Her gece dışarı çıkıldığında, tek lafıyla bir isim geceye damgasını vuruyor: Taksi şoförleri!
Taksi şoförleri, şehre dair birçok ipucu verir. New York’ta çoğunluğu mülteci, Müslüman taksicilerin modern filozof söylemleri; Berlin’de neredeyse hepsinin Türk oluşu ve durmaksızın Alman dış politikasından bahsetmesi tesadüf olmamalı. Sarı arabalarda yatan cevheri keşfetmemi sağlayan unsur, New York taksicilerinin, deyiş niteliğinde sarf ettiği cümlelerden oluşan ‘Taxi Driver Wisdom’ (Taksi Şöförü Bilgeleri) adlı kitaptır. New York taksicilerinin tünelin ucundaki ışığa dair ‘Ölüm bir son ve bir başlangıçtır.’; kader üzerine ‘Eğer biri senin taksini çalmışsa, demek ki o senin taksin değildir.’ ve ilişkiler hakkında söylediği ‘Yeni ayakkabı her zaman acıtır’ cümlesi, sözünde olmasa da özünde Freud ile birebir aynı! Bizim sarı dünyalarda dönen muhabbet ise daha şen, şakrak. Hele yolculuk evden gece kulübüne ya da kulüpten eve doğru ise inciler bir bir dökülüyor, hepsi bir Erman Toroğlu’na, Rıdvan Dilmen’e dönüşüyor. Usta yorumculardan farkları ise maç yerine gece hayatını analiz etmeleri: “Şişhane’ye hafta sonu gidilmez. Gideceksen en güzel gün perşembe”, “Asmalı mescit barları çok bozuldu. Eskiden gelenler böyle miydi?”, “Bu akşam Lucca’da bi cacık olmaz abi! Geçen hafta çok boştu. Bak, herkes Wan-na’da. Oraya bırakıyım seni?”. Sohbeti tadında ve kararında tutabildiğiniz sürece taksicilere kulak verin. Son söz, bir insanı yargılamaya dair söyledikleriyle New York taksicisi Abdul’e ait: “Birinin ne olmadığına değil; ne olduğuna bakın”...
Ömer Karacan’ın ilk sergisi Lucca’da
Lucca’nın sahibi Cem Mirap, mayıs ayında Lucca’da yer alacak sürprizi bugünlerde dilinden düşürmüyor. Sürprizin diğer ucunda Ömer Karacan olunca, Mirap’ın heyecan kat sayısı daha anlaşılır bir durum. Karacan’ın meşhur Rio karnaval sevdası, yakın arkadaşı Cem Mirap sayesinde renkli bir sergiye dönüşüyor. Son Rio çıkarmasında, karnaval coşkusunu daha farklı ve soyut çeken Karacan, ortaya çıkan seksi karelerden bir sergi oluşturup, karnaval ateşini Lucca’ya taşıyacak. Şu sıra Karacan fotoğrafları seçmekle, Mirap da sergiyi dillendirmekle meşgul.
Kör konser deneyimi
Eğlencede son durum: Karanlıkta konser, sinema salonunda opera, kulübün küfürbazı, partinin ateşlisi.
Zifiri karanlıkta konser: Karanlıkta fantezi merakı, 360’ın alt katındaki Senses’te akşam yemeğiyle başladı. Doğan Apartmanı sokağındaki (Serdar-ı Ekrem caddesi) Kör Fotoğrafçılar Derneği’nde konser olarak devam ediyor. Karanlıkta yemek ya da konser: Kör trend, akıllara ilk ‘kese kağıdı’ fantezini getiriyor nedense. Zifiri karanlıkta konser deneyiminin ilki Soner Arıca ve Ferhat Köse performansıyla gerçekleşmiş. İkiliye katlanmak için ışıklarla beraber sesleri de kısmak gerekince, ‘kör konser’ deneyimi başka bir bahara kaldı. Serdar-ı Ekrem’de zifiri performanslar devam edecek.
Hafta sonu ne yapalım?
Burn ateşlesin, David Guetta coştursun. David Guetta’nın enerjisi yüksek performansı, hafta sonunun en sıcak partisine dönüşebilir. Konser bugün Maçka Küçükçiftlik Parkı’nda.