48 saatte Bodrum
Geçtiğimiz pazartesi günü iki günlüğüne Bodrum’daydık. Uçaklar dolu, zar zor yer bulabiliyorsunuz. İşin tuhafı hem gidişte hem de dönüşte yer yok. Sadece uçak değil; taksi de yok. Önceden transfer işini halletmediyseniz, gece dönüş tam bir çileye dönüşüyor.
Yalıkavak gece ana baba günü, marinanın içinde yürümek bile zor. Tüm mekanlar ağzına kadar dolu. Trafik desen çok fena, 10 dakikalık mesafeyi 40 dakikada alıyorsunuz.
Kalabalığın içindeki lüks
Neredeyse Bodrum tatilcilerinin hepsi Yalıkavak’a hücum ederken, o kalabalığın içindeki Mgallery Otel, sizi bambaşka bir dünyaya götürüyor. Geçtiğimiz yaz açılan otel, buram buram lüks kokuyor. Odaları geniş ve ferah, neredeyse hepsi Yalıkavak Tilkicik Koyu’na bakıyor. Manzara alabildiğine deniz. Bu kadar kalabalığın içinde Mgallery bir o kadar sakin ve huzur dolu. Murat Delibalta’yı tebrik etmek lazım, Bodrum’a böylesi bir tesisi kazandırdığı için…
En hızlı servis
Geçtiğimiz hafta açılan Bagatelle’ye tam yemek servisi biterken gittik. Öyle bir servis yaptılar ki gözümüz açık kaldı. Ne söylediysek anında masamıza geldi. Masada öne çıkan dana pirzolası oldu. Yolunuz düşerse bu özel etin mutlaka tadına bakın.
Gençlik Fenix’te
Marina’daki Fenix resmen kabuk değiştirmiş. Gençleşmiş, orta yaşın gittiği Fenix’te bu yaz gençlik rüzgarı esiyor. Gençlerle birlikte eğlenmek, insana enerji veriyor. Fenix’e gidin enerjiniz yerine gelsin.
Taksi yok, hiç yok!
Gece Yalıkavak’taysanız hiç boşuna beklemeyin asla taksi bulamazsınız. Kaldığınız yer yakınsa ne mutlu! Yürürsünüz. Ama biraz uzaksa, vay halinize, gece çileye dönüşüyor. Bizim imdadımıza Fenix’in müdürü Ahmet Şıldır yetişti. Yoksa marinada sabahlayacaktık.
Açık büfe dediğin…
Kahvaltı açık büfe ise insan her şeyi görmek istiyor. Yemese bile illa ki o açık büfenin bolluğuyla gözümüz doyacak. Mgallery’nin açık büfesi de göze öyle bir hitap ediyor ki. Ne yiyeceğinizi şaşırıyorsunuz.
Bodrum’un gözdesi Lucca
Lucca’nın gece hali tamam, herkes orada, peki gündüz beach nasıl gelin bakalım...
- Devasa plajı salı günü olmasına rağmen dolu.
- Mandarin Oteli’nin içindeki kendine ait koyda.
- Şezlonglar dipdibe değil, ferah.
- Şahane deniz ürünleri tabağı hazırlamışlar tam yazlık!
- Kitlesi çok düzgün, gündüzleri tüm tatili burada geçirebilirsiniz.
- Beach müdürü Ethem, arı gibi hiç durmuyor.
- Lucca gündüz çok güzel. Gidin görün.
Galliard’ın yemek şovu
Ahmet Uras’ın sahibi olduğu Galliard’da akşam yemeğindeyiz. Ekip öyle bir kenetlenmiş ki, tam bir takım olmuşlar. Barmeni, garsonu, şefleri, müdürleri herkes duracağı yeri biliyor. İletişim mesafeli ama samimi. Tam olması gerektiği gibi. Galliard’ın mutfağı her zaman çok iyidir. Yemeğe iyi çalışırlar. Öyle sıradan bir tabak gelmez önünüze. Akşamın yıldızı paella oldu. Buraya sırf paella yemek için bile gidebiliriz. Mekan yemek sonrası kulübe dönüyor. Kulüp o gece sakindi, bizim işimize geldi, tadını çıkardık.
Bilet fiyatları neden aynı?
Sabiha Gökçen’den uçuyorsanız, THY yerine Anadolu Jet’le gidiyorsunuz. Merak ettiğim Anadolu Jet’le THY’nin bilet fiyatlarının aynı olması. Şirketler arasında sınıf farkının olduğunu düşünüyorum. Bu da fiyata yansımalı…