04.09.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
axmag022.jpg Rock'n Coke'un beşinci raundunun ikinci ayağı, bir gün öncesine göre az buçuk daha kalabalıktı... Göz tahminiyle katılım ilk gün 12 bin, ikinci gün ise 15 bin sularındaydı. Neticede bu, organizasyonun koyduğu toplam 55 bin hedefinin yarısına tekabül ediyordu. Oysa program geçen yıllara oranla biraz daha tatminkârdı. Bu da meselenin programla başlayan ve biten bir hadise olmadığına; müzik piyasasındaki kirlenme ve yorgunluğun diğer sosyal dinamiklere tabi olduğuna işaret ediyordu. Yeni albümünü çıkaran 110 ve Alman üçlü Avid'in ardından, her konserinde ufak da olsa bir yenilik yapmayı, izleyiciyi şaşırtmayı şiar edinmiş Hayko Cepkin, geleneğini bozmadı ve kusursuz performansının sonunda "iyilik ve güzel bir dünya" mesajıyla parodisini sunmayı ihmal etmedi. Arkasına aldığı yaylılarla, kafasına geçirdiği salkım saçak Mozart aksesuarıyla, şarkılarını senfonik bir anlayışla yeniden düzenleyerek sahneleyen Özlem Tekin, ön sıraları tutan hayranlarının "Arkası gelmez oyunculuğun, bıktık illallah. Bir gün albüm çıkar inşallah" pankartıyla karşılaşsa da, şımarık kız edasıyla umursamadan yoluna devam etmeyi bildi. Köstebek mağazasından alınmış siyah tişörtleri sırtlarına geçirerek, kesilen bilet sayısına hatırı sayılır katkıda bulunan işaret ve serçe parmakları her daim havada genç metalcilerin o gün orada bulunma sebebi Pentagram'dı. Türk metalinin eski kuşak temsilcisini ilk defa sahnede gören insanların sayısı hiç de az değildi. Tabii ortalık yeri omuz omuza, göğüs göğüse vuruşarak pogo pistine çevirenlerin de... Pentagram sahnedeyken güvenlikçisinden temizlikçisine festival görevlileri bile coştu, yakınımızdaki bir kaçı sallabaş olmaktan kendini alamadı. Pentagram'a ilgi büyük Günün en iyi performansı tahmin edilebileceği üzere Manic Street Preachers'tan geldi. Bir yıldız gibi görünmenin bilinçli olarak çok uzağındaki, mütevazı halk insanı tipiyle James Dean Bradfield, Greg Lake tipli, Pete Townshend zıplayışlı başçı Nicolas Wire sahnenin tozunu attı. Franz Ferdinand için insanlarda yeniden havalara uçacak enerji bırakmadı. Cola şemsiyesinin altında sisteme itiraz eden şarkılar dinlemek ne tuhaf düşüncelere sevk ediyordu insanı. Sosyalist devrimi de, yok olan dünya karşısında köşeye sıkışmış burjuvalar mı yapacak acaba? Bakalım, Rock'n Coke'larla, tüketime pompalı işveli festivallerle büyüttüğümüz kuşakların politik tercihleri ne olacak? "Take Me Out" hitini biraz erken çalan Franz Ferdinand, kalabalıktan bazı öbeklerin dönüş servisinin yolunu bir an evvel tutmasına neden oldu. Tabii bunda yorgunluğun ve Manic Street Preachers konserinin doyuruculuğunun da rolü yok değil. İngiliz Kraliyet Ailesi'nden ödünç alınmış tacın tepesine bindiği, Harley Davidson kanatlarıyla çağrıştırılmış faşizm imajlı beşinci yıl logosuyla Rock'n Coke, iyi kötü geride kalırken, vadeleri kısalmış aşkların dünyasının festivalinin sahnesinden son duyduğumuz şey, 2008'de yeniden görüşmek üzere anonsuydu. Mütevazı solistler sahnede Franz Ferdinand, beklendiği gibi sahnede bol atraksiyonlu bir performans sergiledi (solda). "Take Me Out" hitini biraz erken çalan grup, kalabalıktan bazı öbeklerin mekândan erken ayrılmasına neden oldu. Bunda Pentagram (yukarıda) gibi ön grupların doyuruculuğunun etkisi de büyüktü. Hareketli ve bereketli konserler...