Murat Bozok

Murat Bozok

bozokmurat@gmail.com

Tüm Yazıları

Kıyıda köşede kalmış gizli gastronomik mabetlerimi açıklıyorum. Gülbahçe İzzet Baba ve Mr. Meat

Bazı lokantaların yeri kalbimizde farklıdır. Gitmek için özlem duyarız. Mutlaka bir fırsatını yaratıp gideriz de. Fikrimce bu tarz lokantaların ortak özelliği, herhangi bir maskelerinin olmaması ve içtenlikleri. Genelde salaştırlar ama bilirsiniz ki kendi eviniz kadar da temizdirler. Sahibi devamlı başındadır. Ne yiyip, ne içtiğinizi, huyunuzu, suyunuzu gayet iyi bilirler. Mutlaka da sizi iyi ağırlarlar.
Fiyat-kalite dengeleri muazzamdır. Hesabı öderken, verdiğiniz parayı son kuruşuna kadar helal edip çıkarsınız. Bugün bu tarzda hizmet veren iki restoranı paylaşmak istiyorum. Bunlardan biri çok eski geçmişe sahip. Diğeriyse yeni sayılır. Yolunuz düşerse uğramanızı tavsiye ederim. Sakin dekor sizi ilk bakışta yanıltmasın. Sahiplerini lokantaların başında göreceğinizi ve lezzetli bir yemek yiyeceginizi garanti ediyorum.
Eminim herkesin kendine sakladığı bu tarz gizli gastronomik mabetleri vardır. Kusurları ve eksikleri yok mu? Koskoca janjanlı restoranların var da, bunların niye olmasın? Ama sahiplerinin iyi niyeti ve içten gayretleri eksiklikleri örtüyor.

Haberin Devamı

Gülbahçe İzzet Baba
Aralıklarla da olsa 11-12 yıldır gittiğim bir lokanta. Aradan geçen yıllar hiçbir şeyi değiştirmedi. İzzet Bey, her zamanki babacan tavrıyla hep orada. Zaten ailesiyle yan taraftaki binada yaşıyor. Bir nevi evinde misafirsiniz. Yeri biraz çetrefilli. Bu tarz lokantalarının ortak özellikleri herhalde biraz kenarda köşede olmalarıdır. Sahilden Sarıyer yokuşuna tırmanırken sağda veya Bahçeköy’den sahile inerken yolun solunda kalıyor İzzet Baba. Bahçesine rahatça park edebilirsiniz.
Eğer şanslıysanız ve yer varsa, Boğaz gören masaların birine oturabilirsiniz. Özellikle ev yapımı patates kızartması, patlıcan salatası ve çömlek yoğurdu yemenizi tavsiye edeceğim. Michelin Yıldızlı restoranlarda farklı derecelerde üç kere pişirilmiş patates kızartmalarını da yedim ama İzzet Baba’nın yaptığını öneririm. Bana çocukluğumda annemin yaptıklarını anımsatıyor. Tavukla aram iyi değildir ama yiyenlerin hepsinden tam not aldığını da belirtmek isterim.

Haberin Devamı

Mr. Meat
Göreceli olarak çok yeni bir lokanta. İsmi biraz sert ve maskulen gibi dursa da, içine girince öyle olmadığını göreceksiniz. Sahibi Hüseyin Usta, İstanbul’da meşhur olan steakhouse’ların hemen hemen hepsinde calışmış. Sonunda kendi yerini açmaya karar vermiş. Bence iyi de yapmış.
İstinye’den Pınar Mahallesi’ne inerken yolun üzerinde sağda tabelasını görebilirsiniz. Önden gelen kızarmış ekmekleri ve karışık salataları gayet lezzetli. Mr. Meat’te her türlü eti, gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz. Benim favorim kokusuz ve lokum gibi lezzetleriyle kuzuları. Tatlıya biraz yer bırakmanızı özellikle tavsiye ederim. Kilis’ten gelen kaymaklı katmer tatlılarının güzelliklerini tarif edecek kelime yok. Eminim burası da uzun yıllar aynı zevkle gideceğim bir lokanta olacak.

Maskesiz restoranlar