Şehirde gidilebilecek gece kulübü sayısı o kadar azken, yurt dışından teklif gelmesi enteresan.
Geçtiğimiz gün Reina’ya uğradım ve işletmecisi Ali Ünal’la uzun uzun sohbet ettik. Kısa bir süre içinde kapanıp yeni haliyle aralık ayında açılmaya hazırlanan mekanın, dünyanın her yerinden teklif aldığını öğrendim. En son Miami’den bir teklif gelmiş. Fakat mekan için gösterilen yerleri beğenmemişler. Şimdi teklifte bulunan firma, harıl harıl Reina’ya uygun yeni bir yer arıyormuş.
Ünal’a; “Miami’de Reina açılırsa, Türkiye’de olduğu gibi başarılı olur mu?” diye sorduğumda hiç düşünmeden; “Ezer geçeriz, buradan daha başarılı oluruz” dedi.
Böylesine işine aşık ve severek yapan birinden beklediğim cevap da buydu.
Hiç bilmediğin bir ülkede bir numara olmak öyle herkesin harcı değil; hele ki eğlence sektöründe.
‘ÇAMLIK OCAKBAŞI’ İŞTAH AÇIYOR
Yıllardır gitmediğim ocakbaşı kalmadı ama nedense hiçbirinde, o ocağın başına geçip yemedim. Ya gittiğim barbekünün etrafı dolu oluyor ya da hava ocağın başında oturmak için hiç müsait olmuyordu. Geçen gece Etiler’de Çamlık Ocakbaşı’na gittik. Baktık ocağın etrafı boş, hava da soğuk zaten diyerek hemen yerleşiverdik...
Ocakbaşında yemeğin keyfi bir başka güzel. Bir kere ne isterseniz isteyin, azar azar geliyor. Önünüzdeki yemek soğudu mu, hemen ocakta ısıtabiliyorsunuz. Bugüne kadar öyle ocakbaşları gördüm ki, bırakın oturmayı yemek yemekten soğutacak kadar hijyenden uzak.
Çamlık ise insanın iştahını kabartıyor. Özellikle etleri şahane. Meğer mekanın sahibi Zeki Eşki, tüm malzemeleri sabahın kör vakti, yerinden seçip alıyormuş. Böyle olunca da biberin bile en lezzetlisini yiyorsunuz. Çamlık hep böyleyse, müdavimi olurum.
FUGA’DA PAZAR EĞLENCESİ VAR
Cumartesi gecesi eğlenceden yorulan İstanbul’da, pazar gecesi iş yapmak mucize gibidir. Gece gezginleri cuma ve cumartesi gecesi tüm kurtlarını döker ve gelecek haftaya kadar inzivaya çekilir.
İstanbul’da pazar günleri birkaç kulüp dışında her yer bomboştur. Bu yüzden pazar günleri canlı müzik yapmak, hiç akıllıca bir hareket değildir.
Fuga’da geçen yıldan bu yana canlı müzik var. Grup Yol Project sahneye çıkıyor, Fuga da dolup taşıyor.
“Ahali pazar günü canlı müzik dinlemeye gitmez” derken Fuga, bu konuda öncü oldu; diğer mekanlara cesaret verdi.
Geçen pazar gecesi Fuga’daydım, keyifle Grup Yol Project’i dinleriz diye düşündük. Zar zor yer bulabildik.
“Pazar eğlencesi nasıl olur?” diye merak ediyorsanız; Fuga’ya uğrayın derim.
SESLERİ ÇOK İYİ DEĞİL AMA...
Mehmet ve Mert Davran Kardeşler, Akaretler’deki Limoncello’nun can damarları... İşletmeciliğini yaptıkları mekanda, herkesi sarıp sarmalayan bir enerjileri var.
Mekanlarına gelen herkesi tanıyor ve tek tek ilgileniyorlar. Çarşamba geceleri abi-kardeş sahneye çıkıyor. Öyle aman aman bir sesleri yok ama öyle bir performans sergiliyorlar ki, resmen stand-up yapıyorlar. Hedefleri de mekanlarına gelenleri eğlendirmek; bunu da çok iyi beceriyorlar.