İstanbul’un eğlence yaşamının gündemini belirleyen Boğaz eğlencesi başlıyor! Boğaz’ın en ünlü üç işletmesi Anjelique, Reina ve Bosphorus by Sortie’nin sırlarını gün yüzüne çıkardım.
İstanbul’un Boğaz eğlencesi, bugün Sortie’nin de yaza merhaba demesiyle tüm hızıyla başlıyor. Boğaz hattında adeta Bermuda şeytan üçgeni gibi duran Anjelique, Reina ve Bosphorus by Sortie’yi mercek altına aldım.
Beyaz yakalıların kulübü
Anjelique Ortaköy meydanındaki Salhane Sokak’ta iki katlı bir binada hizmet veriyor. Alt katında geniş bir bahçesi, üst katında ise terası var. Doors Grubu ’nun göz bebeği işletmelerinden biri olan Anjelique, DJ performansları ve konsept partileriyle öne çıkıyor. Beyaz yakalıların tercih ettiği bohem bir havası var. Türkçe müzik neredeyse hiç çalınmıyor diyebilirim. Yemekte Asya füzyon ve Akdeniz mutfağı servis ediliyor. Kişi başı 100 TL vererek iyi bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Kulüpte eğlenmek istiyorsanız bir kadeh bira 11 TL, votka 25 TL. Şişe açtırmak istiyorsanız 300 TL’yi gözden çıkarmak gerekiyor. Mekan çok büyük olmadığından, özellikle haftasonları girişte sorunu yaşayabilirsiniz. Sosyal kulüp havası taşıyan mekanda herkesin birbirini tanıdığı hissine kapılmakta mümkün.
Avrupa’nın en bilineni Reina
Reina, yurtdışında adı en çok konuşulan yerlerden biri. Dokuz yıldır yaz kış Boğaz’da hizmet veriyor. Kışın kendi restoranı var. Yazın ise Dragon, Park Şamdan, Köşebaşı, Topaz gibi İstanbul’un önemli restoranlarını barındırıyor. Haftasonu giriş ücreti 50 TL, buna bir içki de dahil. İşletmenin başında Ali Ünal var. Reina’da bir şişe votka 400 TL, bira 15 TL, kadehte votkalar ise 25 TL’ye satılıyor. Haftasonları izdiham oluyor. Bu yıl dans pisti ve kırmızı rengiyle eskiye dönüş yaptı. Her kesimden müşteri profiline sahip. Yukarıda ünlü iş adamları yemek yerken, orta barında gençleri dans ederken bulabilirsiniz.
Boğaz’ın yeni konsepti Sortie
Bu yıl altıncı yılına giren mekan, her yaz farklı bir konseptle Boğaz’ın en önemli kulüplerinden biri oluyor. Bu yaza Bosphorus By Sortie adıyla girdi. Bu akşam da İstanbul’a merhaba diyor. Erol ve Varol Kaynar kardeşlerin sahibi olduğu Sortie’nin işletmesini Emre Ergani üstlendi. DJ’i ise uzun yıllar Reina’da müzik yapan Suat Ateşdağlı oldu.
Çok merak konusu olan Bosphorus by Sortie’yi açılıştan önce ziyaret ettim. En büyük yeniliği rezervasyonlar için açılan ikinci bir giriş kapısı yapılması olmuş. Bu kapıdan mekanın tam ortasından giriş yapıyorsunuz. Sortie’de Emre Ergani’nin iki işletmesi Biber ve Blackk de olacak. Blackk ayrıca Sortie’nin ana restoranı olarak hizmet verecek. Bu restoran eklektik Türk mutfağına sahip. Sortie’de Public, Venge, Fishmekan ve Rodizio gibi İstanbul’un ünlü restoranları da yaz boyunca servis verecek. Sortie bir şişe votka 400 TL, bir kadeh içki 25 TL, bira ise 15 TL’ye satılıyor. Giriş haftasonları, bir içki dahil 50 TL.
Boğaz’ın raconları
Üç ünlü mekanı anlattıktan sonra buralarda itibar görmenin sırlarını da anlatayım. Araba çok önemli denir ya; külliyen yalan! Boğaz’daki kulüplere en lüks araçla gitseniz bile içeri giremeyebilirsiniz. Zaten artık bu kulüplere arabayla değil, deniz yoluyla gitmek moda. Ya da taksi kullanın, ehliyeti kaptırmayın.
Öyle yazılı t-shirt ya da yaka bağır açıkta, yarı mafyavari bir kılıkla gitmeye kalkarsanız kapı birden duvar olur. Bu mekanlara giriş yapmanın en kolay yolu efendi bir duruşla, kapıdakilere amacınızın içeride eğlenmek olduğunu hissettirmek. Son yıllarda kızlar da kapıdan dönmeye başladı. Aman kızlar, tuhaf kıyafetlerle dışarı çıkmayın.
Kulüplerde stant ve loca diye bir ayrım var. Öyle barda tek başınıza takılmayın. En havalısı localarda eğlenmek. Bedeli ise 1600 ile 2000 TL arasında değişiyor. Bu rakama maksimum sekiz kişi eğlenebiliyorsunuz, üç şişe de içki açabiliyorsunuz. İkinci alternatifiniz stantlarda ise en fazla beş kişi eğlenebiliyor. Ayrıca mutlaka bir şişe açtırmak durumundasınız. Yani iki kişi de olsanız bir şişe votka standınıza geliyor. Ayrıca iyi servis yapılmasını istiyorsanız, servis yapanlarla iyi geçinin ve bol bahşiş verin ki istedikleriniz anında masanızda olsun.