir eklendi ağa. İki ay içinde iki ülke daha eklenecek. Türkiye içinde de üç yeni model başlattık. Lokum.com; Anadolu’dan lezzetler sipariş edebileceğiniz bir e-ticaret sitesi. Papyon.com; yemek için dışarı çıkmak isterseniz, gitmek istediğiniz restoran hakkında bilgi alabildiğiniz ve rezarvasyon yaptırabildiğiniz bir site. İrmik.com ise restoran ağımızda yer alan restoranların tabak, çanaktan tutun da motorcu kaskına kadar olan bütün ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir site.
Yemeksepeti.com’un ilk günleriyle bu kurduğunuz yeni sitelerin ilk günlerini karşılaştırırsanız...
Yemeksepeti’nin ilk aylarında internet yaygın değildi. O nedenle karşılaştırmak pek doğru olmaz aslında. İnternet kullanıcısı az olmasına rağmen üçüncü ayda, günde 40 civarı sipariş alıyorduk.
Nereden aklınıza gelmişti böyle bir sistemi Türkiye’de kurmak?
Amerika’da okurken gördüğüm modellerden biriydi.
Bunun gibi başka fikirler de var mıydı kafanızda?
Vardı ama onlar Türkiye’de başımı derde sokabilirdi. Biri bahisti, öbürü açık artırma, diğeri de çöpçatanlık sitesiydi.
Ya Yemek Sepeti tutmasaydı?
Yine internetle ilgili bir şey yapıyor olurdum ama bugün böyle bir röportaj yapıyor olur muyduk bilmiyorum.
Neden illa internet?
İnterneti 94’te, Türkiye’deki pek çok kişiden önce tanıdım. Boğaziçi Üniversitesi’nde Bilgisayara Mühendisliği bölümünde okuyordum. İnternette geçirdiğim 10’uncu dakikada hayatımın geri kalanında internetle ilgili bir şey yapmak istediğime emindim.
Ne yaptınız o 10 dakikada?
E-posta attım, yanıt geldi (gülüyor).
“Google, Facebook biraz yapmış olmak için yapmış”
Yaratıcılığı besleyen bir ofisiniz var; masaj koltukları, oyun alanı, bar... İnternetle ilgili işler yapılan ofisler genelde böyle...
Biz yaptığımızda da pek yoktu böyle şeyler. Tabii ki yurt dışındaki örneklere baktık, Google, Facebook... Ama onlar biraz yapmış olmak için yapmışlar bence. Biz fonksiyonaliteye önem verdik.
Burada çalışmak isteyen de çoktur. İlginç CV’ler geliyor mu?
Sosyal medyadan başvuran çok oluyor. Paketler gönderiyorlar. Geçen gün bir huni geldi. CV’sini üzerine yazmış. Pasta, börek getiren var. Kapıda yatan bile oluyor.
Kimlerin hiç şansı yok?
De’yi, da’yı, ki’yi doğru yazamayanların. Bir de CD yapıp göndermenin artık bir anlamı yok. Benim bilgisayarımın CD girişi bile yok artık.
“Obama yakından bakınca da çok karizmatik”
* İtalyan, siyah-beyaz, Sergio Bonelli çizgi romanları çok severim. Zagor’un hastasıyım.
* Hayatımın önemli anların fonda hep U2 olmuştur. Yeni albümü çıktığında her bir şarkıyı en az 10 gün dinlerim.
* Obama ile tanıştığım an hayatımın en önemli anlarından biriydi. Bire bir gözünün içine bakınca da sahiden çok karizmatik olduğunu gördüm.
Yeni kurulan Lokum.com’daki lezzetleri tadan ekibin başında Mehmet Yaşin var.
Sayılarla Yemek Sepeti
* 1.9 milyonu aşkın kullanıcısı var.
* Günde ortalama 60 bin sipariş veriliyor.
* Sisteme kayıtlı 7 bin 500’e yakın restoran var.
* 2012’de yaklaşık 35 milyon porsiyon yemek sipariş edildi.
Ne zaman, ne yiyoruz?
“Anneler Günü’nde ev yemeği siparişleri yüzde 44 düşüyor”
* Halı sahaya istenen baklava siparişleri toplu siparişlerimizin büyük bir bölümünü oluşturuyor.
* Survivor’da aç olan insanlara verilen yemeklerin siparişleri tam yayın saatinde fırlıyor. Bir kez de bir yarışmada yarışmacılara çiğ köfte yedirdiler. Restoranlarda çiğ köfte tükenmişti.
* Anneler gününde kimse annesine yemek yaptırmıyor. Siparişler artıyor. Herkes eve sipariş veriyor ama kimse ev yemeği yemiyor. Anneler Günü’nde ev yemeği siparişlerinde yüzde 44 düşüş var, hamburgerli menülerde yüzde 133 artış var. Babalar Günü’nde ise kebap siparişi öne çıkıyor.
* Kurban Bayramı dönüşü et tüketimi düşüyor. Lahmacunda yüzde 33, hamburgerde yüzde 11’lik düşüş var.
* Yılbaşı, mezelerin gecesi. Haydari ve şakşuka siparişlerinde yüzde 253, patlıcan salatası siparişlerinde yüzde 118, midye dolma siparişlerinde yüzde 65 artış.
* Sevgililer Günü’nde sufle siparişi yüzde 45 artıyor.
İlginç siparişler
“Kurye arkadaş okeye dördüncü olur mu?”
* Üç yıl kadar önce iki kadın isimli kullanıcımız pizza siparişi veriyor. Not bölümüne “Uçuştan yeni geldik, şimdi duşa giriyoruz. 30 dakika içinde gelmeyin çünkü duşta olacağız” yazıyorlar. Pizzanın teslim süresi normalde 23-28 dakikadır. Restoranda nasıl
bir ayaklanma olmuşsa 11’inci dakikada kapı çalmış. Kapıyı iki erkek üniversiteli açmış ve “Abi kusura bakma çok acıkmıştık” demiş.
* Bir kullanıcımız Yemek Sepeti’ni arayarak “Siparişi restoranın kapanmasına çok az zaman kala verdik ama sorun olur mu?” diye soruyor. Bizim ekip de teyit ederek siparişin geleceğini söylüyor. Bunun üstüne kullanıcımız “Madem tam çıkış saatine denk geldi, bizim de okeye dördüncü lazım, rica etsek kurye arkadaş okeye de kalır mı?” diye soruyor. Kurye de kıramayıp bir tur kalıyor.
* Bir kullanıcımız cep telefonundan sipariş veriyor. Adres kısmına da “Arnavutköy otobüs durağının arkasındaki sarı montlu adamım, balık tutuyorum” diye not düşüyor. Notu okuyan restoran yetkilisi Yemeksepeti.com’u arayıp teyit ediyor. Restoran siparişi ulaştırıyor, kullanıcımız balık tutarken yemeğini yiyor.
* Kalp şeklinde pizza isteyip pizza ile evlilik teklifi eden kullanıcımız var.
* Şimdiye kadar hep bozuk parayla sipariş ödeyen kullanıcımız var.
* Siparişin not kısmına “Kapıyı çalmayın, torbaya bırakın, para torbanın içinde” yazan bir kullanıcımız var, henüz hiçbir kurye kendisini görmedi, siparişi hep poşete bırakılıyor.