GURMECiKLER!

Karın doyurmak için yemek yemek başka, yediğin yemeğin son zerresine kadar ondan keyif almak başka. Gurmelerden söz ediyorum. Bir de gurmecikler var ki...

Yemek yapmak başka yemek yiyebilmek başka. Ne demek bu? Kendimden örnek vereyim; yemek yaparken başka bir dünyada hissediyorum kendimi ama yemek yemek birkaç yıl önceye kadar karın doyurmakmış benim için. Gurmelikse, yediğin yemekten son zerresine kadar keyif alıp bunu kelimelere dökmek ya da eleştirmek. Bu konu hiç de kolay değil, bunu Türkiye’de yapan bir kişi var; o da Vedat Milor!

Birikim şart
O kadar keyifli yemek yiyor ve o kadar güzel cümlelerle bunu anlatıyor ki, herkesin gurme olası geliyor. Zaten sinir bozucu nokta da bu. Her gün onlarca eposta alıyorum; “Filanca lokantaya gittim şöyleydi”, “Filanca yer, yemeğe şunu koymuş” falan... Bu da yetmezmiş gibi elinde kağıt kalemle gezip lokantada gördüğü tüm olumsuzlukları yazan gönüllü ajanlar var. Aslında mesleğin çıtasının yükselmesi adına olumlu ama bu bilgi, birikim işi. Vedat Milor kolay olunmuyor!
Size geçen akşam başımdan geçen bir olayı anlatıyım da konuyu daha iyi anlayın:

Olacak şey değil
Restoranın en yoğun saati. Ben de masalardaki durumu görmek için tek tek geziyorum. Sohbetler ediyoruz. Kenardan servisi koordine ediyoruz. Her şey mükemmelken, bir kadın başka misafirlerle ilgilenirken elime kağıt tutuşturup gidiyor. Bir de tavsiyede bulunuyor: “Bunu okursanız iyi olur” diye. Açıyorum bir sayfa yazı, tam tahmin ettiğim gibi, fazla okumadan atıyorum. Diyorum ya, gurme olmak kolay değil. Bir lokantaya gittiğinde memnuniyetsizliğini belirtmek başka, gurmecilik oynamak başka. Vedat Milor terbiyesi kolay alınmıyor!
Bir başka masayla ilgilenirken araya girip terbiyesiz çocuk misali şefin eline kağıt tutuşturup gitmekle gurme olunmuyor. Avrupa’da birçok şef bu anlamda psikopat derecesinde tepkili. Böyle bir durum orada olsa, şef anında hesabı masaya gönderip misafiri resmen kovuyor. Önceden buradan onları eleştirirdim ama şimdi hak vermeye başladım. Umarım bu kendini bilmez gurmecikler yüzünden ben de böyle olmam. Ama bu, memnuniyetsizliğinizi dile getirmeyin demek değil, sadece arada belirgin bir çizgi var...