Emrah Akçaay

Emrah Akçaay

emrah.akcaay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçtiğimiz hafta özel bir organizasyonun davetlisi olarak Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daydım. Siz değerli okurlarımız için şehrin gece hayatını analiz etme şansı buldum. Arkanıza yaslanın, Danimarka’nın en çok ceza kesilen ‘kemer bağlama’ kuralına uyup, kemerlerinizi sıkı sıkı bağlayın ve yazımızın keyfini çıkarın.

Şort ve terlik rahatlığı
Özgürlükler şehri olarak bilinen Kopenhag, oldukça pahalı bir başkent. Yemek, kıyafet ve yazımıza konu olan gece hayatı, cepleri yakacak cinsten. 1 milyonu aşkın nüfuslu şehrin eğlencesi vasatın biraz üstünde. Kuzey Avrupa ülkeleri arasında eğlence kalitesi bazında zirve olan İsveç’in başkenti Stockholm’ün çok gerisinde Kopenhag. Peki şehirdeki durum ne? Tivoli Meydanı ya da Belediye Binası Meydanı olarak adlandırılan merkez bölge etrafında çeşitli karaoke barlar mevcut.

Birçok Avrupa ülkesindeki gibi DJ performansı sergilenen kulüp sayısı oldukça az. Canlı müzik üzerine kurulu bir düzen var şehirde. Özgürlükler şehri olması, istediğiniz gece kulübüne terlik ve şortla girme olanağı sağlıyor size. Sıcakkanlı ve sohbet canlısı Danimarka kızları ve erkekleri, janti kıyafet tercihi yerine rahat ve şık olabilecek tarzda giyiniyorlar. Diğer Kuzey Avrupa ülkelerindeki “Euro ve dolar kabul etmiyoruz. Kredi kartınız yoksa hiçbir şey içemezsiniz!” klişesi burada yok.

İstediğiniz barda cebinizdeki euro ya da dolarla eğlenebiliyorsunuz. Herhangi bir mekanda bir bira içmek isterseniz 50 Kron (22 TL) civarı para ödüyorsunuz. Bu ücret, Türkiye’deki aynı kalitedeki bir bardan yüzde 20 daha fazla para ödemeniz gerektiği anlamına geliyor.

Gençlerin tercihi bisiklet
80 bine yakın Türk vatandaşının yaşadığı şehirde, Türkçe konuşan birini bulmanız gayet kolay. Özellikle gece kulüpleri ve restoranlarda çalışan Türk sayısı oldukça fazla. Yaz döneminde neredeyse güneşin batmadığı şehirde eğlence 05.00 sularında bitiyor. O saatlerde yanınızda eteği ve topuklu ayakkabısıyla bisiklete binip evine giden Danimarkalı kızları görürseniz şaşırmayın. Çünkü bu şehirde araba kullanmak neredeyse ayıp gibi. Özellikle de genç nüfusun yüzde 90’ı bisikletle şehirde gezmeyi tercih ediyor. Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi eğlence sonunda yemek için gidilen yer, büyük hamburger markaları değil. Biz Türkler’e has tat olan döner dükkanları şehirde 7/24 aktif. Hatta sabah 06.00’ya kadar döner dükkanları önünde kuyruklar görmeniz mümkün.