01.08.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:
Haber: Berfin VarışlıFotoğraf / styling: ALTAN AYKAN
İstanbul’un klasikleri’ denince aklınıza ne gelir? Boğaz, tarih, harika yemekler... Saymaya devam edebiliriz, ama ‘yemek’ deyince bir durmak gerek. Çünkü İstanbul’u belki de en iyi mutfağında tanırsınız. En iyi meze nerede yapılır? Audrey Hepburn’ü ağırlayan lokanta hangisi? Fıstıklı kebap kimin keşfi? Cevaplar İstanbul’un tarihi meyhaneleri ve lokantalarında. Buyurmaz mısınız?
Çiçek Pasajı
Bir istanbul klasiği
Cite de Pera nam-ı diğer Çiçek Pasajı’nın Tanzimat dönemine uzanan hikayesi hayli ilginç. Sultan Abdülhamit ve Sultan Abdülaziz’in tiyatro oyunları izlediği, Naum Tiyatrosu, 1870 yılında gerçekleşen büyük Beyoğlu yangınında kül olur. Ünlü Rum banker Hristaki Zografos Efendi, burayı satın alır ve boş araziye İtalyan mimar Cleanthy Zanno’nun imzasını taşıyan, içinde çarşı ve apartman bulunan bir bina yaptırır. 1908 yılında bina mülkiyetinin Sadrazam Sait Paşa’ya geçmesiyle birlikte pasaj ‘Sait Paşa Geçidi’ adını alır. 1940’tan itibaren, yani mütareke yıllarında, pasajdaki küçük dükkânlara çiçekçiler yerleşmeye başlar. Ekim Devrimi’nden kaçan beyaz Rus kadınları, baronesler ve düşesler burada çiçek satmaya başlar. Pasaj bir anda çiçekçileriyle ünlenir; öyle ki, Beyoğlu’ndaki çiçekçiler bile burada toplanmaya başlar ve pasajın adı ‘Çiçek Pasajı’na döner. 1940’lı yılların başında peş peşe açılan meyhaneler, pasajın çehresini değiştirir. Pasajdaki çiçekçilerin yerini hızla yeni meyhaneler alır. 1950’lerin sonuna gelindiğinde ise pasaj bugünkü meyhane kimliğine bürünür. Şimdilerde Çiçek Pasajı, yeni açılan bar ve gece kulüplerine inat, dimdik ayakta duruyor ve fasıl kültürünü yaşatmak için çabalıyor.
Pandeli LOKANTASI
Her devrin klasiği
Mısır Çarşısı’nın üst katındaki lokanta dünyaca tanınıyor. Lokantanın sahibi Pandeli Çobanoğlu, Niğdeli bir Rum. 1926’da Eminönü İskelesi’ndeki ilk dükkanı o kadar meşhur olmuş ki, Pandeli’nin ünü İstanbul sınırlarını aşmış. 6-7 Eylül Olayları’nda dükkanı yakılıp yağmalanan Pandeli küsmüş İstanbul’a. Tam Atina’ya gidecekken dönemin Başbakanı Adnan Menderes araya girmiş ve ustayı kararından caydırmış. Mısır Çarşısı’nın üzerindeki bu yeri vermiş. 1947’den beri yeni mekanında hizmet veriyor. Ünlü konukları arasında Robert de Niro, Audrey Hepburn, Kraliçe Süreyya gibi isimler var. Adres: Mısır Çarşısı No: 1 Eminönü, İstanbul, Tel: 0 212 527 39 09
Safa Meyhanesi
Yedikule’de ‘sefa’ için
İstanbul’un en eski semtlerinden Yedikule’nin, en eski meyhanesi Safa, yıllardan beri meyhane adabını yaşatmaya çalışıyor. Safa’nın binası Osmanlı döneminde uzun yıllar imrahorlar (padişahın at bakıcısı) tarafından kullanılmış. Dış cephenin tuğla örgüsü korunmuş. 1948 yılında Süleyman Kızıltay tarafından meyhane olarak işletilmeye başlanmış. Bugün oğlu Arif Kızıltay geleneği sürdürüyor. Safa, büyük bir meyhane değil. Lüks hiç değil. Ama içeriye adım attığınızda hem kişilikli hem de geleneği olan bir yere girdiğinizi hemen anlıyorsunuz. Özenle hazırlanmış beyaz örtülü masalar, hava kararınca Safa’yı doldurmaya başlayan müdavimlerini bekliyor. Safa’ya, adabıyla rakı içmek için gidiliyor. İrice doğranmış Arnavut ciğeri ve paçanga böreği müşterilerin favorisi. Gürültüden uzak, karşınızdakine sesinizi duyurmak için bağırmak zorunda kalmadığınız, hoş sohbetler edip içkinizi yudumlayabildiğiniz geleneksel bir meyhane Safa.
Adres: İlyasbey Caddesi No: 169 Yedikule, İstanbul,
Tel: 0 212 585 55 94
Hacı Baba LOKANTASI
Tabiatın güzelliği
İstiklal Caddesi’nde, Fransız Kültür Merkezi’nin hemen karşısında yer alır. 1921 yılında tabiatın güzelliği anlamına gelen Hüsn-ü Tabiat adıyla açmış kapılarını. 1950’ye kadar da bu adı korumuş. Üç farklı yemek salonu olan Hacı Baba’nın en göz kamaştıran bölümü VIP salonu. Duvarlarda asılı şehzade ve padişah tabloları birazdan sultanlara layık bir ziyafet çekeceğinizin işareti gibi. Küçük deniz kaplumbağalarının yüzdüğü havuzlu bir kapıdan çıkılan bahçe, komşusu Aya Triada Kilisesi’nin muhteşem estetiğiyle uyum içinde. Beğendili kebap, kuzu tandır, patlıcanlı hünkar kebap ve dana kapama en çok tercih edilen yemeklerden.
Adres: İstiklal Caddesi No: 49 Beyoğlu, İstanbul Tel: 0 212 244 18 86 - 245 43 77
Develi LOKANTASI
Lezzet macerası
Develi’nin ilk şubesi 1912’de Gaziantep’te açılmış. Develi ailesi bir süre sonra İstanbul’a taşınıp, işleri büyütmeye karar vermiş ve 1966’da Samatya’ya yerleşmişler. Yemeklerde kullanılan malzemelerin hepsi yöresel. Yağ Urfa’dan, biber Maraş’tan, bulgur ve salça Antep’ten geliyor. Mönü çok zengin. Arif Develi’nin “Benim keşfim” dediği fıstıklı kebap, simit kebabı ve Antep’in medar-ı iftiharı yuvalama Develi’nin başrol oyuncuları. Yemeğin ardından sofraya gelen çıtır çıtır Antep baklavasının tadına doyum olmuyor. Bir dilim asla yetmiyor.