G Balık, ilk şubesini Kazakistan’da açınca düştük yollara. İstanbul’dakinden hiçbir farkı yok. Hatta ambians olarak çok önünde
Boğaz’ın balığını yemek için geçen hafta sonu Kazakistan’da Almati’deydim. Deli misin? Hem İstanbul’da yaşa, sonra da binlerce kilometre yol kat ederek balık yemek için Kazakistan’a git. Tabii ki bir delirme durumu yok. G Balık, ilk şubesini burada açınca düştük yollara. Kazakistan nedense bünyede yakın bir ülke hissi uyandırsa da tam altı saatlik bir uçuş sonrası Almati’ye geldik.
Öğle yemeğinde at yedi yedik
Dört saatlik bir fark yüzünden öğlen yemeğini sabah kahvaltısı niyetine yedim. Ev sahibi Taha Altaylı’yla birlikte Özbek restoranında şahane bir yemek yedik. Hatta at etinin tadına bile baktım. Lezzetli bulduğumu söyleyebilirim. At sucuğununsa hâlâ tadı damağımda. Fakat restoran fena havasızdı.
Açılışta kaftan kaftan giydik
G Balık Kazakistan’da yeni açılan Mega AVM’nin içinde hizmet veriyor. İddia ediyorum, böyle yüksek tavanlı kolonsuz bir balıkçı İstanbul’da açılsa kapalı gişe oynar. Açılış gecesi Kazakistan devlet erkanı da oradaydı. Maliye ve savunma bakanları da açılışa geldi. Hatta Kazakistan Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev konuşma bile yaptı. Açılış sırasında Türkiye’den gelen misafirlere kaftan giydirildi. Bendeniz de kaftanı giyince, davete katılanlar, “İşte şimdi tam Kazak oldun” dedi. Gerçekten de kazaklara çok benzediğimi itiraf etmeyelim.
Almati gece hayatı Taksim gibi
Açılış gecesi Almati’nin en ünlü gece kulüplerinden biri olan Papa’ya uğradık. İstanbul gecelerinde hiç alışık olmadığım bir görüntü, kapıda uzun bir kuyruk. İçeri girmek için bekliyorlar. Taha Altaylı’dan torpilli olduğumuz için hemen içeriye dalıverdik.
İki katlı mekanın üst katı VIP bölüm, localı filan alışkan olduğumuz manzara, alt kattaysa kocaman bir dans pistinin etrafını barla çevirmişler. Gece boyu dans şovu vardı. Müzikler günümüzün hitleri.
Kazaklar da çok dans etmeyi sevmiyor, eğlenmek onlar için etrafı izlemekten ibaret. Tuvalete gideyim dedim, kabinler ortak, lavabolar da. Hem de fena karanlık. Papa Taksim’deki kulüplerde bir farkı yok. Ama Kazakistan’ın en ünlü gece kulübü.
G Balık İstanbul’u aratmıyor
Binlerce kilometre balıkçı açacaksın, servis ettiğin tüm ürünleri neredeyse hepsini İstanbul’dan getireceksin ve aynı lezzeti burada sunacaksın. Takdir edilesi bir şey. G Balık’ın ortağı Ali Ünal, “Ürün kalitesi ve tazeliğini korumak için ciddi bir lojistik ağı kurduk” dedi.
Tüm balıklar İzmir’den tutulur tutulmaz iki gün içinde Kazakistan’a gönderiliyomuş. G Balık’ta iki kez yedik. İstanbul’dakinden hiçbir farkı yok. Hatta ambians olarak çok önünde olmuş. Burayı balıkçı değil fine dining restoran sınıfına koyabiliriz.
Suda Kebap sırada
G Balık’ın Kazakistan’daki ortağı işadamı Taha Altaylı açılış sonrasında Suda Kebabı da en kısa süre içinde Kazakistan’da açmayı hedeflediklerini söyledi.
Grubun yiyecek içecek koordinatörü Oğuz Kayhan da“Bir yıl içinde Kazakistan’da toplam dört G Balık açacağız” dedi.
KAZAKiSTAN NOTLARI
* Kazakistan’da pasaportunuzu sakın yanınızdan ayırmayın.
* Herkesin söyledi Kazak polisinin çok sert olduğu bu yüzden polislerle hiç işiniz olmasın.
* Havalimanı gibi devlet kurumlarında fotograf çekmek yasak sakın ola benim gibi fotograf çekmeye kalkmayın. Az kalsın telefon elden gidiyordu.
* Açılışa Reina’nın sahibi Mehmet Koçarslan’da katıldı. Koçarslan tam bir tavla tutkunu. Kazakistan’a bile tavlasıyla gelmiş. Hatta uçakta bile tavla oynadık. Tavla oynadığımızı görünce hosteslerin gözleri yuvalarından çıkıyordu. Hemen yedik uyarıyı. Tavlayı kapattık.
* Dünyaca ünlü bir çok marka Almati mağaza açmışlar.
* Doğalgaz ve elektrik sudan ucuz. Ortalama bir evin aylık doğalgaz ve elektrik faturası 20 dolar civarında.
* Fakat meyve sebze ve yemek pahalı. Et ise bizden ucuz. Kıyafetlerinde İstanbul’dan pahalı olduğunu söyleyebilirim.