Z incirleme partilerden nasıl korunuyorsunuz? Gün gün, adım adım her yerde birileri partiliyor. Partilerin dışarıdan çekici bir afet gibi görünmelerine aldanıp, hepsine koşanlara soruyorum: Korunuyor musunuz? Aybaşında başlayıp, yılbaşı gecesine kadar süren parti maratonunda yarı yolda, nefessiz kalmamanız için birkaç öneri: Her gördüğünüz sakallıya dede; gelen her davetiyeye parti gözüyle bakmayın. Bir yabancı DJ, iki kokteyl ve bir ikoncanla parti olmuyor. ‘Parti farelerinin’ ajandasına düşen partilerden uzak durun. Gelen davetiyeleri ince eleyip, sık dokuyun! Böylece parti kondisyonunuz artacaktır. Cebinizde yeni parti tavsiyeleri, turlamaya devam edelim. Haftanın en ‘cool’ partisi için Santralistanbulda’ki Enerji müzesindeyiz. ZEN Diamond, National Geographic koleksiyonu şerefine, Enerji müzesini büyük yapraklarla, yeşil ışıklarla amazonlara çevirmiş. Partinin ambiyansı anlatılmaz, yaşanır. Zen koleksiyonunun parçaları, kokteyl alanında sergilenirken Demet Kutluay, ‘parti arkadaşı’ Sinem Güven ile mücevherlere alıcı gözüyle bakıyor. Kokteyl alanı iyice ısınırken, gecenin iki ağır ismi, DJ Samantha ve Eda Taşpınar, peşpeşe geliyor. Gecenin en konuşulanı, en bakılanı Eda Taşpınar- Bora Kozaoğlu çifti olunca, partinin rengi değişiyor. Bora’nın ‘doğuştan ikoncan sevgilisi’ tavırları, kameraları görünce nerede, nasıl bir bakış fırlatacağını çok iyi biliyor olması insanı şaşırtıyor. Kokteyl alanından alt kattaki parti alanına geçilince, gerçek parti başlıyor. DJ Samantha, gecenin hakkını veren bir playlist çalıyor. Parça geçişleri arasında, elinden düşürmediği Blackberry’siyle mesajlaşıyor durmadan. DJ kabinin önünden yükselen muzır ‘Lohan’ bağırışlarına aldırış etmeden, mesajlaşmasına bakıyor.
Parti kardeşim olur musun?
Geceden bir ‘parti modası’ daha doğuyor: Kadınlar arasında parti kardeşliği! İş güç ya da sosyal statü gereği birbirine yakın düşmüş kadınlar, davetlere omuz omuza katılıyor. Böylece sevgiliyi/eşi ikna turlarını ya da olası yanlış bir isimle anılma tehlikesinden kurtuluyorlar. Demet Kutluay Sinem Güven’i, Emel Kurhan Göksel’i, Tuba Ünsal eski menajerini takmış koluna ‘kız kıza’ partinin tadını çıkarıyor. Partiden çıkarılacak tek ders: Köşesinin ışıltısına aldanıp, her ‘lisfestyle’ köşe kadısını partinize çağırmayın. Sarı saçları ve renkli gözleriyle tüm medya ve sosyete sakinlerine kök söktüren köşe yazarı, gecenin sonlarına doğru tuhaf davranışlar sergiliyor. Garsonlarla fotoğraf çektirirken bir yandan numarasını vermeye çalışması, çıkarken yürüyen merdivenlere yatıp, yüz üstü çuvallaması geceden geriye kalan tek hoşnut olmayan kare olarak kalıyor.
Hermès fos çıktı
Bir gece öncesine dönüp, Hermès dedikoduları ile devam ediyoruz. Şimdi konuşulan Paris’ten gelen özel davetiyelerin, 400 kişilik ‘very’ VIP listenin nasıl fos çıktığı. Hermès’in önüne kurulan çadırımsı parti alanı, şıkır şıkır avizlerle süslü turuncu geceyi ne bir ikoncan kurtulabildi ne de bir Mermerci. Babylon kapısından transfer bodyguard’ların tutumuna bakarsanız içeride Avrupa’nın kraliyet takımının ağırlandığını düşünebilirsiniz. Büyük bel bağlanan Türk Hermès tutkunları, geceye teşrif etmeyince açılış sönük kaldı.