“iFFET’iN AŞKI iHTiRASA DÖNÜŞECEK”

Deniz Çakır (İffet): “Aşk, hepimizin ağzının suyunu akıtan bir duygu”

* İffet’i oynamanız için teklif geldiğinde ne düşündünüz? Bu projede sizi ikna eden ne oldu?
Uzun süre dizi yapmayacaktım aslında. Beni bu düşünceden döndüren Faruk Teber oldu. Çok beğendiğim bir yönetmen. İşini gerçekten severek yapan her oyuncunun onunla çalışması gerek diye düşünüyorum. Onunla çalışmak çok büyük bir fırsattı. Beni cezbeden şey de bu oldu ilk önce.

* Role nasıl hazırlandınız?
Filmi daha önce izlemiştim, tekrar izledim. Ama role hazırlanırken filmden feyz almadım, çünkü bu başka bir senaryo. Namus kavramı biraz daha değişti. Bakış açıları değişti. Öykü genişlesin diye yan karakterler daha derinlikli işlendi. Role hazırlanırken de bir teknik geliştirmiyorum, karaktere içsel yaklaşmaya çalışıyorum. İffet, iç dünyasını dışarı yansıtmıyor. Çok gizemli. Açılmamış bir gonca gibi. Bu yüzden yaşamışlıklardan değil yaşanmamışlıklardan yola çıkarak onu anlamaya çalıştım. Biraz da oynaya oynaya. Her sahnede biraz daha İffet’e yaklaşıyorum. İçindeki ritmi çok başka. İffet’le yatıp, İffet’le kalkıyorum.

* Müjde Ar, “Umarım malum sahne üzerinden gidilmez” dedi. Peki, seyirciyi neler bekliyor?
Tecavüz bir sahnede var. Ama biz o sahneye yoğunlaşmadık. Birinci bölümde aşkı vermeye çalıştık. Çünkü İffet’in ilk aşkı Cemil. Seyirciyi bu taze aşka inandırmalıyız ki sonrasında ihtirasa dönüşen duyguları da verebilelim. Aşk hepimizin ağzının suyunu akıtan bir duygu. O yüzden biz ilk bölümde o taze ve güzel aşkı vermek istedik. Birkaç sahneyi izledik, biz de heyecanla bekliyoruz. Çok güzel bir iş yaptık.

“Rolü oynamak çok keyifli”
* İffet nasıl bir aşık sizce?
İffet körkütük aşık, ama Cemil sadece seviyor sanırım. Hayatında hiç bilmediği bir duyguyu yaşıyor. Kalbi ağzında bir kız. Bizim İffet’imiz 25 yaşında. Belki günümüzdeki yaşıtlarına göre biraz kapalı yaşamış. Dar görüşlü bir babası var. Çok küçük yaşta annesi onları terk ediyor. Ve küçük yaşta kardeşine annelik yapmak zorunda kalıyor. İffet’i oynamak benim için çok keyifli. O taze aşkı beni çok mutlu ediyor. Öyle güzel bir meslek seçtik ki, özlediğimiz duyguları oynayarak yeniden hayatımıza sokuyoruz.

* Dizide tutucu bir ailenin kızını canlandırıyorsunuz. Babası ve İffet arasındaki ilişkiyi siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Her karakterin hareketlerinin haklı sebepleri var. Dizide İffet saf ve temiz karakter, babaysa kötü bir adam gibi görünüyor. Ama ben beş sene kötü diye yaftalanan birini oynadıktan sonra kimseye kötü diyemiyorum. Babanın da kendi içinde bir dramı var. Namus kavramı, kızlarının da elden gidecek olmasının verdiği korku var.

* İffet, yaşadığı aşkın hata olduğu düşünecek mi?
Bence insan o an yaşadığı duygunun güzelliğine bakmalı. Sapkın bir duygu yaşandı diye, hıncını aşktan çıkarmamalı. Ama bu kız aşkın seline kapılıp, başına bunlar geldiği için kendi aşkına lanet edecektir mutlaka. Ama aşk lanet edince bedenden çıkacak bir şey değil. İffet’in çekici gelen tarafı zaten nefret ettiği kişiye duyduğu aşk. Onu içinden atamıyor ve dram orada başlıyor.

* ‘Fatmagül’ün Suçu Ne?’ ve ‘İffet’ dizilerinden yola çıkarak sormak istiyorum; Bu tarz dizilerde tecavüz normalleştiriliyor mu?
Normalleştirilmemeli aslında. Toplumsal bir sorun şu anda. Her gün yüzlerce kadın tecavüze uğramasa bile, baskıya, şiddete maruz kalıyor. Dolayısıyla bunun gündeme gelmesi ve dizi olması çok normal. Biz neyi yaşıyorsak, onu izlemek istiyoruz. Bir de filmdeki tecavüzdü ama buradaki durum çok başka. Çok trajik bir durum var.

İbrahim Çelikkol (Cemil):“Sevdiğim kadının arkasında olurum”
* Öncelikle hayırlı olsun.’İffet’i daha önce izlemiş miydiniz?
Filmi çok öncelerden seyretmiştim. Ama o dönemlerde profesyonel basketbol oynuyordum ve sinemaya nasıl bakılır, sahneler nasıl değerlendirilir hiç bilmezdim.

* Hazırlık aşamasında tekrar izlediniz mi?
Hayır Seyretmek istemedim. Çünkü o dönemler ‘Karadağlar’da oynuyordum ve ‘Fetih 1453’ filminin çekimleri devam ediyordu. Zaten yoğun bir dönemdeydim. Hocayla (Faruk Teber) birkaç kez telefonla konuştuk. “Hiçbir şey düşünmene gerek yok” dedi. Sette paylaşımlarımız başladı. Çok güzel bir ekibimiz var. Cemil karakterini çıkartmaya çalışıyorum.

* Deniz Hanım, tecavüz sahnesinin çok çarpıcı olduğunu söyledi. Siz neler söyleyeceksiniz?
Çekerken yaşadığımız duygular çok güzeldi. Çok keyif aldık. Sanatsal bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Buradaki en büyük payı Faruk Teber’e vermek gerekiyor. Bizi çok güzel motive etti. Deniz de sahnede çok keyifliydi, iyiydi. Çok iyi partner oldu bana. Ondan aldığım enerji çok güzeldi. Güzel bir iş çıkardık. O sahnede konuşulacak tek şeyin aşk olacağına inanıyorum. Biz öyle bir duyguyla çektik.

* Faruk Peker “Tecavüz değil fantezi sahnesiydi” demiş.
İnsanlar bizim diziyi izledikten sonra o sahnenin tecavüz sahnesi olmadığını görecekler. Çünkü bizim Cemil’imiz çok tutkulu bir aşık. İffet de onun tutkularına karşılık veren, sadece evlenmeden bazı şeylerin olmasını istenmeyen bir kadın. Ama Cemil evlenmek istemiyor. Çünkü evlenince bütün hayat standartlarının biteceğini düşünüyor. Zaten parası yok, taksisi kirada, annesi hasta, evi kira. Bir de evlenilecek bir adam değil bence.

* Filmdeki karakter çok çapkındı.
Bir insan ilişki yaşarken de başka insanlara bakabilir. Herkes de bu böyledir aslında. Ama Cemil hovarda değil.

* Dizi dışında sizin evliliğe bakışınız nasıl?
Şu an için tabii ki düşünmüyorum. Birtakım hedeflerim var. Evlenirsem bunların hiçbirini gerçekleştiremem. Ama sevdiğim kadının her zaman arkasında olurum.

* ‘Karadağlar’da canlandırdığınız ‘Gülali’ delikanlı bir karakterdi. Cemil’le bu imajınız yıkılır mı sizce?
Zaten oradaki imajım yıkılsın. Ben burada Gülali’yi oynamıyorum. Farklı bir karakter çiziyorum. Cemil’in aşkından dolayı birçok şeyi yapıyor. Ben de onu vermeye çalıştım. Verdiğimiz takdirde de insanlar Cemil’i çok sevecektir. Hatta İffet’ten daha fazla üzülecekler diye düşünüyorum.


Künye
Yapımcı:
Gold Film-Faruk Turgut
Yönetmen:
Faruk Teber
Senaryo Süpervizör:
Zülküf Yücel
Senarist:
Can Sinan
Oyuncular:
Deniz Çakır (İffet), İbrahim Çelikkol (Cemil), Mahir Günşiray ( Ali İhsan), Mehmet Çevik( Ahmet), Esra İşgüzar (Nimet), Zuhal Olcay (Dilek) Melike Güner (Betül), Cengiz Baykal (Salih), Birsen Dürülü (Asuman), Ayşen Barutçuoğlu (Münevver), Asu Maralman (Feride), Nil Banu Engindeniz (Kerime), Serkan Genç (Feyyaz), Gülden Güney (Serpil), Ayşe Tunaboylu(Saime), İsrafil Köse (Ersin), Selim Erdoğan( Erhan), Ecem Özkaya (Nil) Selen Uçar (Gülin), Levent Ünsal (Emre), İpek Elban (Emine), Ali Pınar (Roberto), Kaan Öztop (Balaban), Ercan Yazgan (Osman Efendi)