Yazı Bodrum’da geçirince; son deminde Çeşme’ye gitmeden olmazdı. Tüm yaz, Çeşme’yle Bodrum’u yarıştırdık durduk. Geçen hafta içi Çeşme’deydim. Resmen altını üstüne getirdim.
Alaçatı geceleri almış başını gitmiş. İrili ufaklı bir sürü restoran-bar var. Birçoğunda en fazla beş masalık yer var. Sadece beş masanın olduğu bir yer nasıl ayakta kalır; hiç aklım kesmedi.
Alaçatı’da gece yürümekte zorlanıyor insan. Hacı Memiş ise daha dingin.
İLK GÖZ AĞRIM GÖZ ODA
Çeşme’de ilk durağım Göz Oda oldu.
Hacı Memiş’teki Göz Oda’nın sadece beş odası var. Minik bir bahçesi ve önünde de toplam 20 kişinin yemek yiyebildiği bir restoranı var. Göz’cülerle geçen kış tanıştım. Sayelerinde Alaçatı sevgim arttı.
Övge, Gözde ve Hasan, resmen buradaki yaşam koçlarım oldu.
Göz Lounge, Alaçatı’nın en bilinen gece kulübü. İçeriye girmenin en zor olduğu kulüplerden biri desem, abartmış olmam.
Kapı bu kadar sıkı olunca, içeride şahane bir eğlence sizi bekliyor.
TAPU’DA YEMEKLER YIKILIYOR
Uzun zamandır bu kadar lezzetli bir akşam yemeği yememiştim. Masaya gelen her tabağı resmen silip süpürdük.
Çıtır kabak, çöp şiş, kaşarlı közde patlıcan, mini köfte bizi bizden aldı.
Tapu’nun sahibi Erhan Görücüoğlu, geçen kış İstanbul’un en iyi balıkçısı olan Zıpkın’ın da sahibi.
Onun yerinde olsam Tapu’yu kışları İstanbul’a taşırım.
GECELER ŞAHANE PLAJLAR VASAT
Gece Çeşme’de o kadar çok altenatif var ki, nereye gideceğinizi şaşıyorsunuz. Gündüz ise deniz şahane, Sudan çıkası gelmiyor insanın. Ancak plajların durumu fena, Sole Mare haricindeki tüm beach’lere gittim. Birkaçı dışında hepsi halk plajından hallice, bir de ayak bastı parası alıyorlar.
Yahu ne veriyorsunuz ki, böyle bir ücret talep ediyorsunuz. Gittiğim plajların hiçbiri giriş parası hak etmiyor.
KİRDEN GÖRÜNMÜYOR
Fun Beach’te girişe VIP bir bölüm yapmışlar. Burada güneşlemek için kişi başı en az 120 TL harcamak zorundasınız; giriş (35 TL) ücretinin dışında. Şezlongların kirliliğine rağmen talep ettikleri rakam bu. E insaf!
Marrakech, en temizlerinden biri ama burası da çok gece mekanı.
SERVİS FELAKET DÜZEYDE
Before Sunset, bu yazın en popüler plajı, akşamüzeri gitmemize rağmen 30 TL’lik giriş parasını hesaba ekleyivermişler.
Buradaki tüm plajlar; hizmet vermeyi bir tarafa bırakıp, giriş parası üzerine kurulu bir işletme anlayışına sahip. Yahu bırakın giriş parasını içeride iyi servis verin; bunun on katını kazanırsınız.
Beach’ler o kadar büyük ki; binlerce insan var içeride ama kimse yiyip içmiyor, haklılar da çünkü servis yok denecek düzeyde.
Son gün Kum Beach’teydim; buranın girişi 40 TL, içlerinde en eli yüzü düzgün olanı burasıydı. Fakat öyle tuvalet mi olur? Gecekondu misali.
LOCALARI ŞAKA GİBİ
Plajların hepsinde bir minder furyasıdır gidiyor. Minderi attın mı ortalara, işlem tamam. Bir de deniz kıyısına tuhaf localar yapmışlar, içleri tıka basa minder dolu. Bu locaları Kum Beach’te 500 TL’ye satıyorlar.
Çeşme’de gündüzleri tatilcileri hiçe sayıyorlar. Zaten gidecek başka yerleri yok diye düşünüyorlar. Böyle olunca hiçbir plaja doğru dürüst yatırım yapılmamış. Bu plajlar Bodrum’da olacak, bir Allah’ın kulu uğramaz.
Çeşme’nin gündüzü resmen Bodrum’u 15 yıl geriden takip ediyor.
Bu saatten sonra kimse bana Çeşme’nin gündüzünden söz etmesin.
Çeşme’den Alaçatı’yı çıkarın geriye bir şey kalmaz. Çeşme’deki tüm yatırımcılar yatsın kalksın Alaçatı’yı bu hale getirenlere dua etsin. Yoksa bu kadar rüyalarında görürlerdi bu kadar insanı bir arada.