26.10.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
İngiliz aktör Gwilym Lee, rock müziğin efsane gruplarından Queen’in öğrencilik dönemlerinden, konserlerine uzanan hikayesinin anlatıldığı ‘Bohemian Rhapsody’de, baş gitarist Brian May’i canlandırıyor. Oyuncu, Bryan Singer’ın yönetmenlik koltuğunda oturduğu ve 2 Kasım’da tüm dünyayla aynı anda Türkiye’de de gösterime girecek film öncesinde, merak edilenleri yanıtladı.
- ‘Bohemian Rhapsody’ye nasıl dahil oldunuz?
Brian May’ın rolü için okumaya gittim. O zamanlar sadece Rami Malek seçilmişti. Önceden biraz araştırma yaptım ve performans gösterdim. Yapımcılar, ‘Bir saniye, bu adam Brian gibi görünüyor ve konuşuyor’ dedi. Bir hafta sonra seçmelere katılmamı istediler ve her şey ondan sonra başladı. Şimdiye dek yaptığım en büyük iş bu.
- Role seçildiğinizi öğrendiğinizde neler hissettiniz?
Sevinçten uçtum, bu benim için gerçekten harika bir şeydi. Queen’in hikayesini anlatmak onur vericiydi. Bir yandan da göz korkutucu çünkü bu büyük bir sorumluluk. Aynı zamanda da harika bir fırsat.
- Queen’in kalıcı etkisiyle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bence herkesin Queen ile bir bağlantısı var, çünkü bu film için yaptığım gibi, müziği dinlemeye başladığınızda müziklerinin her yerde olduğunun farkına varıyorsunuz; spor stadyumlarında, radyoda, reklamlarda ve filmlerde...
- Brian May’i nasıl tasvir ettiniz?
Onun, içimde oluşmasına izin verdim. Örneğin, Brian aslında az konuşuluyor ve inanılmaz derecede zeki bir adam. Bir doktora astrofizikçisi; fotoğrafçılık ve hayvan refahı ile ilgileniyor. O büyüleyici bir birey. Bu yüzden onun dışına baktım ve bunun onun karakterini nasıl etkilediğini düşündüm. Mesela çok titiz olduğunu biliyordum.
- Hayatta olan birini canlandırmak zor olmalı. Brian’la tanıştığınızı duyduk...
İnanılmaz biri ve müthiş destekleyici. Harika bir gitarist, gerçekten de eşi benzeri olmayan biri. Gençken babasıyla yaptığı gitarı çalıyor. Çok kesin ve benzersiz bir sesi var. Sette olduğu zamanlar, cesaret verici ve olumluydu. Hiçbir şekilde etrafı kontrol etmeye çalışmadı.
- İnsanlar ‘Bohemian Rhapsody’den neler beklemeli?
Filmden mutlu çıkacaklarını umuyorum. Projenin en önemli özelliklerinden biri,
Queen’in müziğin bir kutlaması olan Live Aid’deki performansı. Dünyada çok fazla karşıtlık var. Müziğin bizi nasıl bir araya getirdiğini ve birleştirdiğini kutlamak çok önemli. Aslında bu, hepimizin yeniden yapmaya çalışması gereken bir şey.
- Birmingham’da büyürken, aktör olmayı hayal ediyor muydunuz?
Evet. Her zaman bir hobi olarak rol yaptım. İlkokul oyunumu dokuz yaşındayken oynadım. Bu sadece bir tutkuydu ama büyüyene kadar bunu kariyer olarak yapacağımı hiç düşünmemiştim. 16 yaşımda harekete geçtim. Aktör olma fikrine yavaş yavaş itildim. Her zaman ulaşılamaz bir şey olduğunu düşünmüştüm.
‘Performansı inanılmazdı’
“Freddie Mercury’i canlandıran Rami Malek, Freddie kadar inanılmaz. Rolün onu ele geçirmesine asla izin vermedi. Sette tonu belirledi ve çok nazikti. Eve gitmiş ve enerjisi tükenmiş olabilir ama set ortamında hep çok olumluydu. Enerji, coşku ve neşeyle doluydu. Performansı gerçekten inanılmazdı.”