Bu ara seyahat kısmetim Yunanistan’dan yana açıldı. Geçen hafta Atina üzerinden Girit Adası’na Avrupa Atletizm Şampiyonası’nı izlemeye gitmiştim. Hafta sonu da İstanbul’dan direkt uçuş hattı açan BoraJet’le Rodos’taydım.
Yunanistan hemen komşumuz olsa da, bir saatlik uçuşla Atina yerine adalara gitmeye kalktığınızda eğer direkt bir uçuş yoksa aslında en az yarım gününüzü alan bir seyahat yapmak zorunda kalıyorsunuz. Mesela, Girit’e Atina aktarmalı uçarken havalimanında bir iki saat beklemiştim.
Türklerin deniz yoluyla feribot veya özel teknelerle gittiği favori adalardan Mikonos’a zaten direkt uçuşlar epeydir var; Kos, Kalimnos ve Rodos’a da Bodrum ve Marmaris’ten feribot seferleri düzenleniyor.
Borajetle direkt Rodos
Yunanistan’ın 12 adasından Girit, Levis ve Midilli’den sonra dördüncü büyük adası olan Rodos’a artık Borajet Havayolları haftada üç kez direkt uçmaya başladı.
Her salı, perşembe ve pazar İstanbul Sabiha Gökçen’den Rodos’a karşılıklı seferler yapılıyor.
Şövalyelerin meskeniZeus tanrısı dünyayı paylaştırırken, Güneş tanrısı evrenden su yüzüne denizin köpüğünden çıkan bir adayı seçmiş.
Ona çok sevdiği su perisinin adını vermiş; Rhodes... Helenistik zamanında Saint Jean’ın çok uluslu taburunun şövalyelerinin mekanı, bugünkü kozmopolit tatil yeri olan Rodos Adası’ymış.
Yunanistan’ın ekonomik olarak iflasın eşiğine geldiği söyleniyor ve ister istemez kendi halkının günlük sohbet konularının başında bu geliyor olsa da, sıcak insanıyla Yunan Adaları’nda kendinizi iyi hissediyorsunuz. Krizden dolayı konut fiyatları yarı yarıya düşse de, asgari ücret 751 euro’dan 480 euro’ya gerilese de, turizme ve spor organizasyonlarına bakıp spora da önem verdiklerini görüyorum.
Havaalanının bulunduğu Rodos şehrinin en gözde yeri şüphesiz eski şehir ve liman. Surların içerisinde Orta Çağ’a ait şehirde şövalyelerin sokağında (Alaçatı sokakları gibi topuklu yerine düz ayakkabılarla) geziniyor, güneşli ve nemsiz güzel havayı yaşamak için müzeleri hızlıca bitiriyor, şadırvanlı meydanlarda keyifle oturuyor, turistik eşya satan dükkanlarda alışveriş yapıyoruz.
Karşısı Türkiye sahilleriAdanın pek çok yerinde Türk hattınızı kullanmanız mümkün; zira konakladığımız Sheraton Oteli’nden Datça sahillerinin silüetini görebiliyorduk.
Yurt dışına sık seyahat ettiğim ve sosyal medyada paylaşımlar yaptığım için kabaran faturalardan dolayı Vodafone’a geçmiştim. Ancak Rodos’un birçok yerinde telefon şebekenizi değiştirmeden Turkcell hattınızla konuşabiliyordunuz.
Mutlaka LindosDaha adaya gitmeden herkesten neden ‘Lindos’ tavsiyesi aldığımı, Rodos’un güneydoğusunda bir saat mesafedeki muhteşem plajlı Lindos Köyü’ne gittiğimde anladım. Doğal güzelliğinin ve M.Ö. 1200’lü yıllarda yapılan Acropolis Kalesi’nin öneminin yanı sıra bölgenin bence en güzel lüks otelini görmek için de fırsat oldu. Rodos’a bir daha gidersek Aquagrand Deluxe’de kalmaya karar verdik; o şıklık, o detaylarda gizli kaliteli dekorasyon…
Bu arada, Güney Ege Turizm Başkan Yardımcısı Bayan Papavasiliou tanışmamızda beni üç senedir nisan ayı ortasında düzenledikleri ‘Roads to Rhodes’ Maratonu’na davet etti. 42 km. tam maraton veya 5 ve 10 km.’lik parkurları koşmak isterseniz güzel bir seçenek.