Geçen hafta sonu ani bir kararla Bükreş’e gittim. Denizden 250 km. uzak olan Romanya’nın başkentinin deniz ürünleri nasılmış, bir bakayım dedim...
En taze balık Ankara’da yenir” diye bir şehir efsanesi var... Bence deniz kıyısındaki kentlere büyük haksızlık! Çünkü Ankara’ya sahilden en hızlı balık 3-4 saatte ulaştırılabiliyor.
Yine de “En lezzetli balık Ankara’da yenir” sözü biraz mantıklı. Çünkü denizden çıkar çıkmaz yenen balığın gastronomik d eğeri düşüktür.
Balıkların büyüklüğüne göre; dinlendirme işlemi yapmak, balığın lezzetini artırır ve ölüm sertliğini giderir...
SERDE ANKARALILIK VAR TABİİ...
Geçtiğimiz hafta sonu, Köstence’ye gidip bölgedeki kalkan balıklarıyla haşır neşir olmak üzere plan yapmışken; son dakika karar değişikliği ile Bükreş’e gitmeye karar verdim.
Serde Ankaralılık var ya... Denizden 250 km. uzak olan Romanya’nın başkenti Bükreş’in deniz ürünlerinin nasıl olduğuna bakmak istedim.
“En iyi kalkan Köstence’de değil de, Bükreş’te mi acaba?” diye merak ettim.
ŞEHRİN EN İYİ BALIK RESTORANI
Şehrin en iyi balık restoranı Isoletta’yı denedim...
Kalkan ızgara, ana yemek tabii ki. Genç İtalyan şef Domenico Presta, kalkan ızgarayı çok iyi pişirmiş, suyunu bıraktırmadan.
Şef oldukça başarılı; sürekli okuyor, dolaşıyor, araştırmacı...
Sicilya’dan gelen kırmızı cins karidesten yapılan trüflü carpaccio oldukça lezzetli. Trüf; Romanya’da bol var ama İtalya’ya gönderiliyor, allanıp pullanıp tekrar ülkeye ithal ediliyor. Tıpkı bizim zeytinyağlarımız gibi!
2.5 kilogramlık bir deniz levreğini de tatmadan geçemedim. O da Akdeniz’den geliyor. Doğu ve Orta Karadeniz’in deniz canlıları burada pek yok.
Yemeği ananas ve peynirli bohça tatlısıyla noktalıyoruz.
ARABALI BİRA’YA GİTMEDEN OLMAZ
Gece hayatının çok renkli olduğu söylenen Bükreş’te Caru’ cu Bere isimli restorana uğramadan dönülmez.
1879 yılından beri faaliyet gösteren, çeşit çeşit biralarıyla ün yapmış Caru’ cu Bere, ‘arabalı bira’ anlamına geliyor.
Mekanda yerel yemekler sunuluyor. Domuz yemekleri çok ünlü. Kırmızı et ve soğuk balık çeşitleri de oldukça fazla.
Üç katlı bu mekanın alt katında, belli bir saatten sonra yerel çalgılarla müzik yapılıyor.
Üçüncü katında loca var; sık sık Başbakan ve Bakanlar’ı burada görmek mümkün.
Noel pazarı zamanı şimdi. Çok renkli her yer...
HER YER TÜRK MARKASI
Bükreş’te Türk malları çok. Şık bir mağazada beğendiğim güzel trikolarda Karaca etiketi, marketlerde Ülker ürünleri ve çikolatada prime Türk markası Godiva’yı görmek ve TRT Türk izlemek; insanı çok mutlu ediyor gerçekten...
KUZEY GÜNEY’İN MAKARASI
‘Kurtos Kalacs’ adlı Macar keki, ‘Kuzey Güney’ dizisiyle Türkiye’de de ünlenmişti. Dizide ‘Makara’ denen bu kek; mayalı hamurun, tahtadan bir silindir üzerinde kurdele gibi sarılması ve bolca şekere bulanmasıyla yapılıp, kömür ateşi üzerinde hazırlanıyor.
Bana biraz tatlı geldi!
BİR ZAMANLARIN KÜÇÜK PARİS’İ
Bir zamanlar ‘Küçük Paris’ olarak anılan Bükreş, güzel bir şehir. Büyük parklar yemyeşil, tarihi binalar korunmuş... Caddelerde büyük kalabalıklar yok. Trafik çok sakin. Bulvarlar çok geniş. Eğitim düzeyi yüksek. Lüks araba sayısı çok.
Sırf Calea Victoriei Caddesi’ndeki tarihi Odeon Tiyatrosu ve hemen önünde bulunan Atatürk büstünü görmek için bile Bükreş’e gidilir.
HAŞHAŞLI KALKAN TAVA
Malzemeler:
* Orta boy kalkan balığı
* 2 yemek kaşığı beyaz ve siyah haşhaş
* 1 diş sarımsak
* 2 dal taze kekik
* 2 dal taze fesleğen
* 2 yemek kaşığı zeytinyağı
* 2 su bardağı ayçiçek yağı
* 1/2 çay kaşığı toz karabiber
* Yeterince tuz
Yapılışı:
Kalkan balığını iyice temizleyin. Bir çıtayı; zeytinyağı, tuz, karabiber, ince doğranmış sarımsak, taze kekik ve taze fesleğenle harmanlayın. Taze baharatlarla lezzetlendirdiğiniz balığı, siyah ve beyaz haşhaşa bulayın. Bir tavada ayçiçek yağını kızdırın; balığı 6-7 dakika kızartın. İsteğe göre deniz börülcesi ve közlenmiş biberle servis edin. Afiyet olsun.