Çeşme’de bir güvenlik kamerası skandalı daha yaşandı... Hangi ünlü çiftin güvenlik kamerası görüntüleri basına sızdı dersiniz?
Yahu ne oluyoruz, nerede kaldı özel hayatın mahremiyeti? Otelden sonra şimdi de Çeşme’deki Göz Lounge kameraları paparazziliğe soyunmuş! İşadamı Akın Altan (Bengü’nün eski sevgilisi) hafta içi kız arkadaşıyla birlikte Göz Lounge’da eğlenmeye gidiyor. İki gün sonra kendisini gazetede görüyor. Hem de güvenlik kamerası görüntüsüyle! Akın Altan, şarkıcı Bengü’den ayrıldıktan sonra yeni sevgilisiyle gitmiş mekâna. İki tarafta evli barklı değil. Zaten evli olsa ne olacak? Yapılan bu çirkin hareketi hiçbir şey mazur gösteremez. Nasıl olur da, insanların güvenliği için yasal olarak konulan kameraların görüntüleri basına sızdırılır?
Çeşme’yi ziyaretim sırasında Göz Lounge’a da uğramak istemiştim. Kapıda duran iki kadın; “Sizi tanımıyorum, içeri alamam” demişti. Ne iş yaptığımı söylememe rağmen kapı duvar oldu. O zaman çok üzerinde durmadım ama şimdi nedeni anlaşıldı. Meğer içeride güvenlik kameralarıyla ünlü avına çıkılıyormuş! Ünlü olmadığım için kamerayı boşuna meşgul etmem istenmedi harhalde! Nasıl bir ‘göz’e sahip olduğunuzu çok iyi anladık! Dikkat! Bu Göz’de
biri sizi gözetliyor! Bu arada hatırlatayım; o güvenlik kamarası görüntülerini emniyet bile
dilekçeyle istiyor. Bilmem anlatabildin mi?
VAHŞET!
ŞiŞEYi KAFADA KIRMAK
İnsan hiç tanımadığı birinin kafasında nasıl şişe kırabilir? Hem de eğlence mekânında! Hem de tatildeyken! Tüyler ürpertici bir eğlence. Bu ne şiddettir, bu ne celal! Eğlenmeye mi çıkıyorsunuz, savaşmaya mı? Nasıl bir duygudur; eğlenirken birinin kafasına şişeyi geçirmek? Nasıl bir ruh hali? Madem ki kontrolü kaybediyorsunuz, gidin tedavi olun, alkol kullanmayın ve asla eğlenmek için bir yere gitmeyin.
Güneyin en popüler gece kulüplerinden birindeyim. İçinde canavar besleyenler, eften püften sebeplerle karşısındakinin kafasında şişe kıracak kadar vicdansızlar yüzünden mekânın suçu ne? Gece kulübünde herkesin başına güvenlik dikilemez. Yaşanan talihsizliğin faturası da mekâna kesilemez. Çünkü olay sırasında oradaydım. Eş dost eğleniyoruz, mekân kalabalık, ilk kez giydiğim beyaz ayakkabı çok geçmeden kir pas içinde kaldı. Doğal, illa ki bir şey dökülecek, birileri ayağıma basacak. “Vay efendim neden ayağıma bastın, neden yan baktın, neden çarptın?” diye olay mı çıkarılır? Bu kadar mı tahammülümüz kalmadı birbirimize? Bu kadar mı şiddet yüklü olduk? Hâlâ çözemiyorum...
Sebebi ne olursa olsun, birinin kafasında şişe nasıl kırılır? Nasıl bir cinnet anıdır...
Eğer gerçekten böyle bir ruh halindeyseniz, aynada kendinizle yüzleşin. Önce kendinizin, sonra çevrenizdeki insanların sağlığı için lütfen alkol kullanmayın ve kalabalık ortamlardan uzak durun. En vahimi, en acısı böyle bir olay karşısında bir can gitti, bir hayat kayboldu, hem de tatildeyken... Değer miydi? Son pişmanlık fayda etmez. Unutmayın, gittiğiniz yerler eğlence mekânları, arena değil.
‘Fight Club’, hiç değil.
Tektekçi’de kulaklıklar
İstanbul’da ses yasağı nedeniyle kulüpler geçmiş yıllarda epey zorluk çekmiş, teknoloji sayesinde işi çözmüşlerdi. Güneyde özellikle adı eğlenceyle anılan tatil bölgelerinde, ses yasağına biraz hoşgörülü olunur diye düşünüyordum. Yanılmışım. Geçen hafta Türkbükü’nde birçok mekâna ceza kesildi. Çeşme’de de durum aynı. Hal böyle olunca, Alaçatı’daki Tektekçi gece yarısı müşterilerine kulaklık dağıtıyor. İşi çözmüş durumda. Aklıma gelmiş, hatta birkaç yere de önermiştim. Peki insanların sadece eğlenmek için gittiği tatil beldelerinde biraz daha hoşgörülü olunamaz mı?
“Dışarıya içki kadehiyle çıkamazsınız” uyarısı
Geçen günlerde arkadaşlarım Tarabya’daki Egeli Meyhanesi’ne gitmişler. Gece dışarıya sigara içmek için çıktıklarında garson “İçki kadehiyle dışarı çıkmak yasak” demiş. Garsonun işgüzarlığı mıdır, bilmiyorum. Ama olay gerçek, içki düzenlenmesi yürürlüğe girdi mi? Eee peki diğer mekânlarda neden böyle bir uygulama yok? Çıkamadım işin içinden...