Ağırlık ve boylarıyla denizlerde ayrı bir hava estiren orkinoslar, palamut ve toriğin de dahil olduğu ton balıkları familyasından. Ayrıca suşinin de vazgeçilmez maddesi
1990’lı yıllarda Genelkurmay Karargâhı’nda yemek işleriyle uğraşırken bir deniz subayı balık mönüleriyle çok ilgilenirdi. Denizaltıcıydı. Türkiye sahillerini karış karış bilir, her balığı tanırdı. Atama döneminde Tokyo’ya Askeri Ataşe oldu. Giderken kendisine söz verip ziyarete geleceğimi söylemiştim. Kısa bir süre Tokyo’ya görevlendirilince sözümü tutmuş oldum. Sabah öğle akşam suşi, sashimi, teppanyaki gibi Japon mutfağından balıklarla ilgili tüm yemekleri deniyorduk.
Tsukiji Balık Hali
Nedim Bey’le birlikte dünyaca ünlü Tsukiji Balık Hali’ne sabahın erken saatlerinde gidiyor, orkinosların açık artırmayla satışını izliyorduk, uçsuz bucaksız dünya nimetleri bizi çok etkiliyordu. Balık halinin etrafında pek çok toptancı vardı. İşlenmiş deniz ürünlerini orada görmek, bu kadar çok çeşitle karşılaşmak, balıktan yapılan şeker, kraker gibi ürünlerle tanışmak bizi çok şaşırtıyordu.
Kararını vermişti
Bir sabah o dev cüsseli orkinoslara bakarken, “Süreyyacığım, ben buradaki görevimi tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönünce emekli olacağım ve orkinos üretimi yapacağım. Bizim denizlerimizdeki farklılıklar, plankton zenginliği, deniz tuzluluğu ve deniz suyu sıcaklığının idealliği, dünyanın hiçbir yerinde yok. Ürettiğim lezzetli orkinosları burada satacağım” deyince böyle hayalperest düşünceye olumsuz bir tepki vermemiştim. İnançlı yapısını bildiğim için çok iyi bir fikir olduğunu söyledim.
Türkiye’nin en büyük orkinos çiftliklerinden Akua-Dem’in ortaklarından Nedim Anbar, ordudan emekli olduktan sonra “Üretime doğrudan katkıda bulunup ülkeme döviz kazandıracağım” dedi. Zorlu mücadele verdikten sonra hedefi daha da büyüttü. Çıtayı yükseltti. Japonların gözdesi oldu. Dünyanın en iyi orkinos çiftliği seçildi.
Turizme katkısı
Yediği içtiği her şeyin kaynağını araştıran Japonlar, her yıl İzmir’in Çeşme ilçesi Ildırı bölgesine akın akın geliyor. Dolaylı olarak turizme de katkıda bulunan Nedim Anbar, kabına sığmayan azmiyle işini sürekli geliştirip yenileyerek yoluna devam ediyor.
Neolitik ve klasik çağlardan beri orkinos özel tuzaklarla yakalanırdı. Şimdiyse orkinoslar üremek için göç ettikleri sırada özel usullerle yakalanıyor.
Gemileri izlerler
Okyanuslarda gemileri takip ettikleri ve 40-50 gün onların izlerini sürdükleri rivayet edilen orkinosların Boğaziçi’ndeki hareketlerini doğa bilimci Plinius anlatır. Kadıköy (Khalkedon) yakınlarındaki göz kamaştırıcı beyazlıkta yüksek kayanın parlaklığı orkinos sürülerini sersemletir ve korkuyla karşı kıyıdaki Bizans burnu yakınlarına doğru çıkarlar, burada kolayca ve bol yakalanırlar; bu nedenle buraya “Altın Boynuz” veya “Bolluk Boynuzu” denir. Bizans madalyonlarında orkinosun bir suretinin yer alması bu bolluğun hatırası nedeniyledir.
Ağırlıkları ve boylarıyla denizlerde ayrı bir hava estiren orkinoslar, palamut ve toriğin de dahil olduğu ton balıkları familyasından. Japonların çiğ olarak tükettikleri suşinin de vazgeçilmez maddesi. Açık denizlerde yakalanan orkinoslar yağsız olduklarından çiftliklere bırakılır ve birkaç ay beslenip yağlandırıldıktan sonra Japonya’ya ihraç edilirler.
HAVUÇLU ORKiNOS
Malzemeler: * 1 kg.’lık orkinos balığı dilimi (takoz) * 2 yemek kaşığı tereyağı * 3 adet büyük boy domates * 10 adet arpacık soğanı * 1 kg. kum havucu * Yarım su bardağı sıcak su * 1 yemek kepçesi balık bulyon (stok) * 1 tatlı kaşığı zencefil * Yarım tatlı kaşığı tarçın * Yarım tatlı kaşığı kimyon * 2 tutam safran * 1 çay kaşığı sebze tozu * Yeterince tuz
Yapılışı: Orkinos balığı diliminin derisini ve orta kılçığını çıkarın, kuşbaşı doğrayın. Tencerede tereyağını ısıtın ve balığı 2 dakika çevirin. Kabuğunu soyup iri doğradığınız domatesleri, kabuğunu soyduğunuz arpacık soğanlarını ve soyup dilimlediğiniz havuçları balık etlerinin etrafına yerleştirin. Yarım bardak sıcak suyla birlikte balık bulyonu tencereye dökün. Kimyon, tarçın, zencefil, safran, sebze tozu ve tuzu sırasıyla balıkların üzerine serpiştirin. Tencerenin kapağını kapatıp bir taşım kaynatın ve daha sonra kısık ateşte 45 dakika pişirin. Afiyet olsun.