ERKEKLERİN LAZER EPİLASYONU

Kıl, tüy herkesin ortak sorunu... Spor yapan erkek arkadaşlarım arada sorarlar: “Biz erkekler nerede güvenle bu işi çözebiliriz?” diye. İşte cevap!

Spor yapan erkekler vücutları geliştikçe bunu görmek ve göstermek istiyorlar; aynaya baktıklarında hangi kasları gelişmiş, nasıl şekil almış, net görmek istiyorlar. Estetik bir şekilde de sportif vücutlarının kılsız görünmesini arzu ediyorlar. Genelde göğüs ve sırtlarının tüylerden arınmış olmasını istiyorlar. Tabii yaz ayları yaklaşırken plajlarda boy da gösterecekler.
Öte yandan koşan arkadaşlarım bacak tüylerinin dar koşucu taytlarını giyerken rahatsız ettiğini söylüyor.
Spor yapan erkekler çareyi kıllarını tıraş etmekte veya ağda, tüy dökücü kremler kullanarak geçiçi çözümler de arıyorlar. Beyler; iyi bir haberim var!
Sizler de biz kadınlar gibi lazer epilasyon yaptırıp sorundan kalıcı kurtulabilirsiniz!
Lazer epilasyonda kullanılan lazer ışığının dalga boyu, melanin pigmenti tarafından emilir. Lazer tekniği, cilde zarar vermeden doğrudan kıl kökünü yok eder. Yüz, boyun, ense bir ay, vücut epilasyonu iki ay aralıkla yapılır.
Tabii her epilasyon merkezi erkeklere hizmet vermiyor. Yıllardır güvenerek ailece gittiğim Nişantaşı Erlamer’de dermatolog Dr. Erçin Özüntürk, tüyleri sarartarak yok eden Revlite ve Cool Glide Nd - Yag lazer sistemlerini uygulayarak beylere de yardımcı oluyor.
Bu konuda bir yazı yazmak istediğimi paylaşınca ekibinden erkeklerin en çok hangi bölgeye epilasyon yaptırdıklarını da öğrendim. Erkekler lazer epilasyonu en çok elmacık kemiği, kulak, ense, boyun ve omuzlara yaptırıyormuş. Sporcular da daha çok göğüs ve sırtlarına. Spor alışkanlığı arttıkça sağlık kadar estetik görüntü de önem kazanıyor.

Alaçatı Ot Festivali

Bodrum ve Alaçatı gibi yazlık yerlere sezon gelmeden, bahar aylarında gitmeyi daha çok seviyorum. O sakinlik, dinginlik, ferahlık, tazelik kendini daha iyi hissettiriyor. Günlük yaşantından uzaklaşıp gerçekten dinlenebiliyorsun.
Tabii, Alaçatı’ya hafta sonu geleneksel Ot Festivali zamanında gidince durum hiç de sakin değildi. Bu yıl altıncısı yapılan festivale birkaç gün kala gitmeye karar verdiğimiz için otellerin dolu olmasına şaşırmadık; hatta ülke turizmi adına sevindik bile.
Ilıca’da kalıp Alaçatı merkeze gittik. Birbirinden zengin Ege otlarını tanımak, çeşit çeşit otlarla yapılmış yemeklerden tatmak, Akdeniz mutfağının sağlık ve lezzetini hatırlamak ve yemek yeme sanatından anlayan insanlarla bir arada ortak zevkleri paylaşmak çok keyifliydi.