Oyuncu, müzik starı, model, iş kadını ve işadamı gibi kategorilerde seçilecek en ‘stil’ isimler için oylamaya katılmak hâlâ mümkün. http://styleawards.elle.com.tr/ Gecede bir de jürinin seçeceği kategoriler var. Yılın tasarımcısı, fotoğrafçısı, mekanı, oteli gibi gibi. Mekan kategorisini görünce önce heyecanlanıyorum: Stil mekan. Vay! Adaylar alt alta dizilince biraz kafa karışıyor. Sıralayalım: Changa, Delicatessen, Zuma, X Restaurant, 11:11. Kimisi kafe, kimisi restoran, kimisi gece kulübü. Her şeyden önemlisi, stil mekan neye denir? Benzer kafa karışıklığına sahip Cüneyt Özdemir, 5N1K programında derginin yayın direktörü Işın Görmüş’e sormuş: “Bir mekanın stil sahibi olmasından neyi kastediyorsunuz?” Cevap, özetle şöyle: “Her şeyinden. Müziği, atmosferi, ışığı, yemeği, içkisi ve servisi güzel olmalı. Bütün bunlar çok önemli.” Şehrin ilk ödüllü stil mekanı hangisi çıkacak?
Art niyet olmadığı aşikar. Stil olan ne varsa ödüllendirilmek isteniyor. Umarız tören bu yıl kusursuz geçer, gelenekselleşir, şehrin önemli ödüllerinden birine dönüşür. Fakat akla takılan tek bir soru var. Time Out dergisi de her yıl yeme-içme ödülleri düzenler. Hatta bu yıl 10’uncusu düzenleniyor. Elle, stili ne kadar sahiplenmiş ve üzerine ödüller dağıtıyorsa, aynı ilişki Time Out ve ’yeme içme’ ikilisi için de geçerli. Yeme içmeye dair her ödülü, verilen oylarla dağıtan Time Out, bu yıl değişikliğe gitse, uzmanlık alanı yine yeme-içme ve eğlence sektörü olan birkaç insanı bir araya getirip, arada bir iki ödül de moda ve stil konusunda dağıtsa ne kadar anlamlı ve inandırıcı olur?
HAFTANIN PARTİ ADAMI: FATiH ÜREK
İzninizle, dayanamadan, daha yazının başından çakkıdı çakkıdı giriyorum: ‘Haydi lilililililili Yar.’ Yer, Günay filan değil Bronx Pi. Gecede ev sahibi gazinocular krallarından biri değil, Mehmet Turgut. ‘46 Black Ediiton’ partisinde söz sahibi Turgut olunca, sosyetiğinden alternatifine, modelinden oyuncusuna kim bulunmuşsa, vakti zamanında kim çekilmişse çağırılmış partiye. Hepsi kızından Deniz Akkaya’ya, Galata sakini tasarımcı Simay Bülbül’den Hayko Cepkin’e, Belçim Erdoğan’a. Daldan dala, isim sayarken karşımıza bir isim çıkıyor ki kıkırdamamak elde değil, Fatih Ürek. Konu partiye gelişini eleştirmek değil. Herkes, her türlü partiye gidebilir. Olay, böylesine ‘alternatif’ bir partide Ürek’in içindeki Shakira’yı daha fazla tutamayıp, dans pistine salıvermesinde kopuyor. Kopan bir Shakira karşısında, bir grup insan da gülmekten kopuyor. Yanında ona bir el, bir kalça atacak Semra Özal, o olmadı Semra Özal saçına sahip bir ‘assolistsever ağır kadın’ olsa neyse, ama o da yok. Etrafı rockçılarla çevrili bir Fatih Ürek. Partinin hakkını veriyor, orası ayrı. Bay Shakira’yı bundan sonra 11:11’e, Otto’ya da bekleriz. ‘Boşver Be / El alem Ne Derse Desin / Hadi Hadi Hadi Hadi Hadeee’
PARTi NABZI
OLMUŞ: Olay mahalli santralistanbul’daki Puma Factory partisi. Parti alanına girmeden köşeye yerleştirilmiş dev Puma’lar eğlencelik, şık ve komik.
OLMAMIŞ: Olay mahalli Şişhane Bilstore’daki Amy Winehouse for Fred Perry partisi. İçeride Winehouse havası esecek diye ‘Amy Winehouse’ kılıklı hosteslerin etrafta dört dönmesi ucuz, basit, sevimsiz bir Levent Kırca parodisi gibiydi. Fazla zorlama, fazla yapay. DJ koysun bir ‘Rehab’, hatunun sesi yeter!