Sinemada, yerli yapım akınından sonra bir miktar daha seçici olmaya ya da haftada en fazla bir yerli filme gitmeye karar verdim. Çünkü, bu sezon yerli film sayısı 120 - 130’u bulacak ama iyi film sayısı, bir elin parmaklarını geçmiyor. Temkinli yaklaşarak bu hafta hakkımı ‘Aşk Olsun’dan yana kullanıyorum.
Yönetmenliğini Murat Serezli ve Neslihan Yıldız Alak’ın üstlendiği ‘Aşk Olsun’un başrollerinde; İlker Aksum, Sedef Avcı, Kenan Ece ve Selen Seyven var. Romantik komedide oynamak için uygun kadro, diye düşündüm. Seyirci açısından neşeli, enerjik ve hareketli karakterlerle iyi vakit geçirmek mümkün.
Bana öyle geliyor ki romantik komedi hâlâ ithal. Bize özgü romantik komedi sayısı az. ‘Aşk Olsun’u da Amerikanvari buldum. İlker Aksum’u ‘Hugh Grant’ gibi gördüm. Mahsuru var mı? Bence yok. Hem belki filmlerdeki modern karakterler; hâlâ kadın döven erkeklere model, erkek şiddetinden kaçacak delik arayan kadınlara umut olur. (İyi niyetime verin, niyetim kadına şiddeti hafife almak değil asla.)
Bu arada, film müzikleri yine gözde. Hatta, son dönemdeki film müzikleri, filmlerden iyi olabiliyor. ‘Aşk Olsun’un müziklerinde İrem Derici imzası var. Romantik şarkılarıyla parlayan Derici, ilk film müziği denemesinde hareketli bir şarkıyla filmi yükseltmiş.
Bir not daha; ‘Aşk Olsun’un devamına şimdiden hazırlık yapılıyor.
Anlat derdini ‘Marko Paşa’ya
Süheyl ve Behzat Uygur, Nejat Uygur’un uzun yıllar oynadığı, Usta’yla özdeşleşmiş oyunu ‘Marko Paşa’yı yeniden sahneye koyuyor. Uygur, ‘Marko Paşa’yı 1950’lerde Türkçe’ye çevirip, Türk tiyatrosuna uyarlamış. Son kez 1990’da oynamış. O zamana kadar birkaç kez yenilemiş ve politik göndermeler yapmış. Mesela, bir dönem karakterler ‘Sülüman’ ve ‘Bülent’ olmuş.
Aile yadigarı bir oyun
Nejat Uygur’un eşi Nejla Hanım başta olmak üzere aile fertleri de dönem dönem ‘Marko Paşa’da rol almış. Kardeşi Süheyla Hanım ve eniştesi Bahri Beyat oynamış. Behzat ve Süheyl’in oynadığı dönemde Behzat’ın eşi Çiğdem Hanım da rol almış. Oyun, Behzat ve Çiğdem Uygur’un evlendikleri zamana denk gelince Nejat Uygur, çifti ayırmak istememiş. Velhasıl, ‘Marko Paşa’, Uygurlar için aile yadigarı. Kıymetini biliyor ve müzikal olarak sahneliyorlar. Üstelik Nejla Hanım’ın 25 yıl önceki rolüyle seyirciyle buluşması da hoş bir sürpriz. Süheyl Uygur da babasının rolünü oynuyor. Behzat Uygur ise kardeşinin performansıyla gurur duyuyor.
‘15 dakika ayakta alkışlandı’
Süheyl Uygur, ilk kez Dünya Tiyatro Günü’nde sahnelenen müzikali, seyircinin 15 dakika ayakta alkışladığını, yönetmen Babürhan ise saatine baktığını, alkışın gerçekten o kadar sürdüğünü belirtiyor. Bir tiyatro seyircisi olarak, tiyatro yapmayı ve ‘Süheyl ve Behzat Uygur Tiyatrosu’nu sürdürdükleri için teşekkür ediyorum. Bir de planları var; oyuncu yetiştirmek için ‘Nejat Uygur Akademi’yi hayata geçirmeye hazırlanıyorlar.