Süreyya Üzmez

Süreyya Üzmez

s_uzmez@yahoo.com twitter.com/sureyyauzmez

Tüm Yazıları

Bir zamanlar İstanbul’da yaşayan, balık avlayan, duyarlı ve doğaya saygılı insanları anımsadıkça, şimdiki balıkçılık yapanlara, kendi bindiği dalı kesenlere ne kadar sitem etsek azdır...

Palamut, lüfer ve kalkan gibi Boğaz’ın simgeleri sayılan üç çeşit balığa odaklandığımızdan artık tezgahlarda nadir gözüken mercan balığının bile İstanbul için ne kadar önem taşıdığını göremiyoruz. Bu bembeyaz etli mercan balığı çok lezzetlidir.

Güney’de yakalananların tadı Marmara, Ege, Saros’da yakalananlar kadar lezzetli

BALIKÇILIKTA YEDİ PADİŞAH KURALI
olmasa da kendisine özgü pişirme ve marinasyon işlemleri yapıldığında lezzetli olmayan balık yoktur. Bu balığın peşine düşen İstanbullu balıkçılar avlanması için yedi padişahın bir araya gelmesinin şart olduğunu söylerlerdi:

Haberin Devamı

1. Hava

2. Satıh suyu

3. Dip suyu

4. Balık

5. İyi yem

6. El ve takım uygunluğu

7. Saha hürriyeti.

Boğaz’dakilerin bile farkına sonradan vardığı mercan balığını adalarda yaşayan Rum ve Ermeni zenginleri alırlardı.

Barba Vasil ketumluğu

80 yıl önce Boğaz’da çok nadide balıkları yakalayan Pendikli Barba Vasil’in adından çok bahsedilirdi. Vasil, son derece ketum olan ters bir ihtiyardı. Balık avlayamadığı zamanlar aç yatar, kimseye sezdirmezdi. Kendisinden daha ihtiyar sandalına, her nasılsa onun dostluğunu kazanmış gazeteci ve ilk radyo anonsunu yapan Eşref Şefik’i alır, ahirete götürmek üzere sakladığı balık nişanlarını, oltacılığın çeşitli marifetlerini gösterirdi.

Ayasofya’nın altın çanı

Galata Köprüsü’nün ikinci gözünün hizasında papazların Ayasofya’nın altın çanını attığı yerde kilisenin havuzundan denize bırakılan balıkların bol miktarda ürediğine inanan Barba Vasil burada çok balık avlardı. Ayasofya’nın üzerinde hallaç pamuğu gibi bulutlar olursa oltasını denize indirmezdi. Aksi takdirde oltasının çana takılacağına ve günah işleyeceğine inanırdı. Kurallara uymayan ustasının sandalının bir gece vakti kaybolduğunu ve tek bir parçasının bile bulunmadığını anlatırdı.

Bir zamanlar böyle efsanevi hikayeler dolaşırdı balıkçıların dillerinde ama inanç, kural ve saygı vardı. Sonarlar icat edildi mertlik bozuldu. Meydan gırgırcılara
ve trolcülere kaldı.

Haberin Devamı

Bolluk vardı Boğaz’da, bereket ve etik davranışlar vardı.

Balık mevsimini karşılarken yine de umudumuzu tüketmiyoruz. Bol balıklı, bereketli bir sezon dileğiyle.

30 Ağustos Zafer Bayramı’mız kutlu olsun.

FIRINDA MERCAN

BALIKÇILIKTA YEDİ PADİŞAH KURALI


Malzemeler :

- 1.5 kg. mercan balığı
- 1 su bardağı zeytinyağı
- 3 orta boy domates
- 4 yeşil sivri biber
- 2 defne yaprağı
- 1 orta boy soğan
- 10 adet tane karabiber
- Yarım metre yağlı kağıt
- Tuz

Yapılışı: Balığı temizleyin. İçine defne yaprakları ve iki adet tane karabiber yerleştirin. Yeşil sivri biberleri ortadan ikiye bölün. Soğan ve domatesleri halka halka doğrayın. Malzemelerin yarısını tepsinin tabanına diğer yarısını balığın üzerine serpiştirin. Zeytinyağını balığın üzerinde gezdirdikten sonra tane karabiberleri serpiştirin, tuzu ekleyip tepsiyi yağlı kağıtla kapatın ve önceden 180 dereceye ayarlanmış fırında 40 dakika pişirin. Afiyet olsun.