Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

Siyah Beyaz dizisi çok gündeme gelmişti. İyi ve kötünün yollarının kesişmesi ve yaşayacakları aşkı anlatıyordu. Neredeyse iki yıldır konuşulan ve üzerinde çalışılan diziden son anda vazgeçti Ay Yapım... Peki neden?

Söylendiği gibi neden senaryonun beğenilmemesi değil. Senaristleri en son ‘Karadayı’yı yazan Eylem Canpolat ve Sema Ergenekon... Çok başarılı iki yazar. Mesele şu; ‘Siyah Beyaz’, seyircimizin alışık olmadığı, nispeten zor bir kurguya sahipti. Macera tarafı da aşktan daha ağır basıyordu. Dolayısıyla reyting başarısı riskli görüldü.

Haberin Devamı

Son anda bu riskten vazgeçildi ve yeni bir hikayede karar kılındı. En son ‘Med Cezir’i çeken Ali Bilgin’in yönetmen koltuğunda oturacağı, Ece Yörenç’in yazdığı ‘Cesur ve Güzel’ geçmişten gelen bir hesaplaşması olan iki ailenin çocuklarının aşkını anlatıyor.

Kadın seyirciye daha yakın gelecek, dram ve aşk öğeleri fazla olan, seyircinin alışık olduğu bir hikaye. Daha az riskli.

Başrol star mı, senaryo mu?

Kıvanç Tatlıtuğ ve Tuba Büyüküstün gibi iki ünlü oyuncunuz varsa, sanıldığı kadar

avantajlı başlayamıyorsunuz. Bir kere beklenti çok yüksek oluyor. Maliyetler keza öyle. Reyting almış işlerde rol alan oyuncular risk istemiyorlar. Senaryonun ve karakterlerin oyunculara ve onların beklentilerine uyması gerekiyor.

Peki çözüm ne? Çözüm belli. Her şey senaryoyla başlar. İyi bir senaryonuz varsa ona uygun oyuncular bulursunuz ve yolunuza devam edersiniz. Önce starla başlayınca yol çok daha uzun ve yorucu oluyor. Starla başlasan bile yine de son sözü hep senaryo söylüyor. Çünkü başrol senaryodur…

BİR ‘BODRUM MASALI’

TATLITUĞ VE BÜYÜKÜSTÜN’ÜN YENİ DİZİSİ


‘Bir İstanbul Masalı’nın yapımcısı TMC’nin yeni dizisi, Kanal D’de geçen hafta yayına giren ‘Bodrum Masalı’... Mehmet Ada Öztekin’in yönettiği, Başar Başaran ve Emre Özdur’un yazdığı projenin başrollerinde Timuçin Esen, Şevval Sam, Murat Aygen ve Toprak Sağlam oynuyor.
İflas eden zengin bir aile, her şeyini kaybedip hayata yoksul başladıkları Bodrum’a dönerler. Lüks içindeki hayatları sona erer. Çocukları kolejden, Bodrum Lisesi’ne geçer. Zengin sevgililerini kaybetmeye başlarlar ve aşka dönüşecek yeni arkadaşlar edinirler. Babaları Evren’in gizli aşkı yanlarına taşınır ve hayatlarını tehdit etmeye başlar. Anneleri Yıldız ise, 20 yıl önce terk ettiği aşkıyla yeniden karşılaşır. Kocası en yakın arkadaşına kazık atmış ve onu elde etmiştir ama ilk aşkını asla unutmadığını bilmektedir.
Zenginlerin kaybedip yoksul hayata dönmeleri, ilahi adalet olarak mı görülüyor bilmiyorum ama bizim seyircimiz tarafından çok seviliyor. Ya da tam tersi, yoksul kahramanın kazanıp zengin olması. Oyuncu kadrosu, senaryosu ve rejisiyle başarılı bir iş ‘Bodrum Masalı’. Beni rahatsız eden tek şey, zenginliğin ve yoksulluğun altının çok fazla çizilmesi ve biraz karikatürize edilmesi. Mesela ‘Bir İstanbul Masalı’nda bu çok daha gerçekçi ve kararında yapılmıştı. Bu dizide yapılmamasının nedeni yeni reyting deneklerinin böyle sevdiği yargısı. İyinin, kötünün, zenginin ve yoksulun abartılı anlatılması reyting getiriyor diye düşünülüyor sektörde. Bu yargı doğru mu bilmiyorum. Bence eski efsane dizilerin senaryo kalitesine bu yargılar yüzünden yaklaşılamıyor.

Haberin Devamı

İSRAFİL KÖSE

Bir Karadeniz filmi, ya da Laz karakter varsa İsrafil’i orada görmemek mümkün değildi. ‘Sümela’nın Şifresi’, ‘Oflu Hoca’nın Şifresi’, ‘Bizum Hoca’ ve ‘Emret Komutanım’ gibi birçok dizi ve filmde oynadı. Her gördüğünüzde heyecanlı, enerjik ve güler yüzlü karşılardı sizi. Yol kenarında durmuş bir taksinin kapısı hayatına son verdi. Çünkü motosiklet üzerindeydi. Hayat yolculuğu ne yazık ki, çok kısa sürdü. Trafikte de, hayatın diğer alanlarında da zayıfları korumayı, kollamayı bir türlü öğrenemedik. O yüzden çok güçlü değiliz…