1990’lı yılların en popüler şeflerinden Charlie Trotter geçtiğimiz hafta 54 yaşında hayata veda etti. Benim için ilk büyük şef figürlerinden biri olan Trotter, umarım mutfağında yemek yaparken hayata gözlerini kapatmıştır
Şeflerin genç ölmesi üzücü. Yoğun stres, az uyku, kötü beslenme alışkanlıkları ve sorunlu bir sosyal yaşam üst üste geldiğinde hayat süresi otomatikman kısalıyor. Geçtiğimiz hafta, belki de Amerika Birleşik Devletleri’nde gastronominin geniş halk kitleleri ile buluşması konusunda bir numaralı isim olan Charlie Trotter genç yaşta vefat etti.
Charlie Trotter, Chicago’da kendi adını taşıyan restoranını, bundan iki sene önce kapattı. Kapattığında 2 Michelin yıldızı vardı ve daha da önemlisi tam 25 yıldır hizmet veriyordu. Demeçlerinde, bir süre ara verip, psikoloji eğitimi almak istediğini söylemişti. Bu konu üzerine Milliyet Cadde’de 07.01.2012 tarihli “Şefler Emekli Olur mu?” adında bir yazı yazmıştım. Yazımın sonunu da şu şekilde bitirmiştim:
“Aşçılıktan emekli olamazsınız”
“Hal böyleyken yine de aşçılığın emekli olunamayacak meslekler grubundan olduğunu düşünüyorum. Yazarlık, gazetecilik ve çoğu el marifetiyle hayatlarını kazananlar gibi... Belki de, tutku duyulmadan yapılacak bir iş olmadığından böyle hissediyorum. Hayatlarını idame ettirecekleri iş dalı seçimlerinde insanlar, öncelikli ve haklı olarak ne kadar para kazanacaklarını düşünür. Aşçılıksa para kazanmak için seçilecek bir meslek değildir. Bu işi sevdiğiniz için yaparsınız. Bu yüzden Charlie Trotter’ın dinlendikten sonra yeni bir restoranla karşımıza çıkacağını düşünüyorum.”
Maalesef zaman beni haksız çıkarttı ve Trotter yeni bir restoran açamadı. Global anlamda ilk popüler şef figürlerinden bir tanesi olan Charlie Trotter’ın benim hayatıma en büyük katkısı kitaplarıdır. Birbirinden değerli 11 kitap yayınlamış olan Trotter’ın eserlerinde karakterindeki detaycılık ve mükemmeliyetçiliğin izlerini bulabilirsiniz. Aradan bunca yıl geçmesine rağmen deniz mahsülleri, sebzeler, et ve av hayvanları, servis üzerine yazdığı ayrı ayrı kitapların yerini tutacak eserlerin hâlâ yazılmadığı kanısındayım.
Son olarak Chicago polisi, Trotter’ın evinde ölü bulunmasının ardından detaylı bir açıklama yapmak için çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Her daim zihnimde, büyük şeflerin mutfakta öleceğine dair bir hayal var. Ben henüz bir öğrenciyken Trotter’un kitaplarını okur ve onun dehasından etkilenirdim. Benim için ilk büyük şef figürlerinden biri olan Trotter umarım ait olduğu ve sevdiği yer olan mutfağında yemek yaparken hayata gözlerini kapatmıştır. Mekanı cennet olsun...