Parti Ajanı

Parti Ajanı

parti@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yeni ‘eller havaya’ eğlence anlayışı, sosyeteden yükselen şatafatlı kültür ve gösterişin simgesi “bling bling” seslerinin sonunu mu getiriyor ?


Hip hop çıkışlı “bling bling” kültürünün doğuşu dört-beş sene öncesine dayanıyor. Kulüplerden 50 Cent’in ‘In Da Club’ parçasının yükselişi, televizyonda Snoop Dogg’un realite şovu derken, hip-hop’un altın çağı önce modaya, sonra eğlence anlayışına sıçramıştı. Kalın altın zincirler, madalyonlar, milyon dolarlık saatler ve elmas merakı gangster sokaklarında doğdu, dünyanın en havalı gece kulüplerinde yeşerdi. Sözlük anlamı olarak ‘bling-bling’ pahalı, gösterişli mücevher ya da kıyafetlere ve bunu takan/giyen kişiye deniyor. (Oradan bir Süreyya Yalçın lafı mı duydum?) `Bling` anlamlı bir sözcük değil aslında.
Parlaklığı, şatafatlığı ifade eden bir ‘ışıldama sesi’.İşin ucu Mike Tyson gibi dişine elmas taktırana, 50 Cent gibi boynunda milyon dolarlık madalyonla dolaşana kadar gidiyor. Şükür ki bizim buralarda böyle bir örneğe rastlamadık! Bizde sonradan gurme/görme kesimin yaşam biçimine tekabül eden bu kültür gereği sonradan gurmeciler yıllar yılı en pahalı restoranlarda yemek yemeyi, tamamı yabancı dilden oluşan mönülerine bakarken ‘öküz-tren’ skecinden kendine biçilen rolü oynamayı, hiç haz duymadığı yabancı house/club parçalarla inatla, sıfır senkronizasyon ‘eller havaya’ yapmayı kendine görev edindi. Neyse ki uyanık işletmeciler, halkının
daha fazla kıvranmasına dayanamadı ve ilaç gibi gelecek eğlence anlayışını peş peşe sürmeye başladı piyasaya. Biraz ekonomik kriz, biraz ‘-mış’ gibi yapmanın getirdiği dayanılmaz ağırlık sonucu ‘bling bling’ sesleriyle eğlenen sosyete takımında şimdi bir öze dönüş çabası, “Saldım çayıra/mevlam

‘BLING BLING’ SOSYETEDEN ÖZE DÖNÜŞ SiNYALLERi
bayıra” hali hakim.
Gece hayatında şatafat kültürünün sonuna geldik. Yapay parıltıdan uzak kesim zaten Otto’da shot’ını atıyor, Nupera’da eğlenmesine bakıyordu. Sonradan gurmeciler artık Zuma’da, Hakkasan’da rol kesmekten kurtulup, kendini arabesk eğlencenin, nostaljik pavyonun güvenli kollarına atmış durumda. Doğum günü kutlamaları, şık restoranlardan My Pavyon’a alındı. İş yemekleri Boğaz’daki rakı&balık ritüelinden, Al Jamal’daki sazlı sözlü, oryantal yemeklere dönüştü. House’da neymiş, kimmiş, kiminmiş! Herkesin “house”ına gitmeyiz. Cenk Eren isteriz. Ibiza’dan DJ yerine, Beyrut’tan Suriye’den dansöz gelsin. Cipriani istemeyiz, bize Doğu’daki şu meşhur gazino gelsin. İlle de roman olsun, ister çamurdan olsun. İbo bir taş atsın pencereye. Yıldız Tilbe, kopsun gelsin günahlarından. Bir toplumun eğlenme hikayesi bu.
Bir nevi özünü, sözünü sakınmadan eğlenme durumu. My Pavyon’un, Joke’un, Al Jamal’in yeni açılacak mekanlarına bakarsak devamı da geliyor. “Bling” kültüründen geriye tek kalan ise herkesten daha iyi görünme çabası sonucu kola Rolex saat, altında Jaguar araba, elde Dom Perignon şampanya, sırtta kürk ceketten oluşan ‘Süreyya Yalçın’ halleri.

Haberin Devamı

Mevsim değişikliği
Bu sene yaz sezonu, ramazan nedeniyle erken açılacak, geç kapanacak. Bugün, “bling bling”cilerin müdavimi Joke’un son numarası Joke Circus açılıyor. Joke Circus’un ilham perisi ise Pop Art’ın dehası Andy Warhol. Çapa, bu kez Warhol’u ünlü “Herkes 15 dakikalığına meşhur olacak” sözüne katkıda bulunmak için kolları sıvamış. Circus’da servis akrobat barmenler ve lastik kızlar tarafından yapılacak, yemeğinize Cirque Du Soleil’den gelen ünlü trapezcilerin şovları eşlik edecek. ‘Bling bling’ sesleri bünyesi pek kaldırmayan Anjelique ise perşembe günü açılıyor. Kardeş kulüpü, Wan-na’nın terası mayıs ortasına açılacak.

Haberin Devamı

Yerin dibine kadar Indie
Tüm bu parıltılardan, patırtılardan, Doğu-Batı gel-gitlerinden uzak, ara sokaklardan müthiş bir enerji akıyor. Enerjinin kaynağı iki taze grup: Soaked ve Post Dial. Sokaed Indigo’yu; Post Dial Roxy’i inletti geçen hafta. Uzun zamandır indieseverlerin takibindeki bu iki grubu keşfedin, tekrar tekrar dinleyin.