“İyi yazılmış bir yemek reçetesi, müzikal bir başyapıtta olduğu gibi, okuduğunuzda size birçok şey aktarabilmeli ve hissettirebilmelidir”
Yukarıdaki söz, 12 yemek kitabı yazarı ve sayısız ödül sahibi aşçı Rozanne Gold’a ait. ‘İyi yemek kitabı yazmanın sırları’ adlı röportajında şöyle diyor Gold: “Reçetelerin yemekle ilgili fantezilerinizi geliştirebilmesi ve sihirli bir yanı olması lazım.” Abarttığını iddia edebilirsiniz. Altı üstü 15 dakikada mideye indirdiğimiz bir yemeğin tarifinin hangi sihrinden bahsettiğini sorgulayabilirsiniz.
Yemek kitaplarında beni en çok etkileyen unsur reçetelerden çok, bu yemeklerin arkasındaki hikayeler. Bu, kendi adıma Rozanne Gold’a katılmam için haklı bir neden. Bugüne kadar yayımlanmış binlerce yemek kitabı ve internette milyonlarca farklı reçete mevcut. Bunların arasından sıyrılabilmek için fark yaratmanın (sihirle veya sihirsiz) zaruri olduğunu düşünüyorum.
İlk kez bir kitap yazmanın heyecanı içindeyim. Kitabın içine koymayı planladığım yemeklerin birçoğunun reçetesi ve fotoğrafı halihazırda mevcut. Birçokları, reçetelerin ve fotoğrafların hazır olmasından dolayı kitap projemi tamamladığımı düşünüyor. Ama bence iş tam da burada başlıyor. Ne zaman kitapla ilgili bir hamle yapsam mideme ağrılar giriyor. “Bu reçete ve fotoğraflarla diğerlerinden nasıl farklı olabilirim?” düşüncesi beni çıkmaza sokuyor. İçine nasıl bir tutam sihir ekleyebileceğim konusuysa tam bir muamma...
Herkesi mutlu etmek imkansız
Türkiye’nin en çok satan ve baskı yapan yemek kitaplarının sahibi sevgili Jale Balcı, konuya farklı bir noktadan bakıyor. Yemek kitabı okuyucusunun aradığı ilk şeyin uygulanabilir ve tutarlı tarifler olduğunu düşünüyor. Komplike ve doğru sonucu vermeyen yemek kitaplarının hiç şansı olmadığını da ekliyor.
Her yazarın farklı bir tarzı olduğu gibi, yemek kitabı meraklılarının da değişik beklentileri var. Tek bildiğim herkesi aynı anda mutlu etmenin neredeyse imkansız olduğu. Yemek kitaplarından bu kadar çok konuşmuşken, son zamanlarda okuduğum ve aklımda yer etmiş olan birkaç tanesini burada paylaşarak herkese kitapla dolu bir hayat diliyorum.
‘Nature’, Alain Ducasse
359 sayfalık bu kitap, dünyaca meşhur Fransız şefin önceki yazdıklarından oldukça farklı. Janjanlı yemekleri ve restoranlarıyla bilinen Alain Ducasse’ın günümüz gastronomisinin yeni trendi olan ‘yerellik ve yalınlık’ ilkesinden ne kadar etkilendiğini bu kitapla görebiliyoruz. Her daim evde yapılabilecek doğal ve sağlıklı yemekleri içeren bu kitabı, böylesine dev bir şefin elinden okumak bir başka keyif.
‘Eleven Medison Park, The Cookbook’, Daniel Humm
New York’un en hızlı yükselen restoranı ‘Eleven Medison Park’ın baş aşçısı Daniel Humm’ın 125 reçeteyi herkesin evinde yapabileceği halde sunduğu bu kitap başyapıt olmaya aday. Hayal gücünüzü zorlamasının yanı sıra, sofistike ve üç Michelin Yıldızlı reçetelerin net ifade edilişi açısından da benzersiz. Fotoğraflara bayıldığımı da itiraf etmeliyim.
‘Life, on the Line’, Grant Achatz
Yeni nesil şeflerin önde gelenlerinden Grant Achatz’ın hayat hikayesini anlattığı bir otobiyografi. İnsanın başına gelebilecek en zor hastalıklardan, nadir rastlanan damak kanserinin üstesinden gelip, 32 yaşında Amerika’nın en iyi şefi ilan edilen, 3 Michelin Yıldızlı restoran sahibi Grant Achatz’ın ilham verici hayat hikayesini okumanızı tavsiye ederim.