Herkes dedi...
Öyle bir algı ki bu yıllardır kırılamayan, ailece katıldığımız 25 kişilik turda gencinden yaşlısına herkesin yanında çubuk kraker, konserve sarmalar, barbunyalar, hazır çorbalar ve mide ilaçları vardı. Gelin görün ki bir haftalık turumuzun sonuna kadar pek de ihtiyacımız olmadı...
Çünkü Uzak Doğu ülkelerinden Tayland’ın Phuket, Pattaya ve Bangkok illerinde aç kalmak pek mümkün değil. Düşünüldüğü gibi sürekli börtü böcek yemiyorlar... He satılıyor, orası ayrı... Takılıp kalmazsanız, enfes tropik meyvelerin tadına bakabilir, ilginç deniz mahsülleriyle omega 3 ve fosfora doyabilirsiniz. Şahsen artık ananassız sofraya oturmam!
Son dönemde Türk tatilcilerin de ortak noktası haline gelen Tayland’ın Phuket adasına, İstanbul’dan THY direkt uçuşuyla 10 saatte varabiliyorsunuz. İlk durağınız, nisan sonunda bunaltıcı nemi ve 43 dereceye varan hava sıcaklığıyla sizleri karşılıyor.
Phuket’in güzelliği
“Dur, son bir kez daha dalış yapayım sonra çıkarım tekneye…” sözleri, Türk ve Hintlerden oluşan kafilemizin ortak cümlesi oldu. Ya Rab onlar ne güzel lagünler, koylar, mağaralar, adacıklar ve deniz… İlk iki gün sürat motorları ve kanolarla ada ada gezdiğimiz bölgede, Andaman Denizi üzerinde ve altında bakmaya doyamayacağınız doğal güzellikler mevcut.
Krabi eyaletine bağlı Phi Phi Leh’te, turkuaz capcanlı deniziyle yüzmelere doyamazsınız.
Bu lagünde ömrünüzün geri kalanını geçirmek isteyebilirsiniz...
Leonardo DiCaprio’nun başrolünü oynadığı ‘The Beach’ filmi, buradaki Maya Beach’te çekilmiş. Şimdilik uzaktan bakıyoruz çünkü bölge, koruma altında... Sonrasında yarasa mağarasını ziyaret ediyor, ardından Panak Mağarası’nı da kanolarla geçerek, hayal gibi bir lagüne daha uğruyoruz.
Maymun Plajı’nda maymunlarını da
gördükten sonra, mercan adalarına yakın bir bölgede rengarenk balıklarla yüzme şansı buluyoruz. Dediğim gibi, tekneye çıkmak istemeyeceksiniz...
Türkler’in uğrak noktasıKai Adası’nda tropikal ananaslı içeceğinizi yudumlayıp, James Bond Adası’na doğru yola çıktığınızda Andaman Denizi üzerindeki irili ufaklı adacıklara selam vermeyi unutmayın. Uçakla Phuket’e doğru alçalmaya başladığınızda da dikkatinizi vereceğiniz bu jeolojik güzellikler, sizi kendine çekmeyi başarıyor.
Serinin ‘
Altın Tabancalı Adam’ bölümünün çekildiği James Bond Adası’na otantik teknelerle varıyorsunuz. Adadaki meşhur mağarayı, kayayı ve sahili gördükten sonra civarda alışveriş yapabilirsiniz. Bol bol fotoğraf çekmeyi ve
yüzmeyi ihmal etmeyin...
Akıl almaz bir gösteriEğlencenin bol olduğu Patong Beach’te, gece hayatı çok renkli. ‘Tuk tuk’ denen arkası açık mini kamyonetler, taksi görevi görüyor. Gezmeye çıkmadan önce mutlaka pazarlık yapın. Turistik olması bakımından diğer illere göre daha pahalı haldeki Phuket’e gelmişken, FantaSea Show’a ve tema parkına gitmeyi de ihmal etmeyin.
Öncesinde devasa açık büfe bir restoranda Tay mutfağının geleneksel lezzetlerinin tadına bakabilirsiniz. Mekanın karşısında kalan ve 999 fil heykel ve heykelciğinin kullanıldığı tiyatro ise yalnızca bu gösteri için kullanılıyor. Elektronik aletlerin kesinlikle izin verilmediği şovda kaplanlardan tavuklara, fillerden keçilere kadar birçok hayvanın birlik içindeki gösterisini izleyebilir, akrobasi ve kukla şovlarıyla ülkenin tarihini öğrenebilirsiniz. Dört boyutlu efektlerin de yer aldığı gösteri, her yaştan ve kültürden ziyaretçilerini büyülüyor.
Gitmek isteyenlere tavsiyelerSıcak ve bunaltının yoğun olduğu Tayland’a giderken mutlaka güneş koruyucu, gözlük, şapka ve ince kıyafetler alın.
Adalarda ultraviyoleden korunmaya, tapınaklarda da omuzlarınızın ve dizlerinizin kapalı olmasına yardımcı olacak...
1
dolar, 31 Tayland Bahtı ediyor. Adım başı exchange büroları mevcut. Pasaportunuzu soruyorlar. Bir haftada eşe dosta hediye alarak harcadığım 500 dolar etmedi. Pazarlık mı? Yarın yokmuş gibi yapın.
Kahvaltı kültürü, bize göre biraz fakir... Hiçbir şey değil ama belki kahvaltılık götürebilirsiniz.
Masaj için eli yüzü düzgün mekanları tercih edin. Fiyatları gayet uygun.. Thai rahatlatıcı, ama ayak masajı favorim.
Pazar günü Pattaya ve Bangkok’tan bahsedeceğim.