Süreyya Üzmez

Süreyya Üzmez

s_uzmez@yahoo.com twitter.com/sureyyauzmez

Tüm Yazıları

Yaz aylarının sonuna geldik. Yine hasretle beklediğimiz balık mevsimi başlıyor. Sırayla palamut, lüfer Karadeniz’den Boğaz’a giriş yapacak. Elbette balıkseverler sabırsızlıkla mevsimin ilk balıklarını bekliyorlar. Ancak küçük boylarda yakalanıp methiyesi çok yapılan çingene palamutunun yoğun talebi bu balığın da neslinin tükenmesine yol açıyor. Lüferin azalmasında yaşanan sıkıntılar palamut için de geçerli.

Küçükken bilinçsiz bir şekilde küçük kuşları öldürüp tüylerini yolan ve ateşte pişiren insanları gördükçe çıldırırdım. Gözümün önünden hâlâ bir türlü gitmiyor. Küçücük kuşta ne et buluyorlar diye hayrete düşerdim. Çingene palamutu da böyle bir şey. Çok küçük ve eti cılız. Elbette lezzeti üzerine söz söyleyen çok olacaktır ama büyümesini beklemeliyiz.

Haberin Devamı

Torik olunca üreyebilir

BALIĞIN TURFANDASI OLMAZ

Çingene palamutu Boğaz’dan akmaya başlayınca Boğaz girişlerini tutan balıkçılar tarafından avlanıyorlar. Karadeniz üretici mera değildir. Daha ziyade besleyici meradır. Palamutun yavrulama yeri Marmara’dır. Minik yavrucuklar haziran ve temmuz aylarında Karadeniz’e çıkıyorlar. Yakın sularda beslenerek ağustos ortalarında ve eylülde dönmeye başlıyorlar. ‘Gaco’ olarak da adlandırılan palamut yavrularını yakalamak kemale ermemiş bir ekini biçmek gibidir. Ancak iki yaşına gelen palamutun yumurtaları olumlu sonuç verir. Yavrusunu yakaladığımız milyonlarca balığı heba edip şah damarımıza darbe vuruyoruz. Bu tür avlanma birkaç turfanda balık meraklısından başka kimsenin işine yaramıyor.

Diğer balıklar da aynı

Bir zamanlar küçük balıklar lezzetli olur furyasıyla Boğaz’da yavru ve dişi kalkan modası yaratarak ayağımıza adeta kurşun sıktık. Birkaç yıl sonra kalkan balığının pahalılığından yakındık. Yavru ve dişi kalkanı bugün keyifle yiyip teşvik edersen, elbette beş yıl sonra altın fiyatını bulur. Her balığın yavrulama yapacağı boyu ve kilosu vardır.

Balık mevsimi gelmek üzere ama balığın turfandası olmadığını da bilerek bilinçli balık tüketicisi olmak hepimizin yararına. Bırakın büyüsünler, bırakın çoğalsınlar, denizdekilerin zaten hepsi bizim.

Haberin Devamı

MEZGİTLİ ENGİNAR

BALIĞIN TURFANDASI OLMAZ


- 4 ayıklanmış enginar
- 4 mezgit filetosu
- 3 bardak su
- 1 limonun suyu
- 1 çay kaşığı şeker
- 4 defne yaprağı
- 20 adet haşlanmış mantar
- 2 diş sarımsak
- 4 yemek kaşığı tereyağı
- 1 çay bardağı zeytinyağı
- 2 yemek kaşığı un
- 1 tatlı kaşığı sirke
- Karabiber
- Tuz

Yapılışı: Geniş bir tencereye enginarları koyup üzerine su, limon suyu, tuz ve şekeri ilave edip yumuşayıncaya kadar pişirin. Fırın tepsisini zeytinyağı ile yağladıktan sonra enginarları dizin. Bir tavada tereyağını eritip una buladığınız mezgit filetolarını kuşbaşı doğrayıp ilave edin. İki dakika sonra defne yapraklarını, sirkeyi, kıyılmış sarımsağı, tuz ve karabiberi ekleyin. Orta hararetli ateşte çevirerek pişirin. Defne yapraklarını ayırın. Küçük parçalar halinde doğradığınız mantarları enginarların üzerine koyup, balık harcını ekleyin. Önceden 180 dereceye ayarlanmış fırında
5 dakika pişirin. Afiyet olsun.