Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

Sultan Ahmet, daha çocuk yaşta sarayın bahçesinde tabutlar gördü. Abisinin babası tarafından öldürülmesine şahit oldu ve sıranın kendine geleceği korkusuyla büyüdü. Şehzade annelerinin kendi çocuklarını korumak için bir anlamda ‘elti’lerinin çocuklarını öldürtmeye çalışmasını, özellikle kadın seyirciler nasıl karşılar bilemiyorum.

Bu anlamda Kösem Sultan, kanlı ve trajik bir giriş yaptı. Neden? Çünkü Kösem Sultan 1. Ahmed’in karısı olacak ve onun da tarihteki önemi, kendisi için kâbus olan bu ‘kardeş katli’ kanununu değiştirmesi. Belki taht için yapılan ölümcül rekabetleri bitiremedi ama en azından tahta çıkan her sultanın, ilk icraatiyle ‘bebek katili’ olmasını engellemeye çalıştı.

Haberin Devamı

Tabii kadın izleyicilerimiz açısından ikinci trajik olay da, ileride Kösem Sultan olacak Anastassia’nın anne ve babasının gözü önünde evinin basılması, ‘hayırlı bir iş için geldik’ denilip babası dövülerek zorla götürülmesi. Kızını kurtarmaya çalışan babanın önüne atılan para kesesi de cabası.

Tarihle yüzleşmeye cesaretimiz var mı?

Bu hikayeler, tarihin sadece ‘işine gelen’ kısımlarının anlatılmasını isteyenleri kızdıracak kesinlikle. Ama ne yazık ki, gerçek bu. İpek kaftanlar içindeki el kadar şehzadelerin bile öz babaları, ağabeyileri tarafından gözünü kırpmadan öldürüldüğü, mücevherler içindeki sultanların, daha körpecik genç kızken köle pazarlarında satıldığı zamanlardı. Tarih şanlı olduğu kadar da ‘kanlı’. Sadece Osmanlı böyle değildi ki, zamanın ruhu zaten ‘kanlı’ydı. Riskli ve sert bir hikayeyle başlayan dizinin cesur bir giriş yaptığını söylemek gerek.

Hatırlarsanız ‘Muhteşem Yüzyıl’ da çok eleştirilmiş, kaldırılması istenmiş, hatta yapımcısı ölüm tehditleri bile almıştı. Yapımcıları suçlamak yerine, dönüp tarihimize bakılmalı ve ders kitaplarında anlatıldığı gibi olmadığı görülmeli. Bugünü daha iyi anlamak için tarihle yüzleşme cesaretini göstermemiz gerekiyor.

‘Kösem Sultan’ın rakibi ‘Kurtlar Vadisi’ mi ‘Hürrem’ mi?

Üç sezon süren ‘Hürrem’, ‘Kösem Sultan’ için hem avantaj hem de dezavantaj. Reytinglerde ‘Kurtlar Vadisi’ ile yarışacak belki ama asıl rakibi, varlık sebebi olan ‘Hürrem’ bence. Zaten adı da yine ‘Muhteşem Yüzyıl’. Bir anlamda devam hikayesi şeklinde hazırlandı. Ana mekan Topkapı Sarayı olduğu için benzerlik çok.

Haberin Devamı

Yine taht kavgası için hasekiler arasındaki rekabet, harem hikayeleri, padişah için hazırlanan köle kız gibi benzer hikayeler var. Yapılan şey belgesel değil, kurgu hikaye... Senaryo, tarihin içinden istediği konuları alıp büyütebilir, bazılarını ise teğet geçebilir. Hürrem’e yoğunlaşan konulara odaklanırsa, seyircide tekrar duygusu yaratabilir. Üstelik eskiden şaşırılan, ‘böyle mi oluyormuş’ denilen konuları öğrendi seyirci... Harem’in raconunu biliyor, sürpriz olmayacak. Bu da işin zor tarafı.

Uzun zamandır büyük emek ve para harcanarak hazırlığı yapılan, merakla beklenen ‘Muhteşem Yüzyıl Kösem’, ‘Hürrem’den kurtulabilirse, büyük ilgi göreceğe benziyor. Giderek birbirine benzetilmeye çalışılan dizilerimiz içindeki varlığı değerli.