Kavgalar, saldırılar sonunda olan oldu ve yok yere, pisi pisine bir baba, evine gitmek yerine mezara gitti. Tam 22 yıldır, bu sektörün içindeyim, gitmediğim görmediğim yer kalmadı.
En kıyıda köşede kalmış yerlere gittim. En lüks yerleri de kritik ettim. Bir tabak yemek için binlerce kilometre yol katettik. Lezzet peşinde koşmak, yemek sevdalısı olmak başka bir şey. Bir bu işin eğlence tarafı var. Gece kulüpleri, canlı müzik mekanları gece yarısından sonra da hizmet vermeye devam eden yerler.
Bugün rahatlıkla şunları söyleyebilirim;
Geceye dönük her yerde saat 02.00’den sonra kontrol elden gidiyor. Mekanda çalışanından, sahibine kadar herkes için gergin saatler başlıyor. Neden mi? Eğlencenin zirve yaptığı saatler, herkes alkolünde etkisiyle aşırı rahat davranıyor. Aşırı öz güven zirveye ulaşıyor. O saatten sonra insanlarla göz göze gelmeye çekiniyorsunuz. Özellikle çok ilgi gören gece kulüplerinde tüm ekip resmen dua ediyor. Kazasız belasız gece bitsin diye...
Bu yaşanan elim olaydan sonra, kimse kusura bakmasın! “Eğlenmeye karşı mısın?” diye de sormasın.
Hepimiz adına konuşuyorum.
Tüm gece kulüpleri saat 02.00’de kapansın. İzinleri ruhsatları ne olursa olsun Türkiye’de gece eğlencesi 02.00’de bitsin.
Emin ki, tüm gece hayatında olanlar böylesi bir karara bırakın itiraz etmeyi mutlu olacaklardır.
Yetkililere buradan sesleniyorum. 22 yıllık tecrübeme dayanarak dile getiriyorum. Mekanları saat 02.00’de kapatın.
Egolarınıza yenik düşmeyin
Ankara’da yaşanan dehşetten sonra, gece sahneye çıkan sanatçılarda içlerini dökmeye başladı. İstedikleri şarkı çalınmadı diye pusu kurup cinayete sebebiyet vermek akıl almaz bir olay!
Sahneye istek göndermek canlı müzikte gelenekseldir.
O işin de bir adabı, usulü vardır. Hele sahnedeki ünlü bir isimse kendi söylediği şarkılarının çok dışına çıkmadan istek yaparsınız. Çünkü zaten kendi şarkılarını dinlemek için gidilir.
Mesele son yıllarda başlayan canlı müzik furyasıyla birlikte, her gün yüzlerce müzik emekçisi sahneye çıkıyor, kendi yorumlarını katarak şarkı söylüyorlar.
İşte buralarda tehlike başlıyor. Sahneye her telden istek şarkı gidiyor.
Genellikle böyle mekanlarda sahneye çıkanlar tüm istek şarkıları söylemeye çaba gösterir. Bu acımasız elim olaydan sonra
Ruh haliniz ne olursa olsun;
*Sahnede sizi eğlendirmeye çalışanları rahat bırakın.
*Performansını beğenmiyorsanız, bir daha o mekana gitmeyin.
*Her şarkıcı, her şarkıyı bilmek zorunda değil.
*Kendi tarzı olmayan şarkıyı söylemek istemeyebilir.
*İstediğiniz şarkı mekanın tarzının dışında olabilir.
*Sizin sevdiğiniz şarkıyı herkes dinlemek zorunda da değil. Eğlenirken egonuza yenik düşmeyin!
*Tutturmayın, ısrar etmeyin, gerçekten alkol aldıktan sonra kontrolünüzü kaybediyorsanız dışarı çıkmayın. İlk önce kendinizi düşünün.
DJ’lerin de başı belada
Sadece şarkı söyleyenler değil; DJ’ler de her gün tedirgin neden mi?
*Gece vakti olmadık şarkı isteniyor. DJ çalmazsa, para gönderenler mi, tehdit edenler mi, ne ararsan var.
*Hele ki genç DJ’lerin elleri ayakları birbirine dolaşıyor. Ne çalacaklarını şaşırıyorlar.
*Özellikle kadınlar, bazıları o kadar ısrarcı oluyorlar ki aman Allah’ım!
Garsonlar uşak değil!
Her zaman söylüyorum dilimde tüy bitene kadar da söylemeye devam edeceğim.
*Garsonlar bizlerin uşağı değil. Kibar olun, el şaklatarak çağırmayın.
*Yanınızdakilere hava atacağım diye, üst perdeden konuşmayın.
*Elle temas etmeyin, ittirip kaktırmayın. Ağza alınmayacak sözler söylemeyin.