Merve Oflaz: Kariyerimde şansım iyi gitti

Merve Oflaz, oynadığı her projede üzerine koyuyor. ‘Arka Sokaklar’da dört yıldır yer alan oyuncu, dizinin 15 senedir ekranda olmasının sırrını bulduğunu açıkladı. Oflaz, “Bir kere herkes çok samimi... Oyunculuk yapıyoruz ama oyun oynamıyoruz” diyor. The Ritz-Carlton İstanbul’da buluştuğumuz oyuncuyla, geçirdiği koronavirüsü, fenomen dizi ‘Arka Sokakları’ı, bayramı ve sevgilisi Allan Hakko’yu konuştuk.

- Öncellikle geçmiş olsun, geçtiğimiz ay koronavirüse yakalandınız. Nasıl atlattınız?

İkinci defa yakalandım. Geçtiğimiz yıl ülkemizde koronavirüs vakaları yeni görüldüğü günlerde beni bulmuştu. Muhtemelen iş için Berlin’e gittiğimde kaptım. O dönem test yapılmadığı için kimse inanmamıştı. Tek sıkıntım yorgun oluyor ve yataktan çıkamıyordum. Yine hastanelik olmadığım için hafif atlattım diyebilirim. İlkinde 15 günden sonra kendime geldim, bu defa 18 gün sürdü. İkincisini atlattıktan sonra sahilde koşulara başladım ve spor yaptım. Böylece toparladım.

- 18 gün boyunca evde ne yaptınız?

Arkadaşlarım kapıya yemek bıraktı. Tat alamadığım için çok yiyemedim. Genelde çorba içtim ve bol bol sıvı tükettim. Zaten o dönem 2-3 kilo verdim.

- Koronavirüs psikolojinizi etkiledi mi?

Etkiledi. Hasta olduğumda üzüldüm ve çok panik yaptım. Bir de virüsün ne olduğu belli olmadığı için bir şey de yapamıyorsunuz. Üç hafta boyunca tavana baktım. Yakalanınca, başkalarına da bulaştırma ihtimali var. Senin yüzünden yakalanan biri vefat edebilir. O yüzden bunu kaldıramadım. Etrafımda biri Kovid-19 olunca stresten ağladığım zamanlar oluyordu.

- Aşı için ne düşünüyorsunuz?

Karşı değilim. Bütün bilim insanları bunun için çalışıyorlar. Olmayanları anlamıyorum. Sıram gelince tabii ki yaptıracağım.

- ‘Arka Sokaklar’ 15 sezondur ekranda ve Türk televizyon tarihinin en uzun soluklu dizi oldu. Bunun sırrı nedir?

Ben projede dört senedir yer alıyorum ve sırrını sonunda buldum. Bir kere herkes çok samimi... Oyunculuk yapıyoruz ama oyun oynamıyoruz. Dizide, hayatın içinde olan hikayeler olduğu için talep görüyor. Bize senaryoda ne duygusu yazılıyorsa, onu gerçekten veriyoruz. Artık evlerinden biri gibi olduk. Özellikle 15 senedir dizide oynayan arkadaşlarımızı, insanlar polis olarak görüyor.

- Sizce daha ne kadar devam eder?

Bu dizi bitmesin. İnsanlar seviyor ki reyting alıyoruz. İnşallah çok daha uzun yıllar devam eder. En az bir 15 sene daha sürsün.

- Sette koronavirüs için nasıl önlemler alıyorsunuz?

Çift maske takıyoruz. Sosyal mesafeyi uyguluyoruz. Cebimizde kolonyayla geziyoruz. Geçtiğimiz sene kimse yakalanmadı. Bu yıl çember daraldığı için sadece 3-4 kişide görüldü. Herkes çok dikkat ediyor. Kimse sosyalleşmiyor. Ekip setten sonra eve gidiyor.

- Rıza Baba ve ekibine sosyal medyada sürekli caps’ler yapılıyor. Oyuncular olarak aranızda espriler oluyor mu?

Bizim WhatsApp grubumuz var. Sosyal medyada gördüğümüz caps’leri oraya atarak, eğleniyoruz. Bunlar keyifli ve gururlu şeyler...

- Televizyon kanallarındaki dizilerde yer alan bazı oyuncular dijital platform için de kamera karşısına geçiyor. Siz düşünüyor musunuz?

Projeyi seversem seve seve oynarım. İstediğim bir karakter olursa neden olmasın? Ama haftanın altı günü çalıştığım için zamanım yok. Yaz aylarında belki bir sürpriz olabilir.

- Bayram sizin için ne ifade ediyor? Eski bayramları yaşayan biri olarak son dönemde o eski havanın olmaması sizi
üzüyor mu?

Bayram demek benim için aileyle, küçük-büyük yeğenler, dayılar, anne eli değmiş sofralar, kahkaha ve güzel sohbet demekti... Artık içinde bulunduğumuz durumdan ötürü, uzaktan ve sınırlı şekilde görüşebiliyoruz maalesef... Eski bayramların olmaması tabii ki beni derinden yaralıyor. Düşünüyorum ne kadar heyecanlanırdık, o günleri yaşadığım için kendimi şanslı hissediyorum. Pandemi olmasaydı bile eskisi gibi yaşayanlar çok azaldı. Şimdi bir de koronavirüs var, iyice tadımız tuzumuz kaçtı.

‘Eski hayatımızı özledik’

- Senelerdir spor yapıyorsunuz ama pandemi nedeniyle bazı dönemlerde salonlar kapanıyor. Spora nasıl devam ediyorsunuz?

Online yapıyorum. Pilates eğitmeni olduğum için zaten her şeyi biliyorum. Hava güneşli olduğu zaman köpeklerimle yürüyüş yapıyorum. Kışın yürümeyi sevmiyorum. Hava bozuk olunca moralim de çok güzel olmuyor.

- Yıllardır fitsiniz, nelere dikkat ediyorsunuz?

Bu sene ilk defa kilo aldım. Dikkat ediyorum ama bu yıl karantinada kaldığımız için dört kilo aldım. Vücudumu bozmadı ama eskiye dönmek için çok ciddi rejim yapıyorum. O yüzden bu aralar çok açım. En kısa zamanda dört kiloyu vereceğim.

- Yaz için planlarınız neler?

Yine Türkiye sınırları içerisinde tatil yapacağım. Arkadaşlarımızla Bodrum ve Çeşme’de olacağız. Umarım son kapanma işe yarar. Eski hayatımızı çok özledik.

- Kariyerinizin gidişatınızdan memnun musunuz?

Şansım iyi gitti. İyi dizilerde oynadım. Çok değerli oyuncularla çalıştım. Her sene yaş aldıkça üzerine koymayı hedefliyorum. Sinema ve tiyatroda olma hayalim var. Farklı karakterlere hayat vermek istiyorum. Bir oyuncunun isteği bitmez.

- ‘Survivor’daki tek kadın şampiyonsunuz...

Özellikle kadına şiddet varken bir kadının şampiyon olmasını isterim. Desteklerim ben de... Umarım bu sene olur.

- Seneye yapılması planlanan ‘Survivor All-Star’ için fanlarınız sizin de katılmanızı istiyor. Düşünür müsünüz?

Çok zor. İkinci gittiğimde bile zorlandım. Yaş olarak zorlanırım. O zaman 20 yaşındaydım hiçbir şeyi düşünmüyordum. Mental olarak kaldıramam. ‘Bir daha gider miyim?’ diye sorguladım ama yapamam. İstiyorum ama gücüm yok.

- Sosyal medyayı aktif kullanan isimlerden birisiniz.

Sosyal medyayı seviyorum. Sürdürebilirlik var. İnsanlarla iletişime girdiğimiz yer yer orası... Özellikle hayvanlarla ilgili çok güzel oluyor. Çok hayvanı sahiplendirdim. Güzel kullanırsanız sosyal medya yararlı bir platform.

- Allan Hakko ile ilişkiniz nasıl gidiyor?

2017 yılından beri tanışıyoruz. Basına yansıyan ilk aşk haberlerinde sevgili değildik. Bir doğum günü kutlamasından beraber çıkmıştık. 1-2 ay sonra sevgili olduk. İlişkimizi güzel gidiyor, mutluyuz.

- Evlilik düşünüyor musunuz?

Evlilik düşünüyorum tabii ki, doğru zamanda her şey kendiliğinden olur zaten, bu önemli bir konu ve aceleye getirilecek bir durum değil.

- Sosyal medyada sizi yakıştırıyorlar...

Fotoğraf paylaştığımızda arkadaşlarımızdan güzel tepkiler alıyoruz. Önemli olan mutluluk.