Barmenler, Türk erkeğinden dertli. Barda harikalar yaratsalar da beylere kokteyl içiremiyorlar. Erkek, neden kokteyl içmez? Oldu da içeceği tuttu, barmenden ne istemeli?
Yaş altı, bilemedin yedi. Gece hayatı ve içki kültürüne dair ilk bildiklerim akla düşüyor bir, bir. Hikayenin kahramanı, 60’larında şen dul hayatı yaşayan bir İstanbul kadını. Bilumum açılış ve üfürükten tayyare davetlerin gediklisi aile dostumuz, ne hikmetse, her davet sonrası ertesi gün karşıma geçer, ballandıra böreklendire kimlerle konuştuğunu, kimin ne giydiğini, ne içtiğini anlatır durur. ‘Ajan’lık kariyerimi kendisine borç bilirim. “Davetlerde mutlaka elinde bir içki olmalı ki zarif görün. Hafif bir içki olmalı ki sonradan ağzın burnuna girmesin. En güzeli cin ve tonik! Barmenden cin fizz iste, havan olur” sözleri nedense aklımdan çıkmamış.
10 yıl sonra, ergenliğin baharında, ilk gece gezmelerimin birinde, Bodrum Barlar Sokağı’nın köhne barlarından birine çökmüşüm. Barmene sesimi en bas tonunda kullanarak “Cin fizz lütfen. Fizz’i bol olsun” deyişim ve barmenin tuhaf ama boş bakışları kokteyl külliyatıma dair ilk anımdır. Adındaki ‘fizz’ den dolayı mıdır yoksa çocuk aklıma düşen ilk içki oluşundan mıdır bilinmez, cin fizz her daim ‘paşa çayı’ ya da ‘sütlü türk kahvesi’ gibi büyüklere özenen küçüklere özel bir içki gibi gelmiştir bana. Annelerimizin konken içkisi olduğunu öğrenmem biraz zaman aldı. Ne zaman barda “Ne içsek?” sorusu ortaya atılsa cin fizz’i saygıyla anarım.
Cevap nedense hep aynı
Sek viski, votka ve kola ya da tekila. Grup şen ise Mojito, gece geç vakitse bira. Soruyu özelleştirelim: “Neden Türk erkeği kokteyl içmez, içemez?” 360, Otto, House Cafe gibi mekanların barmenlerinden çıkan ortak sonuç şu: “Türk erkeğine kokteyl içiremezsin kardeşim!” Peki, neden içmez?
Şemsiyeli, maytaplı sunumlar 90’larda kaldığına göre kokteyl neden erkeğin korkulu rüyası? Barmenler durumu ‘homofobiye’ bağlıyor. Kokteyl, feminen, tatlı, kız işi, cicili bicili görülüyor. İşin özü şu: Kokteyl adamı bozar! 007’nin ‘çalkalanmamış’ votka martinisi bile kokteyllerin şanını kurtaramamış. Martini bardağının kenarına özenle dokundurulmuş bir dilim çilekle sunulan pembe kokteyllerden duyulan korku anlaşılabilir. Fakat, yeni tatlara açık olmak lazım.
Bir bilene danışın
Yol, yordam bilmiyorsanız White Mill’in barmeni İlyas Güngör’a kulak verin. Tempo Dergisi’nin ekim sayısında farklı gecelere farklı kokteyller önermiş. Erkek erkeğe geceler için önerdiği kokteyl, Long Island Ice Tea. Hani şu, tekila, rom, cin, votka, portakal likörü ve üzerine biraz kola konarak hazırlanan kokteyl. Bizim deyişimizle ‘beşi bir yerde’. Devirin Long Island Ice Tea’leri peş peşe de görelim bakalım. Canım fizz’i bol bir cin fizz çekti şimdi! Olsa da içsek... Üzerine de paşa çayı. Mis.
iÇKiNiZ ACI BiBERLi Mi OLSUN TARÇINLI MI?
Yazı sonrası içkiniz tuttuysa taze, farklı kokteyller için iki adres: House Cafe İstiklal’de barmen Hakan’dan Jameson kokteyli isteyin. Tarçını bol tutsun. İrlanda viskisinin karamel aromasıyla tarçın, lime ve tonikle gazoz karışımının uyumu nefis! Geçen hafta Tünel’de açılan Que Tal’in rom, zencefil ve ananaslı kokteyli
St. Kitts mutlaka denensin. Votka, bal ve acı biberle yapılan
‘50 Spice’ da merak konusu.
KOKTEYL TARiHiNDE BUGÜN
Eğlence sitesi entertainbul.com, ‘zihin açıklığı’ niyetine Twitter/Facebook üzerinden ‘günün kokteylini’ servis ediyor. Tarihten önemli bir hadiseyle bağdaştırarak, her güne bir kokteyl önerisi var. Sayelerinde Stout Sangaree’yle tanıştık: “Kadehimizi iki kez kaldırıyoruz. Önce, Antik Roma’da kutlanan şarap festivali Vinalia’ya. Sonra, ilki 1810’da Münih’te gerçekleşen Prens Ludwing ile Prenses Sachsen-Hildburghausen’ın evliliğini kutlama amacına dayanan Oktoberfest’e. Kırmızı şarap ve siyah bira karışımı Stout Sangaree’yi deneyin. Bardağa önce şeker şurubunu, sonra siyah birayı dökün. Üzerine kırmızı şarap ve tarçın ekleyin. Oktoberfest’i evde kutlayın.