Beslenme alışkanlıkları ile genlerimiz arasındaki bağ et yemeklerine olan ilgimizi azaltmıyor. Bebeklerde bile ilk altı ay annenin yedikleri doğan çocuğun gelecekteki beslenme tarzında etkili oluyor. O nedenle Türkiye’de olduğu gibi Avrupa ülkelerinde de iyi et lokantaları iş yapıyor. Bunlardan bir tanesine geçtiğimiz ay İsviçre’nin güzel kenti Cenevre’de rastladım. Michelin yıldızlı Fransız, İtalyan mutfaklarında deneyim yaşamak mesleğimiz gereği farz olsa da dönüp dolaşıp haz duyacağımız, sofradan mutlu kalkacağımız restoranı canı çekiyor insanın ve ayakları ile mide kol kola girip yolu buluyor.
8 Oak Steakhouse uzun mazisi olmayan ama çok kısa sürede Cenevre’de yaşayan damağı kuvvetli İsviçrelilerin ve Avrupalı turistlerin gözbebeği olmuş bir mekan.
Enfes bir menü
Cenevre’nin merkezinde her yere yürüyüş mesafesinde olan 8 Oak Steakhouse, ambiyansıyla, özenle seçilmiş ve kömür ızgarasında pişirilmiş etleriyle Türk misafirperverliğinin tam olarak hissettirildiği çok sıcak bir yer.
Sahibi Yetiş Baştaş, Almanya’da işçi olarak çalışan bir emekçi babanın oğlu. Uzun yıllar Fransa’da kaldıktan sonra İsviçre’ye yerleşen Baştaş, kendini yetiştirmiş, oldukça başarı bir iş insanı. VIP transfer işleri yapan şirketi var. Turizm, restoran işletmeciliği ve inşaat konularında tırnaklarıyla kazıyarak başarıyı yakalamış. Cenevre’den Lizbon’a kadar et restoran ve bar şubelerini çoğaltacak bu yıl. En büyük ideali memleketi Tunceli’ye Munzur kenarında güzel, şık bir restoran yapıp işletmek. Doğduğu topraklara vefa borcunu ödemek ve Anadolu insanının en iyi hizmeti almasını arzulamak ulvi bir duygu.
Burrata ile başladığımız yemekte, kuru üzüm, nar, ceviz, kiraz domates, rendelenmiş peynir ve yeşilliklerden oluşan salataya doyamadım. Ana yemekte doyurucu bir T-bone ve yanında ıspanak, mantar ve trüflü patates püresinden oluşan garnitürler çok lezzetliydi. Kabak tatlısı ve baklava ile final yapmayı arzuluyordum ama pas geçtim.
Çevreye duyarlı
Yetiş Bey, doğayı seven, çevreye duyarlı bir yapıya sahip. Bahçesinde bulunan 100 yıllık ağacın damarına kazma değdi diye hemen ilgililere haber verip bahçenin peyzajını durduruyor. Çok ilginçtir ki kantondan heyetler gelip gidiyor ve sürekli kontrol ediyorlar. Milyonlarca ağacın yanıp kül olduğu ülkemizdeki orman yangınlarını hatırlayınca, İsviçre’de tek bir ağacın ölmemesi için verilen çaba fazlasıyla düşündürüyor insanı.
Cenevre’de yaşadığım sürpriz beni oldukça mutlu etti. Bir vatandaşımızın işlettiği 8 Oak Steakhouse’un şehre damgasını vurmuş olması, hafta sonu ve bazı akşamlar canlı müzik ile memleket havaları çalınması belki yılların hasretini bitiriyor...
Not: Kurban Bayramınızı en içten duygularımla kutlarım.
ASMA YAPRAĞINDA VİŞNELİ SARDALYE
Malzemeler:
5 adet asma yaprağı
5 adet temizlenmiş sardalye
15 adet çekirdekleri alınmış vişne
2 yemek kaşığı zeytinyağı
Yapılışı: Asma yapraklarının arasına sardalye filetolarını ve ikiye kesilmiş vişneleri yerleştirerek sarın. Yaprakların üstünü fırça ile yağlayın. Izgarada iki tarafını çevirerek pişirin. Afiyet olsun.