Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bütün ‘festival tipleri’ oradaydı

Dakika bir gol bir. Santralistanbul’un kapısında girişte mavi leğende bir One Love klasiği olarak buzlar içine yatırılmış işporta bira... “Kaç para?” dedim, “5” dedi. “Çok fazla” dedim. “İçeride 7 ama” dedi. “E içeride müzik var, grup var, eğlence var, tesis var” dedim. “Sende sadece leğen var...” Yanıt vermedi.
Girişte “Bira 5 lira, içeride kazık yemeyin” diye bağıran başörtülü kız satıcı “kültür mozayiğimiz” herhalde. Ya da öyle bir şey. Ekmek parası neticede...
One Love Festival’ın bu yıl 10’uncu yıldönümü. Ama “headliner” denen assolist kadrosu, kimse kusura bakmasın, emekliler takımı gibi. Bir kısmı turnede bile değil. Muhtemelen bu festival için “Haydi çocuklar toplanıyoruz, eski günlerdeki gibi...” tarzı bir operasyona girmişler ve soluğu sahnede almışlar. Ama 25 yaş altı dinleyiciler için hiç şüphesiz iyidir.
Benim iki favorim izlemekten heyecan duyduğum, festivale renk katan Nijerya asıllı Alman Nneka ve ekibiyle, festivale katılan gruplar içinde “bu devrin grubu” diye tanımlayabileceğimiz tek isim olan The Editors idi (pazar gününün en iyisi onlardı).

Ses yasağı yüzünden erken bitti
Festival pazar günü çok daha kalabalıktı. Ancak bundan dolayı herhangi bir sorun yaşanmadı. Ses yasağı dolayısıyla erken başlayıp erken biten festival fikrini sevdim. 23.00’te iş tamamdı. Gündüzden gidildi, eğlenildi, akşam vakitlice dönüldü.
Her zaman bir festival kültürümüz olsa da insanlar sadece sahneye çıkan gruplara odaklı bilet almasa, ortam güzel olsa, insanlar eğlense coşsa diye hayal etmişizdir. One Love tam böyleydi. Gruplara değil, ortama geldi insanlar. İyi de ettiler.
Omuza alınan kız, bikini üstlü kız, her tarafı ve ensesi dövmeli üstü çıplak adam, “Ben burada ne yapıyorum böyle aman tanrım” ifadeli sosyetik güzel, çıplak ayaklı hippi kız, yağmur yağacak diye lastik çizmeleri giyip gelen tahmin kurbanı kız, platin saçlı 1999 model clubber ve turuncu gözlüklü, mavi atletli erkek arkadaşı. Festivalin standart tipleri oradaydı. VIP bölümündeyse bir festival havasından ziyade bir Ortaköy House Cafe müşterisi ilgisizliği vardı: “Bu insanlar neden gelmişler buraya kuzum, ne enteresan!”
Radyobabylon.com çadırı ve çevresi alternatif eğlence mekanıydı. Burada üstü çıplak, göbekli ve kendine güveni hayranlık uyandıran biri DJ’lik yapıyordu. Memelerinin üzerine ve sırtına yuvarlak babylon.com çıkartmaları yapıştıran DJ meğer Radyobabylon proje koordinatörü Okan Aydın’mış. En eğlenceli yerlerden biri, onun çaldığı yerin etrafıydı.

Kardeş etkinlik: Mangal festivali
Kâğıthane tepelerinde güneş batıp konserler bitince dışarı çıktım. Bir dolmuşçu, muavinini “Koş lan yolun başında dur, kaçırdın müşteriyi” diye azarladı, “Kadıköy-Bostancı” diye bağırırken. Karaborsada bira 5 TL’ye inmiş, yorgunluk bedene çökmüş, One Love dağılırken el ele mutlu mesut çiftler ve kalabalık gruplar muhabbet ede ede Sütlüce Parkı boyunca yürümeye başlamıştı.
Baktılar ki Sütlüce Parkı’ndaki “kardeş etkinlik” Sütlüce Mangal Festivali devam ediyordu. Atletli pijamalı abi patlıcan közlüyor, abilerinin top oyununa katılamayan ufaklık ağlıyor, genç kızlar toplaşıp dedikodu yapıyordu.

Haberin Devamı

Bütün ‘festival tipleri’ oradaydı

Bütün ‘festival tipleri’ oradaydı

Festivalde kimileri langırt gibi oyunlar oynadı (solda). The Editors grubu favorimdi (üstte). Kalabalık gruplar kadar mutlu mesut çiftler de vardı (sağda).

Haberin Devamı

Bütün ‘festival tipleri’ oradaydı

Benim istatistiğim
- Üstüme İKİ kez bira döküldü.
- SEKİZ kez ayağıma basıldı (Ya da BEŞ).
- YEDİ kız, ÜÇ adam bir saniye diye omuzdan dürterek beni kenara itip önüme geçti.
- BİR adet uzun boylu ve kabarık saçlı adam gelip tam önümde durdu. Suede’de hiçbir şey göremedim saçlardan.
- İKİ kişiden “Biraz yana çekilir misiniz, göremiyoruz” diye azar işittim.
- ÜÇ kez tuvalet kuyruğuna girdim. Bu kuyruklarda sadece BİR kez kavga çıktı. Erkekler tuvaletine girmek isteyen kızla görevliler ağız dalaşına girdi (Bir kız sıkıştığında çok öfkeli olabiliyor).
- Adını ve nerede tanıştığımızı kesinlikle hatırlamadağım İKİ tanıdık gördüm.
- Yerde yatan insan öbekleri arasında dolaşırken sadece BİR kişinin üstüne bastım.

Haberin Devamı

Bütün ‘festival tipleri’ oradaydı

Espadrilsiz çıkmam abi!
Festival modasız, tarzsız olmaz. Giyim kuşam önemli. Mesela...
- Benim gözlemlediğim kadarıyla espadrili olmayanı kapıdan almıyorlar. Kızlar için çiçekli elbise, hippi bandanası da önemli.
- Muhtelif renklerde çakma ya da orijinal Ray Ban Wayfarerer’ler geçen yıl olduğu gibi bu yıl da moda. Ekose kumaş pantolon altı adidas Top Ten de saygı gören kombinasyonlardan.
- Santralistanbul’a sığmayan arabaların güç bela kafasını soktuğu “fırsat” otoparkındaki valede bile bermuda şort ve Camper marka ayakkabı vardı. Bilginize...