Tartışma noktası Bird’e gece eğlencesi için gidilir mi? Oldu da gittiniz, karşılaşacağınız isimler sizi şaşırtmasın. Gece durmuyor. Eelence’de duvar analizi ve gelecek programdan seçkiler: G-Mall’da MAC TEAM partisi, Kanyon’da Obika açılışı kapıda bizi bekler
Hafta sonunun ilk durağı köşeler arası tartışmanın ortasında kalmış Bird. Restoran kimliğini bir tarafa koyalım, Bird’in gece eğlencesi ne yazık ki köpürtüldüğü kadar değil. Dans etmek, eğlenmek bir yana ağız tadıyla bir içki içebilmek bile zulüm. İçeride curcunalı, uğultulu ve itiş kakış bir restoran imajı hakim. Levent Büyükuğur, Can Ateş ve yakınları yemektekilerden bazıları. Dışarıda ise muhabbet tam kapı önü çekirdek çitleme kıvamında. Sanki bir avuç ünlü sima mekandan bağımsız, sokakta karşılaşmış, yol üstü laf lafı açıyor yarışında. Çoğunun içeri girmeye niyeti bile yok. Peki, nedir Bird’in alâmet-i farikası? Sadece herkesin gittiği yer olması, o kadar. Koyun Hande Ataizi’yi, Deniz Marşan’ı, Selin Ortaçlı'yı bizim sokak kapısına. Bird’den aşağı kalır bir yanı olmaz. Bird’in kapı önünde sosyal kuşlar ötüşürken buralara yabancı bir karga konuyor telgrafın tellerine: Mahsun Kırmızıgül. Kareli gömleği ve kolsuz, soluk renkli yeleğiyle etrafa ‘anticool’luk saçsa da Kırmızıgül beş minareli yönetmen şapkasıyla gecenin en popüler ismi. “Nereden nereye?” demek, bir 'Sarı sarı' türküsü patlatmak geliyor insanın içinden. Artık Bird’i, Lucca’yı mesken tutmasına itirazımız yok. Buralara ait değilmiş hissini yayan ise tüm hali, tavrı, üstü ve başıyla yine kendisi. Misal, Ömür Gedik-Ferhat Göçer çiftiyle kapı önünde laflarken fena azar yiyor. Alkol promili yüksek bir genç kızın “Müsaade etseniz de geçsek” azarına maruz kalırken tüm zarifliğiyle, önünü ilikleyip “Çok afedersiniz hanımefendi” demesini de biliyor. Mekândaki hiçbir ünlü isim böyle bir tavra maruz kalmazken neden Kırmızıgül?
Eelence’nin duvarlarıBird çıkışı, hiç hesapta yokken, Türk işi bir 'eelence' çıkıyor yolumuza. “Halis mulis Türkçe çalan kulübün hakkını verebilir miyiz?” çelişkisine düşsek de içeride çalan her şarkı, o klasik “Aa bu da vardı.” etkisi yaratıyor. Eelence, 'Powertürk 90’lar Türkçe Pop' kanalının kulübe bürünmüş hali. Bastın faka bastınlar, denizleri aş da gelmeler, hür doğdum hür yaşarımlarla sürüp gidiyor gece. Evde Youtube/Powertürk üzerinden 90’ların Türkçe pop parçalarını açıp gece boyunca “Aa bu da vardı” diye diye nostaljik partileyen, kulüplerde gecenin sonuna doğru çalacak bir Ajda, bir Sezen’i dört gözle bekleyen kitle için eelence bulunmaz bir nimet. Türkçe popu, çalan parçalardan duvardaki isimlere sözde değil özde benimsemiş. Popta iz bırakmış isim ve şarkılar, karışık bir kronolojiyle, yıl yıl ,eelence’nin duvarına yansıtılmış. Duvarda yok yok, fakat tuhaf bir yan yana dizilme mevcut. Sertab Erener ve Sezen Aksu göz izahının ta diplerine itilmişken, Yonca Evcimik Ajda Pekkan’la; Gökhan Özen de Tarkan’la aynı hizada iri iri duruyor gözümüzün önünde. Gelişi güzel yerleştirmeden çok birilerine kıyak geçme kaygısı yaşanmış gibi. Ünlülerin menajeri olarak nam salmış ‘menajer’ Aras’ın fendi işletmeci Aras’ı yenmiş olabilir mi? İkinci uzman sorusu: Garsonların, bir birayla geceyi geçiştirip mekana kalabalık yapmaktan başka bir hayrı dokunmayan kitleye olan baskıcı tavrı anlaşılabilir bir durum. Fakat bardan dilediğimiz gibi içkimizi alıp, beş dakikada bir başımızda biten garsona “Kardeşim biz bardan alacağımızı almış bulunduk. Yine bardan alırız” izahı yapmadan eelence hakkımız yok mudur?
MAC TEAM iLE TANIŞMA PARTiSi
Dalgıcından sörfçüsüne rallicisinden snowboard’cusuna 12 ‘zehir’ sporcudan oluşan MAC TEAM, perşembe gecesi yapılacak G-Mall partisinde görücüye çıkacak. G-Mall’ın NumNum aperatifi, DOT oyuncusu bol partilerine geçen seneden antrenmanlıyız. Sanatı bol partiler, modaya bulaşmış davetler artık hatmetildi, otomatiğe bağlandı. Sporcular eşliğinde verilen enerjisi yüksek, zinde partiler aynı ‘parti cast’ından, aynı senaryodan bunalmışlara taze bir nefes olabilir mi?
NE Ki BU O Bi KA?
Başlıktaki heceleme oyunu algıyı şaşırtmasın. Yeni gurme üssümüzün adı Obika. Kendisi mutfakta İtalyan, stilde Japon uyruklu. İtalya doğumlu mozarella bar Obika, Londra’yı New York’u Tokyo’yu fethetmiş, şimdi de gözünü İstanbul’a dikmiş. Obika’nın İtalyanlığı mozerellasının yetiştiği İtalya’nın Campania Bölgesi’nden geliyor. Japonluğu ise suşi usulü sunum ve servisinden. Kanyon’da sinemanın tam karşısında, NumNum-Gina hattında açılacak Obika, gelecek program takvimine alınsın. Açılış için kasımın ilk günleri beklensin.