Ece Vahapoğlu

Ece Vahapoğlu

ecevahapoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Küçüklüğümden beri bir Bodrum aşığı olarak, son birkaç yıldır tatil rotama Alaçatı’yı da ekledim. Bodrum’un muhteşem koyları varken Çeşme’nin denizini tercih etmem ama Alaçatı’da zevk aldığım zamanlar oluyor.
Şahsi fikrim, Alaçatı keşfedildiği ilk seneler birçok yönden daha keyifli bir bölgeydi; öte yandan yeni açılan kaliteli mekanlarla şimdilerde daha geliştiği de
ortada. Bu fikrime Alaçatı’ya uzun süredir gidip gelenler de katılıyor.

Alkışı hak ediyor…

ALAÇATI’DA NELER OLUYOR

Bir yerin naifliği, kendine özgü hali, enerjisi değişince orası ilk sevildiği gibi kalamıyor. Popülerlik arttıkça insan yoğunluğu fazlalaşıyor. Servis elemanlarının kalitesi yeterli gelmiyor. Taş evlerden bozma, serpme kahvaltı servisli butik otellerin sayısı artarken kaliteli yerler de yaşantımıza giriyor ama ses geçiren duvarlardan, içi boş buzdolaplı minnacık odalı yerlere kadar bir yelpaze olduğunu da unutmayalım.
Alaçatı’nın şipşirin dükkanları, rengarenk kafeleri ve Ege otlarıyla meşhur restoranları alkışı hak ediyor. Kesinlikle düz ayakkabıyla yürümenizi tavsiye edeceğim Arnavut kaldırımlı dar sokaklarında gezinmek büyük keyif…

Meşhur rüzgarda sörf
Sportifseniz gelmişken sörf deneyin. Mesela ben Bora Kozanoğlu’nun sörf okuluna uğrayıp meşhur Alaçatı rüzgarında sörf yaptım. Ayrıca Alaçatı Surf Point’te Yoga Metrique’den Gizem hoca SUP board’u üzerinde özel pilates dersi veriyor.
Ancak restoran, beach’ler ve gece kulüplerindeki fiyat artışı Bodrum’un düştüğü hatayı tekrarlatacak gibi görünüyor.
Alarga gibi rahatlığı, müziği ve barıyla sevilen bir mekanda bile garson gelip şişe açtırmanız gerektiğini söylüyormuş. Alarga’ya alternatif Köyün Delisi ve Halt bu ara popüler; Köyün Delisi’nde genelde gece bar tercih ediliyor ama ben akşam yemeği lezzetlerini de çok beğendim. Gündüz yüzmeye ve güneşlenmeye gidilen, tercihe göre happy hour’da da eğlenilen beach’lerde kız ve erkeklerimizin süslenme oranın artışı ve tavırlar gerçek tatil havasını bozabiliyor.

Alaçatı bölgesinde sevdiğim oteller;
- En lüks ve gerçek butik otel olan Alavya,
- 60’lı yılları yansıttığı konsept beş odası ile Hacı Memiş Palas,
- Alaçatı rüzgarı tutkunuysanız havuzlu ve denizli Alkoçlar Exclusive Alaçatı Hotel,
- İtalya’nın Toskana’sını Alaçatı’ya taşımış kaliteli La Capria,
- Minimal tasarımıyla dikkat çeken Port’taki sekiz odalı Encoreist,
- Hacı Memiş’in sempatik oteli Kurabiye,
- Ilıca’da ince kumlu plajda tarihi yalı mimarili Nars Hotel,
- Aya Yorgi Koyu’ndaki konforlu Love You Hotel.

Beğendiğim mekanlar;
- Bu sezonun tartışmasız en iyi ve kaliteli beach’i, başında Papermoon’un şefi olan Zio Beach,
- Yine keyifli ve popüler beach olan, ünlü DJ’lerin çaldığı Fly - Inn Beach,
- Deniz keyfinize eşlik eden özel yemek menüsüyle Fly - Inn’deki Bej,
- Hacımemiş’te en güzel mezelerin buluştuğu mekan Dutlu Kahve,
- Yaz kış sevdiğim sempatik 15 Eylül Kıraathanesi,
- Yaz tatilini sanatla buluşturmak isteyenler için Galeri Heavenly Made,
- Tasarım tutkunuysanız Mabu.